Multimedyadaki Mete...
Açelya'dan...
Bugün tiyatro çalışmamız var ve ben kesinlikle havamda değilim. Mete'yle ayrıldığımız günden beri sanki yüreğimden bir parça kopmuş gibi hissediyorum. Fakat Mete şu sıralar halinden pek bir memnun gözüküyor. Ben de mutlu görünmeye çalışıyorum ama aslında hiç de değilim.
Şu an kafamı kurcalayan tek şey; Mete beni hiç mi özlemiyor? Yaşadığımız onca şeyden sonra böyle davranması, hiç bir şey olmamış gibi davranması ve bu derece rahat olması rahatsız edici. O sırada Derya iyice yanıma yanaştı ve;
"Ne oldu? Yüzünden düşen bin parça. "
Bunun üzerine her şeyi anlattım.
Derya;
"Gerçekten çok üzüldüm. Ama bence Mete de seni özlüyordur. Tamam belki çok uzun bir geçmişiniz yok fakat sizin ki gerçek aşktı bu değiştirilemez bir gerçek. "
"Benim için artık Mete hiç bir anlam ifade etmiyor." dedim tersleyerek.
"Diyosuuun." dedi muzipçe gülümseyerek.
"Anca dalga geç sen zaten."dedim öğretmeni dinlemeye devam ederek.
●●●
Tiyatro çalışmasında birbirimizin yüzüne bile bakmadık. Bundan sonra böyle. Mete'yi aklımdan çıkarmak zorundayım. Artık benim hayatımda Mete diye biri yok. Galiba...
Merhaba arkadaşlar bundan sonra her akşam yeni bölüm yayınlayacağım. Biliyorum kısa oluyor ama şu sıralar hiç ilham gelmiyor. Çok zor yazıyorum. Lütfen anlayış gösterin. Aranızda Mete ile Açelya'nın barışmasını isteyenler var. Bunu şu anlık düşünmüyorum. Haberiniz olsun...
