Yaklaşık bir ay geçmişti ayrılmamız üzerinden.
Günlerim sorunsuz ve huzurlu geçiyordu arada beni çağırıyor yanına gidiyordum ve muhteşem bir seks sonrası evime gönderiliyordum.
Bu döngü bir kaç kez devam etmişti. Ne kadar bu işi sonlandırmak istesem de bir yanım onu bırakmak istemiyordu. Bunun üstüne bir de her seks sonrası kendimi ona daha yakınlaşmış gibi hissediyordum.
Beni göndermesi haricinde bana davranışları çok yakın ve şefkat doluydu. Aklımı karıştıran şeyse buydu işte. O kadar nazik ve sevgi doluydu ki onun yanındayken kendimi sevgilisi gibi hissediyordum.
Yolda evime doğru yürürken aklımdan geçen bu düşünceler içimi sıkmıştı.
Neyse Gündüz bugün aldığın maaşı düşün ve kendine gel.
Yazın bitmesine son bir ayım kalmıştı ve derslerin başlayacak olması yine sıkılama neden olmuştu.
Maaş Gündüz maaş.
Sakinleşmemi sağlayan o kelimeler tekrar içimi rahatlatırken evimin önüne gelmiştim bile.
Tam evime girecekken gördüğüm siyah arabayla duraksadım. Bu beni her zaman alan araba değildi ama bizim mahalleye yakışmayacak kadar da lükstü bu nedenle elimi anahtarımı almak için attığım cebimden usulca çıkararak göğsümde birleştirdim ve omzumu kapıya yasladım. Bunun Mavi Mafya'nın bir işi olduğunu bildiğim için bekliyordum sakince.
Bingo!
Kapı açılınca çıkan bedene biraz şaşırmıştım. Normalde hep adamlarından birini gönderirdi gelmem için ama bu sefer kendisi gelmişti. Eh bu da şaşırtmıştı beni doğal olarak.
Bana doğru gelişini izlerken süzmeye başladım Mavi Mafya'yı. Üzerine basit bir tişört altında da yine siyah bacaklarını saran şık bir pantolon vardı. Bu basit giysiler bile üzerinde farklı durmuş, onu bir yunan tanrısı gibi göstermişti.
Evet arkadaşlar ben bu adamla sevişiyorum. Neyse.
Benimse üstümde bol sıfır kollu bir tişört altımda ise basketçi şortu vardı. Bence çok tatlıydım ya.
Bunları düşünürken Mavi Mafya yanıma gelmiş tam önümde dikilmişti. Sakinlikle gözlerimi gözlerine dikerek bir şey demesini beklesem de cevap vermeden sadece yüzümü izliyordu. Benim de durmayan bir çenem olduğu için dayanamamış konuşmuştum tabi.
"Ne işin var burada?"
Kaşları havalanırken yüzü alaycı bir hale büründü. Dolgun dudaklarında tatlı alaycı bir gülümseme belirmişti.
"Hesap mı soruyoruz?" Dediğinde yutkunup mavi gözlere baktım sert olduğunu düşündüğüm biçimde.
"Normalde hep biriyle aldırdığın için şaşırdım" demiştim sitem edercesine. Bu dediğime biraz bozulmuş gibi olsa da hemen toparlanıp o soğuk ifadesine döndü. Ellerini ceplerine sokarak yüzünü yüzüme yaklaştırıp nefeslerimizin birbirine karışmasına neden oldu.
"Canım ne isterse onu yaparım ufaklık sana soracak değilim" dediğinde ona hak vererek kafamı salladım.
Arkadaşlar koskoca mafya babasına laf edecek göt yoktu bende. Olsaydı da zaten keserdi o götü kıtır kıtır.
"Haklısın demedim bir şey" diyerek kendimi evimin dış kapısına yapıştırdım. Biraz daha yaklaşsaydı eğer o dolgun mor dudaklarına yapışabilirdim yoksa.
O da bu hareketimle kendini geriye çekmiş ve gülümseyerek çenesiyle arabasını göstermişti.
"Hadi seninle bir yere gideceğiz" dediğinde şaşırsam da otel ya da geçenki gibi bir ev olacağını düşündüğüm için sesimi çıkarmadan kafamı salladım.
Lüks siyah arabasına bindiğimde geçenki seks anılarımız beynime dolmuştu. Bu düşünceleri atmak ister gibi hemen kafamı iki yana salladım ve koltuğa yayıldım.
Bu halime anlam veremezmiş gibi baktıktan sonra tekrar önüne dönüp arabayı çalıştırdı. Bense yan tarafımdaki pencereye bakarak akıp giden yolu izlemeye başladım.
Her zaman gittiğimiz yoldan gitmiyordu artık kesinleşmişti ona gitmeyeceğimiz ama nereye gidecektik.
"Nereye gideceğiz?" Kafasını çevirip bir iki saniye bana baktıktan sonra tekrar önüne dönerek yola bakmaya başladı.
"Gidince görürsün"
Ne şimdi bu gizemli havalar? Lap diye söylesen olmaz mıydı yani?
Kafamı onaylar gibi sallayarak yeniden yolu izlemeye döndüm. Bu şekilde yaklaşık bir saatlik bir yolun sonunda sahil kenarına benzer bir yere gelmiştik.
Arabanın camına yapışıp köpek gibi dilimi çıkara çıkara izleyecektim neredeyse. Bir kaç senedir yazları çalışmaktan doğru düzgün denize gelememiştim ve o kadar özlemiştim ki burayı. Araba durduğu anda yanımdaki bedeni umursamadan dışarıya fırladım. Sahile doğru adımlarken yüzüme vuran rüzgar beni mutluluktan deli ediyordu.
Hemen beton zemini aşarak ayakkabılarımı çıkarıp kendimi kumlara attım. Arkamdaki bedeni unutmuştum resmen.
Yavaş adımlarla rüzgarın ve soğuk kumların tadını çıkara çıkara denize doğru yönledim. Her adımımda içimdeki heyecan ve yüzümdeki gülümseme büyüyordu.
Tam denizin dibine geldiğimde parmaklarıma değen soğuk suyla kafamı geriye atarak gözlerimi kapattım.
Uzun süre sonra huzuru ve sakinliği bulmuştum. Bedenim olmasa bile ruhum dinlenmişti sonunda.
Bu şekilde rüzgarı dinlerken beklemediğim bir anda belime sarılan kollarla başta irkilsem de sonra ayak uydurup kollarına tutundum arkamdaki bedenin. Sert göğsü sırtıma değerken yüzünü omzuma gömmüş huzuruma huzur katmıştı.
Sıfır kollumun açık bıraktığı yerlerden omuzlarımı öpüyor, boynuma burnunu sürtüyordu. Bense gözlerimi kapatmış bu huzurlu anın tadını çıkarıyordum.
Bir müddet bu şekilde durduktan sonra elimden tutarak kumlara oturtmuş ve arkama geçerek beni bacaklarının arasına almıştı. Saçlarım omzuna dökülürken kafamı çevirmiş yüzünü izliyordum.
Ay ışığında parlayan saçları rüzgarda savrulurken gerçekten muhteşem gözüküyordu. Her bir zerresi ayrı güzel gözükürken mavilerini bana çevirip gözlerimin içine baktı derin derin. Neden böyle yaptığını anlayamasam da sorgulamak istememiştim bu durumu. Bugün şu an burada sadece anın tadına varmak istiyordum.
Gülümseyerek yüzüme bakıp dudaklarıma dudaklarını değdirdi usulca. Çok masum bir öpücüktü bu. O kadar masumdu ki beni hep bu şekilde öpsün istemiştim.
Hayatımda ilk defa bir anın bitmesini istemezken sanki bunu duymuş gibi uzun süre konuşmadan sadece manzarayı ve birbirimizi izlemiştik. Saatler birbirini kovalamış biz ise gün doğumuna kadar bu şekilde oturmuştuk.
Güneş kendini gösterirken üşüyen bedenimi Mavi Mafya'ya daha fazla yasladığımda beni sıkıca kollarıyla sarmıştı.
Bu hareketine tatlı bir gülümseme sunup onu izlerken bir anda beni öptü.
Tam güneş doğarken dudaklarımız birleşmişti.
Şu yaşıma kadar hissettiğim en huzurlu anlardan biri olan bu anı hayatımın sonuna kadar unutmayacağıma emindim artık.
Herkese merhabaa.
Ben ve sahil fantazilerim geri döndük sjdsjsj. Denize hasret çeken ruhum sağ olsun durmadan sahille ilgili şeyler yazmak istiyorum sjdjs.
Neysem çiçeklerim hepinize iyi okumalar, hatalarım varsa affedin ve öpüyorum sizi çok çok.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KASİYER / GAY
Romance(TAMAMLANDI) Bir mafya ve kasiyerin aşkı. Eğlenceli bir kurgu olmasını umuyorum. *Küfür, cinsellik, şiddet ve argo içerir.