Eren Ağabey'in gözleri önce beni ardından da formamı bulmuştu. Dudağının bir yanı kıvrılmış ve gülümsememek için direniyor gibi duruyordu. Aman ne olurdu gülümseseydi? Adam yemiyoruz ya. Önümden geçip İlker Ağabey'in yanına oturmuştu. Özgür Ağabey adımı söyleyince ona dönmüştüm.
"Kız kardeşim His, His bu da en yakın arkadaşlarımdan Egemen." Diye birbirimizi tanıttığında elimi uzatmış ve gülümsemiştim o da aynısını yapmıştı. İlker Ağabey'e dönerek; "Ağabey, Emir şuan nerede?" Eliyle bir kapıyı göstererek; "Şurada ısınıyor falan olabilirler." Teşekkür etmiş ve oturduğum yerden kalkmıştım. Oturağıma çantamı bırakıp; "Geliyorum beş dakikaya." Demiştim ve İlker Ağabey'in gösterdiği kapıdan içeriye girmek için sahaya inmek durumunda kalmıştım.Kapıyı aralayıp başımı uzatmış içeri düşündüğümden daha genişti ve ter falan kokmuyordu. Birkaç tane masa vardı Emir de büyük olan masanın etrafında arkadaşlarıyla konuşuyordu. İçlerinden birisi; "Bu da benim ablam olur, kendisi bulunmaz hint kumaşıdır." Deyip gülmüştü ama Emir sadece tebessüm etmekle yetinmişti. Yine aynı çocuk; "Emir senin ablan gelmiyor mu?" Dediğinde Emir'in gerildiğini fark etmiştim. "Şey, o-" Emir'in lafını yarıda kesip "Buradayım!" Demiştim ve gözleri üstüme çekmiştim, harika(!). Masaya doğru adımlayıp; "Tribünlerin oradaydım da." Deyip Emir'in yanağını öpmüştüm. Her ne kadar aramız pek iç açıcı olmasa da kendini kötü hissettiğini anlamıştım. Bana parlayan gözlerle bakarken yandan göz kırpmıştım. "Ooo ablan da senin gibi Galatasaraylı!" Ne bu tepkiler Allah Aşkına? Emir üstümdeki formamı yeni görmüştü sanırım. Gülümsemesi büyümüştü. "Ya öyledir, ablam." Deyip kolunu omzuma atmıştı. Tek kaşımı kaldırarak-evet, tek kaşımı kaldırabiliyordum- omzuma attığı eline baktım, rahatsız olduğumu düşünerek kolumu çekeceği sırada elini tutarak çekmemesini sağladım. Bundan memnun olmuş gibi duruyordu.
Bir süre daha konuştuktan sonra çocuklar dağılmaya başlamıştı, Emir de konuşmayı istediğini söylemişti.
"Bu...bu yaptığın, yani- teşekkür ederim abla. Yaptığım, sana söylediğim şeyler büyük saçmalıktı-" Elimi Emir'in omzuna koyup; "Şu maçı kazan gel ondan sonra konuşuruz." Deyip göz kırpıp kafasını sallamıştı. Arkadan arkadaşı onu çağırınca yanağıma küçük bir öpücük bırakarak koşar adımla gitmişti. Kafamı iki yana sallayıp; "Salak çocuk." Demiş ve tekrar tribünlere dönmüştüm. Tekrar aynı yerime geçtiğimde bu sefer İlker Ağabey'in demin oturduğu yerde Eren Ağabey vardı. Pek fazla takmamış ve çantamdan telefonumu çıkarıp sosyal medyada biraz oyalanmıştım. Saate baktığımda maçın başlamasına on beş dakika gibi bir süre kaldığını görmüştüm. Kafamı telefonumdan kaldırıp etrafa bakınmaya başlamıştım, Özgür Ağabey hâlâ arkadaşlarıyla konuşuyordu; İlker Ağabey Eren Ağabey'e bir şeyler anlatıyordu ama Eren Ağabey onu dinliyor gibi durmuyordu. Arkama yaslanıp yerimde yayılmıştım. Aklıma perşembe günü geldiğinde heyecanlanmışım, sonuçta Emre gelecekti! Özgür Ağabey'in dediğine göre pek fazla benzemiyorduk ki bunu ben de fark etmiştim, gördüğüm fotoğraflarından. Yanımda ağabeyim gibi gözükebilirdi ki Emir bile benden uzundu.Maçın başlamasına beş dakika kala iki takım da sahaya gelmişti, Emir bizim tarafımıza bakmıştı ve gözleri beni bulduğunda bana gülümsemişti. Ben de gülümseyip göz kırpmıştım.
Oldukça hareketli geçen maçın sonuna gelmiştik, iki takım da aşırı iyi oynuyordu. Emir iki gol atmıştı ve iki golünü de attıktan sonra bana dönüp elini kaldırıp kocaman gülümsemişti. Ben de ellimi sallamış ve gülümsemiştim. Bu arada maç berabere bitmiş ve uzatmalara gitmişti durumlar eşitti dörde-dörttü, uzatmanın son dakikasındaydık. Maçın bitmesine yirmi üç saniye kalmıştı ki; Emirlerin takımından bir çocuk gol atmıştı. Bizim olduğumuz taraftan bir sürü sevgi sözcüğü yağdırılırken ben de boyumdan dolayı oturağımın üstüne çıkmış bağırıyordum. Eren Ağabey her an düşeceğim, diye iki elini iki yanımda bekletiyordu. Gülümseyerek el çırptığımda Özgür Ağabey'in de benden yana kalır bir hali yoktu...
,,
Kısa bir bölüm oldu, her neyseee. Akşama doğru ya da gece tam olarak bir vakit söyleyemiyorum ama bir bölüm daha atarım -bir aksilik çıkmadığı takdirde- 💗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hissiz' ✓
ChickLitgerçek aile klasiği. 0: 23/06/21 ♡ 1K: 28/06/21 ♡ 10K: 02/07/21 ♡ 100K: 01/08/21 ♡ 200K: 06/11/21 ♡ 300K: 20/06/22 ♡ 400K: 22/12/22 ♡ 500K: 25/06/23 ♡ 600K: 04/04/24 ♡ |Bitiş: 24/07/21| © 2021 | n