4.bölüm

2.5K 153 15
                                    

     Gözlerimi araladığımda bilmediğim bir yerdeydim.  Doğrulmaya çalıştım , biraz zorlayınca doğruldum. Tam ayağa kalkacakken odanın kapısı açıldı. Leya telaşla " tuana ne yapıyorsun kalkma ."dediğinde ona baktım.
" ben iyiyim." Dedim tam o şurada salih hoca ve diğerleri de geldi.
" uyanmışsın ." Dediğine Salih hocaya bakıp kafa salladım
" ama yatman gerekiyor."dedi. Tişörtümü hafif kaldırıp yaraya baktım.  Sonra kapattım
" iyiyim yara da dikilmiş zaten." Dedim.

    Herkese teker teker baktım.
" o adam kimdi sizce?"dediğimde hepsi bana baktı.
" bilmiyoruz ." Dedi çağan yalan söylüyordu.
" biödiğer özelliğim insanların içini okuyabilirim ve sen yalan söylüyorsun." Dedim zorlanırken ayağa kalktım
" ben gideyim  artık."

      Salih  beni durdurdu.
" kim olduğu hakkında tahminlerimiz var ama emin değiliz." Dediğinde anlamamış bi ifadeyle ona baktım
"  madem sana bişeyler anlatmamızı istiyorsun sende anlatacaksın ." Dedi çağan.
Güldüm .
" beni böyle mi korkutacaksın. Sor anlatayım." Dedim. Yüzüme baktı.
" vücudundaki yaralar." Dediğinde yutkundum. Demekki çağırdıkları doktor söylemişti.
" sokağın bana bıraktığı izler." Dedim.


     Aslında kuzgunların eğitimde bıraktığı izlerdi .
" bıçak yaran?" Diye sorduğunda nefes aldım
" aynı şekilde sokak." Dedim. Sonra diğerlerine de baktım.
" sokakta büyüdüm ben,  bebek battaniyesine sarkıp çöp konteynırına atılan bir bebek." Dedim.
" şimdi siz anlatın."
Salih konuşmaya başladı.
" kuzgunlar olabilir diye düşünüyoruz ." Dediğinde yalandan tuhaf tuhaf baktım.
" anlamadım neyler?" Dedim.
" kuzgunlar , bizim yani Tozkoparanlarım ezeli düşmanları." Dedi yağız.

   " bildiğimiz Tozkoparan , hani Tozkoparan İskender falan var ? O mu?" Dedim. Tamamen bilmiyormuş gibi davrandım.
" yüzyıllardır kuzgunlar denen  topluluk tozkoparanları bitirmek için uğraştı. Her yüzyılın kendine ait bir Tozkoparan vardır herhalde ." Dedi Salih hoca ama herhalde derken yalan söylüyordu. Mavi aydaki çocuklardan biri o özel çocuktu.
" tamam da kuzgunlar neden leyaya zarar vermek istesin ki? Bir sürü yay çeken çocuk var. Neden Leyla?" Dedim

    " okçuluk tarihinin başladığı yer bu kasaba, bellide o yüzden bu kasabadaki çocukları arıyolardır." Dediğinde güldüm
" siz beni gerçekten aptal sanıyorsunuz ama değilim. Bende leyanın yanındaydım. Yani beni de alabilirlerdi ama sadece leyayı almak istediler." Diyip ayağa kalktım. Yaramı tuttum.
" anlaşıldı sizde dürüstlük yok ben gidiyim en iyisi." Dedim ve odadan çıktım arkamdan seslendiler ama durmadım.


     İstediğim her şeyi almıştım. Çağanın yüzüne baktığımda onda gerçekten bir merak uyandırdığımı gördüm. Benim kim olduğumu merak ediyordu çünkü etkileniyordu. Eğer içlerinden birine yaklaşırsam hepsine yaklaşırım. Akşam kuzgunlar meclisi toplantısı vardı. Eve geçtim. Üstümü değiştirdim.


      Kuzgunlar meclisi toplanmıştı
" plan iyi gidiyor. Kim olduğumu merak ediyorlar. Bana bugün kuzgunlarla aralarındaki düşmanlığı anlattılar. Yeni öğreniyormuş gibi davrandım." Dedim ulu kuzgun güldü.
" çok zeki bir kızsın ama canını tehlikeye atmaya değer miydi?" Dediğinde ona baktım
" ilk yaralanmam değildi. 2 sene önce yine  yaralanmıştım. Bi şeyi istiyorsam her şeyi yapacağımı biliyorsun." Dedim kafa salladı.
" belli etmiyorlar ama leyayı kurtardığım için bana güveniyorlar.  Ülkü de beni sevdi Çağan beni merak ediyor çünkü etkileniyor, Mete çağan bana kaba davranınca geldi benimle konuştu. Kimseye bunları yapmazlar normalde ama bana yaptılar."

      " sana güveniyorum biliyorsun. Seni sıkmıyoruz ve görevinde başarılı olduğunu görüyoruz. Devam et böyle ." Dediğinde  kafa salladım. Herkes dağıldığında bende evime geçtim. Yaram çok zorluyordu beni. Bi kaç gün okula gitmeyecektim.
Ağrım başlayınca yatağıma girip kendimi uykuya bıraktım.

Sabah uyandım bi kaç saat evde kaldım ama canım çok sıkılınca okula geldim. Bahçede otururken Leyla yanıma geldi.
" nasıl oldun?" Dediğinde kafa salladım.
"İyiyim, vicdan yapmanıza gerek yok.ilk değil demiştim"dedim
" nasıl dayandın?" Dediğinde anlamadım ona baktım.
" yani o kadar fiziksel acıya, kimsesizliğe."

Ayağa kalktım
" dayanamayacak bişey yok. Ben böyle büyüdüm. Sizde öğrendiniz daha fazla uzatmayın ." Dedim ve yanından ayrıldım. Gördükleri daha benim hakkımda hiç bir şeydi. Asıl benle tanışsalar kaçmak için yol ararlar. Sınıfa çıktım. Sırama oturdum. Telefonuma mesaj gelince açıp baktım. Savaştı. Ben yazmadan bana yazmamasını söyledim ve telefonu cebime koydum.

      Yanıma biri oturduğunda ona döndüm. Çağandı.
" biraz konuşabilir miyiz?" Dediğinde kafa salladım.
" ben özür dilerim." Dedi. " sana ilk günden beri ters davrandım. Kaç kere Leyla'yı kurtardın."
Omuz silktim.
" önemli değil." Dedim
" yaran nasıl ?" Dediğinde yarama baktım sonra ona baktım.
" iyi yani sızlıyor sadece o da önemli değil zaten söktüm sargıyı."dedim.
" yağız beni hiç sevmedi değil mi?" Dediğimde şaşırdı.
" o nerden çıktı?" Dedi.
" dedim ya insanları iyi okuyabilirim ve yağız beni zerre sevmedi." Dedim sustu. Sonra zil çaldığında  yavaşça kalkıp yerine geçti

Kuzgun ve Tozkoparan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin