18. Benim Gibi Bir Kadın 🥊

1.1K 146 49
                                    

   "İsimsiz mektuplar kalp denen kutularda saklanır...."

   Nasıl yani?

   Ne yapacağız?

   "Abi?" dedi Güneş yumruklarını sıkarak öne çıkıp. "Ne demek dans gösteri var ve biz de dans edeceğiz?"

   Okan kafasını salladığında yan gözle yüzüne baktım. Eşoğlueşek, zırnık güvenmiyorum sana.

   "İlk defa bu taş devri kadınına katılıyorum." dediğinde Güneş kocaman açtığı gözleriyle dönüp yüzüne baktı.

  "Sana bir kafa atarım, taştan devrinden kalma kafamla da tanışırsın dümbük!"

  Erdal ellerini açıp araya girdiğinde gözlerimi devirdim. Bırak küçük enişteyi abicim. Bırak da dövsün şu iti ya.

   "Ben de dans edemem." dedi Erdem. Ellerini açıp kapattı ve vücudunu gösterdi. "Hiç uygun bir yapım yok. "

   "Çok doğru." Eylem öne çıkıp Erdal'ı gösterdi. "Yani biz beceremiyorsak, bu çocuk nasıl becersin abi?"

  Eylem'in lafı ile herkes gülmeye başlayınca Erdal kaşlarını çatarak öne çıktı.

   "Sen benim yeteneklerimi hiçe sayamazsın çekirge. " dedikten sonra dönüp Özgür'e baktı. "Ver abi müziği." Özgür etrafına baktıktan sonra omuz silkip elini ağzına dayadı ve garip sesler çıkarmaya başladı. Erdem yere oturup zemini davul niyetine kullanırken Serkan da alkış tutmaya başlamıştı.

  "Son bir iki, bir iki , bir iki üç dört!"

   Koskoca Erdal kaslı kollarını açtıktan sonra bir anda Jony Bravo 'ya dönmüş ve hu ha ho yapmıştı.

   Ellerimi gözlerime dayayıp kendimi kurtarmak adına geri geri gittim. Hayır , hayır cringe oldum. Hayır. Hayır!

   Gözlerime ellerimi dayamış geri geri kaçmaya son sürat devam etmiştim. Rezillik! Allah'ın belaları , utançtan mahvoldum.

  Tam salonun kapısından çıktığım an sırtım birine çarptı. Arkamı telaşla dönmüştüm ki Sinan Hoca ile göz göze geldik. Dudaklarımı birbirine bastırıp doğrulduğum sıra arkasında Burak Hoca'yı gördüm.

   "Nereye kaçıyorsun?" dedi Sinan Hoca kızgın bir ifade ile.

  "İçerisi bir hayli kötü şu anda." diyerek başımı eğdiğimde Sinan Hoca bir iki adım atıp içeri bakmıştı. Ben de ayak uçlarıma baktım. Yine azarlayacak mıydı beni?

"Gözlerime işkence eden bu şeyin adı ne?" dedi büyük bir ciddiyetle.

   Kafamı kaldırmadım ama ayaklarımın ucuna bir başkadının ayakları geldi.

   "Erdal dansı?" dedim ayakkabılarına bakarak.

   "Erdal!" diye bir anda bağırınca Sinan Hoca sıçrayarak kafamı kaldırmıştım ki alnım Burak Hoca'nın alnına çarptı.

  "A!"

   "Hay!"

   Elimi alnıma atıp kafamı kaldırmıştım ki kaşları çatık Burak Hoca ile karşılaştım. Bir de bana mı sinirlenmişti? Ne alaka?

   "İyi misiniz?"

   Tam ağzımı bozacağım sıra aramıza giren Sinan Hoca ile geri çekildim.

  "İyiyim hocam." dediğimde bana ters bir bakış atıp Burak Hoca'ya baktı.

   "İyi misiniz Hocam?" dediğinde burnumu kırıştırarak yeşil gözlerine baktım. İyidir o takoz kafa.

Benim Gibi Bir KadınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin