taksi

2.6K 335 160
                                    

kaçak damatlar eksik mi kalsın? oy ve yorum rica ediyorum~

---

Gece üç gibi uçaktan inen altı genç uykulu ve yorgundu. Chan kucağındaki oğlu ve elindeki valizle önden ilerlerken Seungmin ona yetişmiş, yanından yürümeye başlamıştı.

"Chan, hep birlikte bize mi geçsek?"

"Kabul ederlerse geçelim güzelim." dedi Chan taksilerin orada dururken.

"İyi geceler." diyerek eşine sırnaşan Jisung diğer taksiye ilerlerken Chan gülmüştü. "Eve mi gidiyorsunuz? Bize gelin."

"Gece gece yatak açmakla mı uğraşacaksınız? Yatarız evimizde, mis gibi." dedi Minho valizleribi bagaja koyan adama teşekkür etmeden önce.

"İyi geceler o zaman." dedi Chan Hyunjin'i ön koltuğa geçmesi için kenara çekerken.

Jisung pıtı pıtı gidip arkadaşının kucağındaki oğlanı öpmüş, yanaklarını yavaşça mıncıklamış sonra aynı şekilde eşinin yanına gelmişti. Minho gülerek açtığı kapıdan içeri giren eşine bakmış, taksiye binen dört arkadaşına el sallayıp kendisi de binmişti.

Adresi verip arkasına yaslandığında Jisung da ona yaklaşıp göğsüne sokuldu. "Uyumak yok, aç gözünü sincabım."

"Ama ya, çok uykum var."

"Evde uyursun, hem seni hem valizleri taşıyamam."

"Uyandırırsın."

"Bebeğim, gecenin üçünde on dakika sürer eve gitmemiz, uyanık kal işte." Jisung dudak büzerek Minho'nun göğsüne sokulmuş, gözlerini kapatmıştı. Minho gülerek onun yanağını okşarken iç çekti. "Uykum var."

Minho sitemle konuşan eşine gülerek başını yana eğdi. "Sabret biraz."

"Küstüm işte."

"Küsme balım."

"Iy, hiç yakışmadı ağzına."

"Honey kelimesinin karşılığı bu, ne yapayım? Beğenmiştin onu."

"İngilizcesi böyle bir havalı, seksi oluyor." dedi Jisung gülerek. Minho ona gülerken eğilip burnunu burnuna sürttü yavaşça. "Seni seviyorum."

"Ben daha çok seviyorum." Minho şımaran eşine gülmüş, eğilip dudağını öpmüştü. Jisung minicik öpücükle tatmin olmasa da taksi şoförünün daha fazla cıkcıklamasına katlanamayacağı için sakince eşinin göğsüne yattı.

"Hayatım, kedilerimizi birinci kattaki teyzeden sabah mı alsak?" dedi Minho bir anda.

"Gece gece kadının kalbine iner, sabah alırız." dedi Jisung keyifli bir sesle. Eşinin genelde ismiyle, ismini söylemediğinde de bebeğim kelimesiyle ona hitap etmesine alıştığı için gülesi gelmişti.

"Çok özlemiştim onları, çocuğumuz gibiler. Öyle değil mi bebeğim?" dedi Minho eğlenerek.

"Hm, öyleler." Yarı uyuklayan sevgilisinin çenesini tutup yavaşça kaldırmış, dudağını öpmüştü birkaç kez. Bilerek sesli öpmüştü.

"Arabamda yapmayın bari ibneliğinizi." dedi taksi şoförü.

"Sana ne kardeşim benim eşim değil mi istediğim yerde yaparım ibneliğimi." demişti Minho beklemeden. "Sana mı kaldı ahlak bekçiliğim?"

Şoför arabayı bir anda durdurunca Jisung paniklemişti. Kolları sıkılaşırken gözlerini kapattı. "İnin arabamdan."

"Seve seve." dedi Minho. Taksimetrede yazan parayı ödemiş, Jisung'la beraber inmişti. Neyse ki eve çok yoktu. Valizi eline alıp eşinin elini tutarak yürürken soğuk havayla irkilmişti.

"Neden yaptın?" dedi Jisung sakince. Aşırı uykusu vardı ama kapının önünde inmek yerine birkaç yüz metre eve yürümeyi seçen eşi yüzünden uykusundan çalınıyordu şu an.

"Sinirlendirdi beni." dedi Minho. İlk öpüştüklerinde cıkcıklamasına kızmıştı.

"Bizi bu şekilde savunman niye çok hoşuma gitti ki? Senin yüzünden eve yürüyoruz." dedi Jisung gülerek. "Adamı kışkırttın, hayatım, bebeğim, tatlım." Minho gülmüş, bir adım öne geçip yere çökmüştü.

"Çık sırtıma."

"Ne?"

"Hem valizi hem seni taşıyabilirim sırtıma çıkarsan. Çık hadi, yorulma benim yüzümden." Jisung gülmüş, itiraz etmeden eşinin sırtına çıkıp kollarını boynuna dolamıştı. Ensesini öpüp başını omzuna yasladı. "Minho."

"Hm?"

Jisung yavaş adımlarla evlerine yürüyen eşine gülümseyerek baktı. Başını eğerek omzuna yaslandığı için gözlerinin önündeki şekilli yan profili izliyordu. Hafif önde olan üst dudağı, şekilli burnu, yumuşacık teni...

"Çok tatlısın var ya." dedi bir anda yaklaşıp yanağını öperken. Minho gülmüş, göz ucuyla eşine bakmıştı. "Öyle miyim?"

"Hm, hatta kendi çapında romantik bile sayılırsın." Minho kahkaha atmış, hafifçe zıplatmıştı aşağı kayan eşini.

"Çok konuştun gece gece." dedi Minho gülerek. Jisung omuz silkmiş, yüzünü ona yaklaştırıp kokusunu içine çekmişti.

Minho eve geldiklerinde aralık kapıyı iterek apartmana girmiş, yavaşça üst kata çıkmaya başlamıştı. Jisung inmek için hazırlansa da Minho şifreyi girip kapıyı açmış, Jisung'ı bırakmadan ayakkabılarını çıkarıp içeri girmiş ve sincabını yatağa bırakmıştı. Jisung yatağa yatıp ayaklarını kaldırdı. "Bunlar ne olacak?"

"Dur iki dakika Jisung." dedi gülerek. Valizi kenara atmış, eşinin ayakkabılarını tutup çıkardıktan sonra banyoya gitmeden önce onları ayakkabılığa atmıştı. Elini yüzünü yıkayıp üzerindekileri çıkardı.

"Duşa giriyorum!"

"Ben uyuyacağım, uğraşamam duşla!" diye seslendi Jisung soyunurken. Uzaylı baskısı olan geniş tişörtü giymiş, banyoya geçip Minho'yu kısa bir süre inceledikten sonra ıslık çalıp elini yüzünü yıkamıştı. Minho gülrek arkasını dönünce Jisung güldü. "Popona vurayım mı bir tane?"

"Jisung git uyu."

"Ama bebeğim!"

"Sen vurursan ben de vururum, hm? Kabul ediyorsan vur." Jisung duşakabinin camını açmış, eşine vurup kıkırdayarak kapatmıştı. Minho iç çekip duş almaya devam ederken Jisung elini kurulayıp odaya geçti. Yatağın ortasına yıldız gibi yattığında sonra üstünü örtmüştü.

Kısa süre içinde uyuklarken odaya giren ve giyinen eşini duymuştu.

"Bir kere de kendi tarafına yat." diye mırıldanan eşinin onu hafifçe itip yanına uzanmasına tepki gösterecekken Minho ona sarılıp yanağını öpünce tamamen uykuya dalma kararı almıştı. Minho Jisung'ın dudağının kenarına birkaç öpücük bırakıp ona sarılarak gözlerini kapattığında Jisung dönüp ona sokulmuştu.

Minho eşinin ensesindeki saçları yavaşça okşarken iç çekti.

Bir saat önce olanlar için hiç pişman değildi, Jisung orada olmasa daha da uzatır, adama parasını vermeyip olay da çıkarırdı. Sırf küçüğü korkmasın diye uzatmadan arabadan inmişti ama adama daha fazla bağırıp çağıramadığı için tamamen huzur dolu da değildi.

Jisung'ın aralık dudaklarından göğsüne çarpan nefesini hissetmenin rahatlığıyla eğilip saçlarını öptü.

"Sevgilim inanılmaz minnoş olduğu için kavga bile edemiyorum, tüküreyim böyle işe." derken Jisung'ın tatlılığına gülümsüyordu.

Aptal aşık.

kaçak damatlar⁴Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin