B'A'L

Aşk Tanrısı

Dolu yaşa hayatı, dilini keşkeler sarmasın.
Ve öyle birini sev ki;gündüz güneşe, gece yıldıza ihtiyaç kalmasın...

Toprak:Yağmur.

Toprak:Yağmur.

Toprak:Yağmur??

Toprak:Neden gelmedin okula?

Toprak:Ne oldu hasta mısın yoksa?

Yağmur:Ahh uyuya kalmışım.

Yağmur:İlk dersi kaçırdım.

Yağmur:Okula gelmek istemiyorum!!

Toprak:Gelme öyleyse.

Yağmur:Ne?

Toprak:Okulu asmaya ne dersin?

Toprak:Benimde başım ağrıyordu.

Yağmur:Bana uyar.

Yağmur:Sana da bahane lazımdı mdmdkd

Toprak:Galiba öyleydi skks

Toprak:Melek ablanın oraya git geliyorum.

Yağmur:Güvenliğe dikkat et.

Toprak:Tamamdır.

Yağmur:Tamamdır.

Üzerimi değiştirdiğim gibi evden çıkıp koşarak Melek ablanın oraya gittim.
Vardığımda Toprak henüz yoktu.
Kaldırıma oturup beklemeye başladım.
Aradan 20 dakika geçmişti ama Toprak hala gelmemişti.

Yağmur:Toprak?

Yağmur:Toprak neredesin?

Yağmur:Ne oldu?

Mesajlarıma cevap gelmeyince okula gitmeye karar verdim.
Buraya 3-4 sokak uzaktaydı zaten.
Koşarak okula gidip bahçeye girdim.
Ön bahçede birkaç kişi dışında kimse yoktu.
Arka bahçeye gidip etrafa baktığımda kimsenin olmadığını gördüm.
Tam geri dönecekken biri kolumdan tuttuğu gibi okul ile spor salonu arasında ki boşluğa çekti.
Tam bağıracakken eli ağzımı buldu.

"Benim Yağmur.Sessiz ol."

Toprak'ın tanıdık sesi kulaklarıma ulaşırken kokusu burnuma doldu.
Bu boşluk en fazla iki kişinin girebileceği kadar dardı ve bizim aramızda ki mesafe neredeyse sıfıra inmişti.

Hafifçe yana kayarken "Ne oluyor?" diye sordum sessizce.
Derken dışarıdan sesler gelmeye başladı.

"Şu zibidiler beni deli ediyor.
Okuldan kaçacaksanız hiç gelmeyin!"
diye sinirle söylendi güvenlik görevlisi.

"Bu sefer kaçanları bulursam disipline vereceğim!" diye bağırdı Müdür.

Sesleri duyduğum gibi Toprak'a döndüm.
Kafasını diğer tarafa çevirmişti.
Burası fazlası ile dardı ve duvar yükseldikçe birleştiği için baya karanlıktı.
İkimizde siyah giyiniyorduk, görünmemiz çok zordu.

Toprak yavaşça kafasını bana çevirince nefes seslerini duydum.
Çok derin nefes alıp veriyordu.
"Ne zaman bu kadar yakınıma geldin ki?" diye sordu, bu sorusu bana değildi.

Yavaşça boşluğun başına doğru ilerledim, kafamı hafifçe dışarı uzatıp kontrol edecekken Müdür'ü görmemle kafamı çekip diğer tarafa döndüm.
Dönmemle Toprak'ın göğsüne toslamam bir oldu.

"Saçların çok güzel kokuyor Yağmur, tıpkı çilek gibi.."

"Çilekli şampuan ile yıkıyorum Toprak." deyip gülümsedim.

Toprak'ın nefes sesleri ile birlikte kalp atışları da kulağıma doluyordu.
Derin derin nefesler alıp veriyordu, kalbi deli gibi atıyordu kulağımın yanında.