Şükrü abinin yalandan öksürmesiyle ayrıldı dudaklarımız. Elimden tuttu, yanağımı sevdi. Sonra sinirle Şükrü abiye ve adamlara baktı.
" Önünüze bakın lan" Araca doğru ilerlerken elimi bırakmadı. Kapıyı açıp beni oturttu, baş işaretiyle adamlarını da toplamıştı bile. Yanımda şoför koltuğuna yerleştiğinde yine yaklaştı öptü beni.
" Emiir noluyor sana, hiç böyle yapmazdın milletin ortasında"
" Artık kimse umrumda değil, ben az önce yoku yaşadım, sensizliği yaşadım."
" Tamam geçti bak yan yanayız işte, bi sakin ol da ben de kendime geleyim üstüne bi de utandırıyorsun beni adamlarının içinde"
" Utanma güzelim, bundan sonra bi saniye bırakmam elini"
" Tamam bırakma aşkım da anlat bakıyım kimdi bu adam "
" Babamın katili, toz kaçakçısı, uzun zamandır peşindeydim. Şimdiye polisler yakalamıştır zaten onu. Hakkında delil topluyordum uzun zamandır, kuyruğuna basınca seni kaçırdı şerefsiz. Sittin sene çıkamaz hapisten, korkulacak bi şey kalmadı güzelim merak etme"
" Anladım şimdi, beni hemen kurtarabilmene şaşırmıştım zaten" babasının öldürülmüş olduğunu bile bilmiyordum.
" Özür dilerim Toprak sana anlatmalıydım daha önce"
" Bundan sonra benden hiçbir şey saklamak yok Emir, bugün kalpten gitmediysem sana olan inancım ve aşkımdandır. Bi daha sakın benden bi şey gizleme"
" Aşkım benim tamam sır yok. Seni çok seviyorum "
" Ben de seni aşkım... Eee napıyoruz şimdi"
" Eve gidelim dinlenmen lazım"
" Olmaz bi sürü işimiz var, yorgun değilim, damatlık alacaktık, sayende her şey son ana kaldı zaten"
" Tamam güzelim sen ne dersen o ama önce evine gidelim"
" Tamam canım gidelim eşyalarımı toplayacaktım bugün yardım edersin artık"
" O kolay önce başka işimiz var senle"
" Ne işimiz var "
" Gidince görürsün"
*smut- dileyen geçebilir
Eve girdiğimizde kapıyı kapatır kapatmaz duvara yapıştırdı beni. Alt tarafındaki sertliği bana bastırdı.
" Emir hayırdır sen böyle "
" Toprak seni benim yapmam lazım acilen, artık bekleyemem"
" Ben çoktan Seninim ki"
Bakışlarındaki arzuyu görmek beni de baştan çıkarmıştı. Hiç bu kadar tutkulu öpüşmemiştik. Neredeyse beş aydır birlikteydik ama birbirimizi hiç çıplak görmemiştik. Asla ilerisine götürecek bi adım atılmamıştı aramızda. Elbette bazen öpüşüyorduk ama hiç belden aşağısına dokunmamıştık. Evlenmeden olmaz demişti, ben de abaza görünmeyi hiç istememiştim deli gibi onunla sevişmek istesem de ilk adımı atan ben olamazdım. Şimdi beni böyle sımsıkı sarmışken, dili ve dudakları ile ağzımı talan ederken kendimi bırakmıştım. Tüm kontrol ondaydı. Boylarımız arasında birkaç santim vardı. Onun kadar kaslı olmasam da vücutlarımız denkti. Kim altta kim üstte olacak, bunun bi önemi yoktu benim için. Birbirimizi aynı anda soymaya, sarmaya, öpmeye devam ettik. Ten uyumu bu olsa gerek.
Yatak odasına nasıl geldiğimizi anlamadım bile. Sadece baksırlarımızla kaldığımızda utanacak bi an bile boşa vakit kaybıydı, susamıştık birbirimize. Yatağa uzandığımda o da kaplan gibi tırmadı üzerime, seksi vücudunu çıplak tenimde hissetmek baş döndürücüydü. Kalbim kulaklarımda atıyordu. Nefesimizi ayarlamak için bi an durduk." Aşkım kayganlaştırıcı var mı, canının acımasını istemiyorum" anlaşılan üstte olmak istiyordu. Benim için bi ilk olacak ama sorun değil, onu içimde hissetmek istiyorum. Yakında düğünümüz olacağı için elbette hazırlığım vardı.
" Çekmecede aşkım" uzanıp aldı. Yanımıza bıraktı. Boynumu hedefledi bu sefer, emdi, küçük ısırıklar bıraktı. Tekrar dudaklarımı bulduktan sonra açlıkla ona bakıyordum ki
" Vazgeçtim sen üstte ol, bugün canın yansın istemiyorum aşkım." Elini sertliğime attığında ah diye inledim. Bikaç kez çekmesine izin verdim. Konuşmak istemiyordum. Hakimiyeti ele aldım. Anında belinden kavradım ve yer değiştirdik. Altımda yatan vücutta ellerimi gezdirdim. Taş gibi kasları vardı. Göğsününün ucunu emip dişledim. Bacaklarının arasında konumumu aldım. Penisinin ucunu yaladığımda dikkatle yüzümü inceliyordu. Saçlarımdan kavradı. Başımı kendine doğru bastırırken kalçasını hareket ettirdi. Ağzımı beceriyordu. Kalın ve büyük penisinin tamamını ağzıma almam mümkün değildi. Elimle de kalan kısmını çekmeye başladım. Sızlayan alt tarafımla daha fazla bekleyemezdim. Ben içindeyken boşalmalıydı. Elini başımdan çektim. Napacağımı anladı. Bacaklarını güzelce ayırdı benim için, dizlerinden kırdı. Deliğinin etrafını yalamaya başladım.
" Hazırlamana gerek yok, gir içime aşkım" dedi sabırsızlanarak. Dediğini yapacaktım. Ayların özlemi vardı, ben de bekleyemeyecektim artık. Çekeceği acıyı da göze aldık ikimiz de. Kayganlaştırıcıyı penisime ve deliğine yaydım. Kondom kullanmak istemedim. Onu hissetmek istiyordum. İçine tamamen girdiğimde başını geriye doğru bastırdı. Bedeni yay gibi gerildi. Ah diye inlediğinde. Yüzüne baktım, bikaç saniye bekledim alışması için ama " Ne bekliyorsun devam etsene" sesi sert çıkmıştı haşin erkeğimin, kendini bana ittiriyordu. Bacaklarını omzumdan aşırdı." Ağırlığını ver ve sert ol, iyiyim ben" aldığım emri hemen yerine getirdim. İçinde gidip gelmeye başladığımda sıkılığı beni önce zorlasa da sonrasında ikimiz de alışmıştık. İkimiz de zevki doruklarda yaşıyorduk. Bazen küçük küçük hareket ediyordum. Bazen de tamamen çıkıp tekrar sertçe giriyordum içine. Ter içinde kalmış, inlemeleri artmıştı. Ne zaman tamamen çıkıp içine girsem yüksek sesle inliyordu, neyden hoşlandığını yakalamıştım. Ben alt tarafıyla ilgilenirken o da penisini çekiyordu. Bağırarak boşaldığında ben hala içinde sertçe gidip geliyorum." Hala mı sertsin aşkım boşalmayacan galiba bugün"
" Şikayetçi misin?" dedim inleyerek benim de alnımdan, sırtımdan ter boşanıyordu.
" Asla, devam et aşkım" ritmi kendime göre ayarladığım için boşalmayı geciktirebiliyordum, o beni becerseydi anında boşalırdım bence.
Boşalmama yakın içinden çıktım. Penisimi birkaç defa çektim. Az önce kendi karnına boşalan Emir' in spermlerinin üstüne boşaldım ve kendimi yanına attım.Medya Emir
Medya Toprak