Bölüm 4

4.4K 158 43
                                    

(4)

Mevooo6 bölüm sana ithaf knka<3

Keyifli Okumalar <3

Medya Rüzgâr

.

"Abi! Çek şu pis çoraplarını!"diye bağırdım. Abim ellinde ki çorapları ağzıma sokmaya çalışıyordu. "Abinim ben sesin. İstediğimi yaparım!"dedi ve çorabını ağzıma soktu.
Çorabı ağzımdan zorla çıkardım, iğrençti.
"Tam bir pisliksin!"dediğim de tek kaşını kaldırdı.

"Sen bana kurban ol kızım."dediğin de çorabını hızla ben onun ağzına soktum.
Ardından da koşarak çıktım odadan.
Pazar günüydü,ve bu şahsiyet benimle uğraşmaktan bıkmıyordu. Allah aşkına benimle uğraşacağına gidip arkadaşların ile takılsana! Babam ile annem balkondalardı. Abimin şerriden ve çoraplarından kurtulmak için hızla balkona çıktım. Babam gazetesini okuyor,annem ise el işi yapıyordu. İkisi de bahar havasının keyfini çıkarıyorlardı. Babam da abim de pazar günleri işe gitmezlerdi. Ve şu pazar günlerinden nefret ediyordum,çünkü abim evdeydi. Son olaylardan iki gün geçmişti. Rüzgâr abi ile daha karşılaşmamıştım. Karşılaşmak da istemiyordum zaten.

Onu görünce gereksiz bir şekilde geriliyordum. Keremle beni gördüğünde sanki o değil de, abim beni görmüş gibi davranıyordum. Fakat oda abim sayıldığı için insan utanıyordu. Artık abime söyleyeceğini sanmıyordum,o konu da minnettardım.

Elim de ki sargıyı da çıkarmıştım. İlk başa göre iyidi. Üzerine yüklenmedikçe ağırmıyordu. "Ne bağırıyorsunuz kızım? Çocuk musunuz siz?"diye sordu annem. Derin bir nefes verdim. "Bunu oğluna sor anne. Çorabını ağzıma sokuyor beş yaşında ki çocuk gibi!"dediğim de babam kafasını spor gazetesinden kaldırıp, abime seslendi. "Buraya gel Giray!"dedi ketum bir sesle. Abim balkona geldiğinde,bana da ters ters bakmayı ihmal etmiyordu. "Çocuk çocuk hareketler yapma Giray! Eşşek kadar oldun! Bir daha tekrarlatma bunu bana."dediğin de,ben abime zafer bakışları atarken abim derin nefes verdi."Kaşınmasaydı yapmasaydım."dediğin de ben göz devirdim. "Sende kaşınıyorsun ama ben sana çorap fantazisi yapmıyorum!"dedim ve saçlarımı savurarak hızla içeriye girdim. O ise arkamdan söylendi. Babam burada olduğu için sanslıydım. Yoksa çorabı yedirmekten daha beter şeyler yapardı. Badenin odasına girdiğim de camın kenarına geçmiş telefon da biriyle konuşuyordu. Çıkmam için el işareti yaptı. Ben göz devirip,inadına onun yatağına oturdum. "Sonra konuşalım mı? Şu an önemli bir işim var da."dedi telefonda ki kişiye. Telefon da ki kişi bir şey demiş olacak ki,"Tabiki senden önemli kimse yok. Yanımda ablam var. Sonra yazarım sana. Hadi görüşürüz."deyip kapattı telefonu.
"Ya ben yalnız kalamayacak mıyım?"diye sordu sitem ederek. Tek kaşımı kaldırdım,ve kollarımı birbirine sardım.

"Kimle konuşuyordun?"diye sordum. Göz devirdi,ve telefonunu komodinin üzerine koydu. Sevgilin ile konuştuğunu anlamadık sanki.

Ben bu yaşta deslerden kafamı bile kaldırmıyordum.

Az at Nehir. Sanki seni de bilmiyoruz.

"Sana ne abla? Ben sana kimle konuşuyor musun diye soruyor muyum?"demesi ile,"Yok bir de sor."dedim sinir eden sesimle.

"Hem ben sana Keremi anlatmıştım. Sen neden söylemiyorsun?"dedim alayla beni süzdü."Yalnız ben mesajlaşmalarınızı yakalamıştım."dedi,göz devirdim. Bir de marifet gibi anlatıyordu. Kerem ile daha yeni sevgili olduğumuz zamanlardı. Bade ile oturuyorduk, telefonumu onun yanında bırakmıştım. Bir tuvalete gideyim demiştim telefonu alıp,her şeyi okumuştu. Sonra da kimseye demeyeceğini bildiğimden söylemiştim. Tuhaf karşılamamıştı."Bir de anlatıyor musun? Mesajlarımı okuduğun da, seni dövmediğime dua et."dedim,sonra da yatağın üzerinde olan yastığı ona fırlattım. Tabi atmam ile tutması bir oldu.

Rüzgâr Ateşi Körüklerse (Mahalle) (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin