Herkese merhaba.İlginiz için çook teşekkür ederim.
Bu bölümü 'Asudedurann'a ithaf ediyorum.Keyifli okumalar. :)Kerem'den...
Cihan amcanın kan donduran sözlerinden sonra gözlerimi onun üzerine diktim.
"Sen kafayı mı yedin ha.Sen nasıl bir babasın." diyerek bağırmaya başlamıştım.Kendimden bu tepkiyi ben de beklemiyordum açıkçası.Ama sinirden gözüm dönmüştü.
"Gayet doğal bir babayım.Ve kızımın iyiliğini istiyorum."
"Hah sen mi kızının iyiliğini istiyorsun.Güldürme beni be.Kızını döven,işi için kızının sevgisini aldırmayan bir adam.Geçtim baba olmayı adam değildir adam." son sözümü vurgulamıştım.Cihan amca'nın sinirden kızaran gözleri bana bakıyordu.Yumruğumu sıkmaktan ellerim acırken o sonunda bir iki kelime etmişti.
"Gideceksin.Eğer onu seviyorsan gideceksin."
"Gitsem bile şunu aklından çıkarma hiç bir zaman iyi bir baba olmadın sen kızına.Onun en büyük hayali ne biliyor musun?" bana anlamaz gözlerle bakmıştı tam da tahmin ettiğim gibi.Konuşmama hemen devam ettim.
"Nereden bileceksin ki.O hiç lunapark'a gitmemiş ve ben onun hayalini gerçekleştirdim.Çünkü ben ona değer veren adamım ben onu seviyorum, ben..." bağırarak bu sözleri savururken benim lafımı keserek bağırdı.
"Yeter artık.Çık git Kerem.Kızımın hayatından da çık git." hiç sesimi çıkarmadan kapıyı çarparak çıkmıştım.Cihan amca'ya gerçekler ağır gelmişti anlaşılan.Gözlerim dolmuştu.Kasılan yüz hatlarım iyice gerilmişti.Sinirden kudurmuş bir şekilde şirketten çıktım.Arabamın direksiyonuna geçtim.Bu halde asla okula gidemezdim.Arabayı hemen sahile doğru sürdüm.
Sahile vardığımda denizin o muhteşem kokusu yüzüme çarparak yürüdüm.Bunu benden nasıl isteyebilir ha nasıl.Ben Zeynep'ten nasıl vaz geçeceğim ki o benim diğer yarım.Kalbimdeki boşluğu dolduran tek kadın.Ben vaz geçsem bile kalbim buna izin vermez.Aşk dedikleri şey bu mu? Sevip de sonra vaz geçmek mi?
İyot iyice yüzümü delip geçerken,düşüncelerimin esiri olmuştum öylece bir banka oturdum.Ve iyice düşünmeye başladım.Önümde sadece iki seçenek vardı.Her iki seçenekte beni Zeynep'ten uzaklaştıracaktı.Hafifce yutkundum,boğazım düğümlenirken kelimeleri seçemiyordum.Hayatımın anlamı olan kadından vaz geçemek kalbimde derin bir yaraya sebep olmuştu bile.
Gözlerim iyice sulanmaya başlamıştı.İstemsizce bir iki damla yaş aktıktan sonra hafifce elimin tersiyle sildim.Çok düşünmüştüm ama en sonunda kararıma vardım.Ben Zeynep'i hayalleriyle bırakacaktım.Ona bu hediyeyi verip New York'a çekip gidecektim.Başka çarem yoktu.
♧♧♧
Zeynep'ten...Bütün gün boyunca okulda Kerem'i aramıştım.Kimse onun nerede olduğunu bilmiyordu,işin garibi telefonlarımı da cevap vermiyordu.Aceba başına kötü bir şey mi geldi.Nerede ki bir işi mi çıktı.Bu düşünceler kafamı delip geçiyordu.Ona bir şey olacak düşüncesi bile kafamda bir bıçak yarası gibi ağır bir iz olmasına sebebiyet verirken Kerem'e zarar gelmesi beni bitirirdi.Kalbim,bedenim,beynim ve vücudumun tamamı acıyordu.Gözlerim dolup dolup taşıyordu.İçimden bağırmak istiyordum.Bıkmıştım.Gerçekten bıkmıştım.Hayatımın en özel kişisiyle daha çok anım olması lazımdı.Onu seviyordum,ona bir şey olursa sanırım yaşayamazdım.
Son derse girmeden önce kantinde oturuyordum.Masadaki sıcak olan bitki çayından hafif bir yudum aldım.İçimdeki endişeli sıcaklık bu şekilde daha da çok arttı.Kafamı masadan yukarı kaldırdığımda başımda dikilen Melis'le karşılaştım.Hiç sormadan karşıma geçti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Araba Aşkı(ZeyKer)
Fanfictionİki deli dolu genç; Zeynep ve Kerem. Birçok ortak özellikleri var! Ve en önemlisi ikisi de araba tutkunu. Peki onlar bunu fark edebilecek mi? ZeyKer'i neler bekleyecek? Hepsi bu hikayede saklı, keyifli okumalar.