Mesaj

1.6K 80 9
                                    

Hızla oradan uzaklaştım ne kadar öyle yürüdüm bilmiyorum yağmur yağıyor ve hava iyice soğumuştu kendimi darmadağın hissediyordum bana ne olmuştu böyle nasıl böyle kontolsüz davranmıştım nasıl..!

İstediğim olmuştu.

Poyraz'ı yaralanmıştım..

Sorun neydi o zaman?

Sorun Merih'in kurduğu cümleydi babama vururken bu defa onu öldüreceğini söyledi daha önce öldürdüğü bendim çünkü bunu ima etmesi bana çok dokundu hem de çok..

Onu bir süre görmek istemiyordum üzerimde telefon titriyordu arayan kişiye bakınca Merih olduğunu gördüm beni merak ediyor olmalıydı ama onunla konuşmak istemiyordum en azından bir süre..

Nasıl oluyor da bir insanı hem sevip, hem nefret edebiliyordum?

Bazen aklımı kaybedecek gibi hissediyordum..

Daha fazla bu şekilde yürüyemezdim ana caddeye çıktım sırılsıklam olmuştun geçen bir taksiye bindim eve gelmiştim kapıda merdivenlerde oturan Merih görmeyi beklemiyordum..

"Merih?" dedim şaşkınca

Yağmur yağmaya devam ediyordu o ise oturmuş beni mi bekliyordu..

"Saye" dedi ve ayağa kalktı

"Ne yapıyorsun burada?" dedim sesim kısık çıkmıştı..

"Seni bekledim" dedi

"Merih yapma lütfen" bir adım geri attım bana böyle bakmasın, bana böyle söylemesin, nefretin yerini başka duygular alıyordu sanki elimden bütün gücümü alıyormuş gibi hissediyordum..

Karşısında savunmasız kalıyordum..

Bir adım attı ve yeşilleriyle bana baktı

"Ne yapıyorum Saye?" dedi

"Bunu işte" dedim

"Bunu mu?" dedi ve beni kendine çekti gökgürledi, şimşek çaktı dudakları dudaklarıma kapandı bir eli saçlarımdaydı
bir eli belimdeydi ve beni öpüyordu gözlerim istemsizce kapandı bir damla yaş yağmura karıştı ve ona karşılık verdim onu öptüm..

Geri çekildi ve alnını alnıma yasladı

" Sen benimsin" dedi dizlerim titriyordu ayakta zor duruyordum kendimi tanımakta zorlanıyordum..

Daha fazla dışarıda durmadık ve eve geçtik ikimizde konuşmuyorduk..

"Sen üzerini çıkar yatağın üzerinde bir şeyler bıraktım umarım sana olur" dedim Bazen spor yaparken giydiğim bol tişort ve eşofmanlardan vermiştim çoğu erkek kıyafetiydi zaten..

Bende duşa girdim suyu açtım ve yere çöktüm ağlamaya başladım içimde bir savaş vardı sanki kendimle olan savaşımdı bu benim biri kal derken diğeri her şeyi bırak ve git diyordu..

Biri öp derken diğeri öldür diyordu

Biri sev derken diğeri nefret diyordu

Ben ise arada kalıyordum kafamın içi kazan gibiydi o kadar ses vardı ki hayatımda ilk defa ne yapacağımı bu kadar bilmiyordum hayatımda ilk defa yarın ne olacağını bilmiyordum banyo bitince banyoda duran aynada kendime baktım..

Ben ne yapacağım seninle Saye? Dedim

Biz ne yapacağız?

Hem sevip hem öldüreceğiz..

İçeriye geçtim Merih içkisini içiyordu bir yandan da sigara yakıyordu o da dağılmış görünüyordu o da sanki kaybolmuştu..

Kapıda durdum ve onu izlemeye devam ettim o beni fark edene kadar..

Ölüm MeleğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin