"Düştükçe kalkmayı öğreten insanlar sayesinde yürüyebiliyorum..."
Siyah saçlarımı geriye atıp umutsuzca tavana baktım.
"Hayır...neden o an böyle bir şey yaşandı ki?" dedim ağlamaklı bir ses ile.Güneş, et kesiği olmuş baldırlarıma masaj yaparken göz ucuyla Eylem'e baktı.
"Vallahi ben orada bile değildim kanka." dediğinde sahte bir ağlama krizi gelip gitti. Kapımı çaldı sanki.
"Ya ne bilelim biz çocuğun orada olduğunu?" dedi Eylem doğradığı karpuz dilimleri ile yanımıza gelirken.
"İnsan bir etrafına bakar!" diye bağırdığım sıra üçgen şeklinde kestiği karpuzu ağzıma soktu.
"Onu orada görseydim yine aynı şeyi yapardım Eylül. Senin canından kıymetli mi?" dediğinde Güneş başını sallayıp tabaktan bir dilim aldı."Doğru, kız haklı." dediğinde derince iç çektim.
"Ama böyle olmaması lazımdı." demiştim karpuzun suyunu emerken. Şekerrr.
"İçinden üç 'R'li şeker demiyorsa bir bok bilmiyorum." diyen Eylem ile göz göze geldiğimiz de Güneş kahkaha attı.
"Aynen diyormuş!"
Gözlerimi kaçırdım.
"Beynimden çık pis Edward!"
Lafıma gülen Eylem burnunu kırıştırıp köpek dişlerini gösterdi.
"Bi' ısırık alabilir miyim Bella?"
Gülerek göz devirdim.
"Bence bence..." dedi Güneş ve sonrasında durdu. "Hangi dizideki fav karakterimi söyleyebilirim ki?" diyerek error verdiğinde başımı iki yana salladım.
"Onu bunu boşverin de sen niye maviliyle arkadaydın?" dedi Eylem.
"Mavili?" dedim kaşlarımı çatarak.
"Yav, beynine kafa atacağım ama Eylül. Dedikodu adabın sıfır, skiller boş... Böyle oyuncu mu olur ya?" dedi Güneş sinirle halının üstüne otururken.
"Ben de anlamıyorum. Ördekler doğar doğmaz yüzme becerisine sahipler. Kızlar ise dedikodu. Bunun neyi eksik?"
Sinirle doğruldum uzandığım yerden.
"Yeter, soktuğunuz lafların tadı damağımda kaldı." diyerek karpuza tek attım.
"Şimdi ne düşünüyorsun?" dedi Eylem kıvırcık saçlarıyla oynarken.
"Yarın eczaneye gidip ağrı kesici krem almayı. Sanırım bir iki gün dinlenmem gerekecek." dediğimde Güneş başını salladı.
"Doğru, çok koşturdu şevevsiz." dedi peltek peltek. Onun bu taklit yeteneğine hepimiz güldük.
.
.
.Saçlarımı at kuyruğu yaptıktan hemen sonra aynadaki aksime bakıp derince iç çektim. Acaba salsa mıydım? Dudaklarımı büzüp ileri doğru uzatırken kaşlarım çatıldı. Parlatıcı falan? Kız olmak için...
Bekle, çok daha doğrusu...bakımlı ve güzel olmak için. Alt dudağımı ısırıp çenemi falan incelediğim sıra karnım guruldadı. Doğru ya, sporcu bedeni hep bir açtı.
Yüzümü asarak içeri girdikten sonra kendime hızlıca bir sandviç yapıp dışarı çıktım. Eczaneden gidip birkaç ilaç almalıydım. Yoksa bu ağrılar ile bir hafta yatardım. Sandviçten bir ısırık aldıktan sonra bol gri şortumu yukarı çekiştirdim. Beyaz spor ayakkabımın ucuyla yolda gördüğüm her taşa vuruyordum üstelik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim Gibi Bir Kadın
HumorEylül, sporcu olarak hayatına yön vermiş güçlü bir kızdır. Onun ile birlikte bu hayatı seçen Güneş ve Eylem ise en yakın arkadaşlarıdır. Bir gün erkeksi tavırları ile girdiği restorantta gördüğü yakışıklı adama aşık olur. Ancak kendisi ilişkile...