[14]

631 60 97
                                    

SELAMLARRR!! Çok sevgili dostlar, dünkü bölüme yorum yapan herkese çok çok teşekkürler, nasıl mutlu oldum bilemezsiniz. Çok rica ediyorum bu bölüme de aynı şekilde yorum yapılsın, sizinle de sohbet etmiş oluyoruz böylece seviniyorum :)



Azer

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Azer

Karaca beni öptüğünde, her şey bir saniyeliğine durdu. Açık camdan sokaktan içeri giren sesler yok oldu. Aklımda olan onca soru, Karaca'nın söyledikleri, onun kollarımda olmasının verdiği gerginlik... Hepsi gitti, ve bir tek Karaca'nın dudakları kaldı. İstemsizce ve düşünmeden birkaç dakika önce geri çektiğim kollarımı etrafına sardım. Karaca yaptığım hareketle kendini daha da bana bastırınca, dudaklarımı hareket ettirdim ve beklemeden bana karşılık verdi.

Sadece bir şişe bira içmiştim, ve daha fazlasını içmediğim için çok mutluydum çünkü bu anı asla unutmak istemezdim. Hayatımda bundan daha iyi bir uyum bulamayacağımı düşündüm. Karaca ellerini omuzlarıma oradan da enseme götürürken, bunu ne kadar yapmak istemesem de kendimi sertçe geri çektim. Kendimi kontrol edebilme sınırım aşılmak üzereydi ve Karaca her an daha da istekle dudaklarını oynatırken dayanamayacağımı biliyordum.

Karaca elleri arasından kayıp gitmeme çatık kaşları ve nefes nefese kalmış haliyle bakarken kafamı iki yana salladım.

''Karaca... Ne yapıyorsun sen?'' dedim fısıldayarak. Karaca nefes nefese gözlerini kırpıştırdı. 

''B-ben... Kendimi tutamadım.'' dedi o da benim gibi küçücük bir sesle. Elimi saçlarımdan geçirip ona döndüm.

''Sarhoşsun. O yüzden yapıyorsun.'' dedim onun da bildiği şeyi tekrarlayarak. Karaca kafasını iki yana salladı.

''Sarhoşum, evet. Ama o yüzden yapmadım. Başka türlü yapmaya cesaretim olmaz.'' dedi gözlerini kırpmadan.

''Karaca-''

Ve Karaca beni tekrar öptü. Cümlemin başında ne diyeceğimi unuturken bu sefer oyalanmayıp ellerini saçlarıma geçirdi. Oturduğu yerde bana doğru yaklaşıp, eğer dokunmasaydım duyamayacağım kadar küçük bir mırıltı çıkarınca kendimi ikinci defa, bütün gücümü kullanarak geri çektim.

''Yapma.'' dedim bakışlarımı ondan çekemezken. Karaca kafasını yana eğip bana baktı.

''İstemiyor musun?'' dedi belli etmemeye çalıştığı kırık sesiyle.

''Hayır!'' dedim hızla.

''İstiyorum. Ben seni istiyorum Karaca.'' dememle Karaca'nın yüzüne bir gülümseme yayıldı.

''Ama ayıkken. Alkolün vereceği cesarete ihtiyacın yokken.''

Karaca gözlerini kırpıştırıp hala omuzlarıma duran ellerini kendine çekti.

SirayetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin