!!Cinsellik uyarısı¡¡
Mavi Mafya'ya ekmek aldırmamın üzerinden tam iki hafta geçmişti ve biz yeni evli çiftler gibi evde oturup film izliyor, arada oynaşıyor ve başka basit şeylerle vakit geçiriyorduk.
Şimdi ise Sütlaç ve Mavi Mafya'yı yine saçma sapan bir nedenden dolayı dışarı göndermiş ve geçen gün kavga etmemize neden olan doğum günü için bisküvili pasta yapmaya başlamıştım.
Çok inat etmiştim lan o doğum günü, bu bisküvili pasta ile kutlanacaktı.
Son hazırlıkları da yapıp pastayı soğuması için dolaba koyduktan sonra ikilinin gelmesini beklemeye başlamıştım.
Şerefsizlere o kadar alışmıştım ki bir kaç saatlik ayrılık bile geçmek bilmiyordu şimdi.
Televizyonu açıp biraz da orada zaman öldürdükten sonra çalan zille hevesle yerimden kalkarak kapıyı açtım.
Karşımda kucağında Sütlaç ile debelenen bir adet Mavi Mafya görmemle ister istemez gülümsemiş ve hemen kucağından almıştım küçük canavarı.
"Bu kedi beni sevemedi bir türlü. Şu elime bak Gündüz yedi resmen" diye söylene söylene içeri girmiş ve yıkadıktan sonra çiziklerle dolu olan elini uzatmıştı bana.
Kucağımdan fırlamaya çalışan Sütlaç'ı yere bırakıp sevgilimin eline bakmıştım. Fazla kanama yoktu çizikler de öyle abartılacak kadar derin değildi. Anlayacağınız bir şey yapmaya gerek yoktu ama bu koca dananın bana naz yapası gelmişti.
"Öpsem geçer mi acısı acaba?" Diyerek oyununa dahil olup mavi gözlerine bakınca yüzünde bir gülümseme oluşmuştu.
"Denemek lazım bir" dediğinde gülerek elini öpüp kendime çektim.
"Geçti mi yoksa dudağını öpememe gerek var mı?"
Dudağına doğru fısıldadığımda yamuk bir gülüş ortaya koyarak kendisi öpmüştü dudaklarımı.
"Bu bile hemen iyileştirdi" diyerek gülümsediğinde elimi yakalarına atarak çekmiş ve az önceki öpücüğü derinleştirmiştim.
Doyamadığım dolgun dudaklarını hissettiğimde sanki ilk defa öpüşüyormuş gibi kalbim atmaya başlamıştı.
Araladığım dudaklarımdan içeri doğru girip ellerini kalçama atarak kendine bastırdı. Hissettiğim sertlikle ağzına doğru inleyip ellerimi yakalarından çekerek ensesine doğru uzandım ve kısa saç tutamlarına doladım parmaklarımı.
Alt dudağını yakalayıp emmeye başladığımda ellerini bacaklarıma kaydırıp hızla kucağına almıştı beni.
Dengemi kaybetmemek için dudaklarımızı ayırıp sıkıca sarıldım kaslı bedenine. Nefeslerimiz birbirine karışırken gözlerimizi birbirinden ayırmıyorduk.
Bu kadar yakından bile kusursuz olması içimi titretirken gözlerimi mavilerden çekerek kapattım ve boynuna gömüldüm. Her zamanki gibi nane ve sigara kokusu burnuma dolduğunda bu kokudan ayrı nasıl yaşayacağımı düşünmüştüm.
Yaşayamazdım.
"Beni hiç bırakma olur mu?" Diye boynuna doğru konuştuğumda omzuma bir öpücük kondurarak geri çekilmiş ve ağlamaklı yüzüme bakmıştı.
Hızla kendini koltuğa atıp beni kucağında daha yakına çektikten sonra ellerini yüzüme atarak gözlerimden öptü.
"Sensiz nasıl yaşayabilirim ki ben" diyerek bu sefer de dudağıma bir öpücük bırakıp belimden çekerek kemiklerimi kırmak ister gibi sarıldı bana.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KASİYER / GAY
Romance(TAMAMLANDI) Bir mafya ve kasiyerin aşkı. Eğlenceli bir kurgu olmasını umuyorum. *Küfür, cinsellik, şiddet ve argo içerir.