27. Benim Gibi Bir Kadın! 🥊

410 86 39
                                    

    "Ellerimde umuttan yıldızlar, dilek tutmak için umutlarıma bakıyor insanlar... "


   Ödeşmek için?

   Aklıma gelen şey ile hızla ellerimi omuzlarına koydum. Kendimi geriye ittirdiğimde yeşil gözleriyle karşılaştı gözlerim. Bu... Bu doğru değildi. Ben Mavi'den hoşlanıyordum. Bana ilişki tavsiyeleri verdiği gibi öpüşmek için de bizzat tavsiye veremezdi.

   Yanlıştı.

  "Ben... " deyip durduğumda gözlerini kapattı derin bir nefes aldı ve geri çekildi.

  "Özür dilerim." dedi nazik bir şekilde. "Bir yanlışlık oldu sanırım." diyerek ateşe baktı ve kafasını salladı. Onun bu şekilde geri çekilmesi inanılmaz derecede canımı sıkmıştı. "O zaman sen burada uyu. " Ayağa kalkıp etrafa gelişi güzel bir bakış attı. "Ben içeride yatayım."

   Bir şey dememe izin vermedi. Yüzüme bile bakmadı. Sessizce çekip gitti.

   Soğuk olduğunu söylemiştin...

   O gece uyumak imkansızdı. Garip bir şekilde tavanda sürekli gezinen yıldızlar görüp durmuştum. Ateşin kızıl turuncu izleri saatler içerisinde silinip gitmişti. Soğuk tam geldiği esnada kapı sesi duydum. Burak Hoca yanıma geldikten sonra tepeden bir bakış attı.

  "Yağmur dineli çok oldu. Geç kalmayalım." diyerek dışarı yürüdüğünde peşi sıra koştum ama bir anda durup bana baktı. "Kıyafetlerin banyoda. Bence üzerini değiştir."

   Gözlerim üzerimdeki kıyafete kaydı. Başımı usulca sallayıp gerisin geri gittim. Lavaboya gitmiş, elimi yüzümü yıkamış ve üzerimdekileri değiştirmiştim. Üzgün değilim. Sadece canım sıkıldı.

   Sonuçta bugüne kadar herhangi bir öpüşme deneyimim olmamıştı. Bu şekilde can sıkıcı olması sinir bozucuydu.

  İkimiz de arabaya binince kahrolası bir yolculuk başladı. Konuşmak istedim. Ama ağzımı ne zaman açacak olsam onun buz gibi suratı başlamamış cümlelerimi kesti.

   "Ben... " dediğim esnada dönüp bana baktı.

   "Gerilmene gerek yok Eylül." dedi binlerce kilometre öteden. O kadar uzaktan geldi ki bana gelene kadar mahvoldu. "Benim hatamdı." diyerek direksiyonu sıkıca tuttu. "Farkında olamadım."

   "Ne? "

  Anlamayarak yüzüne baktım ama yoldan bir an çevirmedi yüzünü.

  "Gerçek mi sahte mi bilemedim." dedi dürüstçe. "Öyle bir baktın ki beni gördün sandım. Ne zamandan beri böyle düşündüğümü bilmiyorum ama gülümsediğin kişiyi ben sandım." dediğinde içime büyük bir öküz oturdu. Hatta devasa bir öküz.

   Yutkunamadığımı fark ettim.

  "Hocam benden... " dediğimde yine sözümü kesmişti.

   "Sanırım benim için bu rolden çok eylem oldu." dedikten hemen sonra araba bir anda durdu. Öne doğru savrulduğum esnada elini gördüm. Beni tutmak için kaldırdığı ama tutmadığı elini. "Senden hoşlanıyorum."

   Gözlerim yeşil gözlerinde şaşkınlık içerisinde dönerken dudaklarım birbirinden ayrıldı. Tamam. Öptüğü zaman ben de bu ihtimali düşünmüştüm. Ama erkekti ve belki de sadece istediği için yapmış olabilirini de katmıştım. Bu şekilde ani ve korkusuz bir itiraf...

  "Bu yüzden özür dilerim." dedi tekrardan. "Senin bir başkasından hoşlandığını unuttum ve büyük bir saygısızlık yaptım." dediğinde ellerimi kaldırdım.

Benim Gibi Bir KadınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin