06

5.8K 498 186
                                        

cok bos yaziyorum dimi

|•|

Her zamanki sabahlardan birinde değildim.

Bedenen ve ruhen gerçekten rahat hissediyordum. Ama sorun şuydu ki bunu sağlayan tek şey etrafımdaki koku ve karşımdaki andavaldı.

"Sana birlikte yatmak istemediğimi söylemiştim!" Ellerini iki yana açmış bana bağırmaktan başka hiçbir halt yapmıyordu.

"Bende seninle yatmaya meraklı değilim aptal! Uykulu halimle omegam yüzünden yatmışım işte, bin kere anlattım!"

Tahminen saat öğlen civarlarındaydık ve çapak dolmuş gözlerimi bir taş yığını üstünde açmıştım. Kesinlikle aşırı iyi bir uyku çektiğimi hissediyordum ama uyandıktan sonraki on dakika içerisinde tüm hissiyatımın içine sıçılmıştı. Jeongguk hareketlenmem ile uyanmış, ardından beni üstünden fırlatarak iki yatağın arasına düşmeme sebep olmuştu.

Belim fena ağrıyordu ve bir yerlerimin morardığına emindim.

"Boşuna ayrı bir yatak almışım resmen. Bize ayrı odalar lazım." Dedikten sonra oda içindeki banyoya ilerlemiş ve kapıyı sertçe kapatmıştı.

Bu salağın kapılarla alıp veremediğinin ne olduğuna dair hiçbir fikrim yok.

İçimden çıkan çingene Taehyung sayesinde oturduğum yataktan kalkıp banyo kapısını o ne kadar sert kapattıysa bende o kadar sert açmıştım. Fakat açtığım gibi kapatmam bir olmuştu. Adam işiyordu!

Utanılacak anlardan birindeydim ama bahsettiğim çingene Taehyung'un lügatında utanç kelimesi geçmiyordu.

Kapıyı kapattıktan sonra diyeceklerimi bir bir sıraladım. "Gerizekalı! Doktor demiş birlikte kalın, sen diyorsun başka oda lazım. Hayır anlamıyorum sözde o kadar okumuş, bilmiş adamsın nerden geliyor bu aptallık."

Kapıya doğru konuşuyor olsam da beni duyuyordu ve bu yeterliydi.

"Ayrıca hatırlatırım zehirlenen benim ve beni zehirleyen de sensin! Her şey senin suçun! Beni zorla kendine bağladın ve kurdum da buna göre hareket edince suçlu olan ben olu-" Sözümü kesen şey Jeongguk'un ağzımı kapatması olmuştu.

Gözlerim kapalı bir şekilde ona cırlarken -cırladığımı kabul ediyorum- farketmeden kapıyı açmış ve susmamı sağlamıştı. Bir kaç tel saçı ıslak alnına yapışmıştı ve kaşları da ıslaktı.

Şaşkınlıktan far görmüş tavşan gibi açılan gözlerime çatık kaşları ve sinirli gözleri ile bakıyordu. "Çeneni kapat yoksa ben kapatacağım." Dedikten sonra elini ağzımdan çekti.

"Hadi ya? Nasıl yapacakmışsın onu?" Alaylı gülümsemem ile ona bakıyordum. Dolabımın yanında açık duran valizine eğilerek içinden bir kaç kıyafet aldıktan sonra bana döndü.

"Sabrımı sınama. Şu bir ayı olaysız ve mühre çözüm bularak geçirelim." Üstündeki tişörtü çıkardığı anda içimde hareketlenen arsız ve azgın kurdumla kendimi oda dışına atmıştım.

***

Aşağıda herkes gülüşerek bir şeyler konuşuyor gürültü yapıyorlardı. Jin heyecanlı heyecanlı bir şeyler anlatırken Jimin ona gülüyordu ve Yoongi ise duyduğum kadarıyla Jin'e sövmekle meşguldü.

"Ne bu neşeli haller?" Diyerek salona giriş yapmış Jimin'in yanına oturmuştum.

"Jin'in çalıştığı hastaneye yeni bir doktor gelmiş."

"Yani?" Konuşurken Jeongguk'ta gelip tekli koltuğa oturmuştu.

"Yanisi bizimkisi fena düşmüş." Dedi Jimin muzur gülüşünü yüzüne takınarak. Jin'e dönüp baktığımda hafif kızarmış yanaklarıyla bizi dinliyordu.

who is my alpha?≮Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin