Kuzgun ve Tozkoparan

5.bölüm

Artık yaram beni hiç zorlamıyordu uzun zamandır çalışmalarımı ihmal ediyordum o yüzden ormanda koşu yapmaya karar verdim. Çantamı bi kenara koyup Şarkı açıp koşmaya başladım.

    Hiç bir çocuğun kötü olmadığını biliyordum ama şartlar bazı çocukları kötü yapardı, bende o çocuklardan biriyim. Beni tanıyanların dediği gibi sert acımasız olmak zorundayım.
Vücudumdaki izler kuzgunların eğitim anlayışıydı. "K" harfide savaşın vücuduma  uyarı amaçlı bıraktığı bir izdi. Zorla yapmıştı. İlk zamanlarımdı. Korkaktım.
Acı beni besleyen bişey haline gelmişti. Bi çocuk değilde robot gibi yetişmiştim.

     Tam çantamı bıraktığım ağacın oraya geldiğimde Birinin sesini duymamla düşüncelerimden ayrıldım bana sesleniyordu.  Normal hızda koşmuştum. Çantamdan suyumu aldığım sırada bana doğru gelem Salih hocayı görünce yanına yaklaştım aynı zamanda da su içiyordum. Nefes nefese kalmıştım.
" seslendim duymadın?" Dediğinde kulaklığı gösterdim. Gülümsedi.
" sürekli mi koşuyorsun?" Dedi kafa salladım.
" yorulmam normalde ama yaralandığımdan beri koşamadım hamlamışım." Dedim

    " siz bana niye seslenmiştiniz?" Dediğimde ileriyi gösterdi .
" atış yapacağız gelmek ister misin?" Dedi.
" yok ben gelmeyeceğim. Size kolay gelsin." Dedim.
Bi kaç saniye yüzüme baktı.
" neden gelmiyorsun?" Dediğinde nefes verdim .
" istenmiyorum ben , hepsinin hakkımda ne düşündüğünün farkındayım." Dedim dürüstçe . Gülümsedi .
" çok farklı birine benziyorsun." Dedi.
" gereğinden fazla farklı." Dedim sonra yerdeki çantamı aldım.
" fikrimi değiştirdim. Gelebilirim isterseniz" dediğimde güldü kafa salladı.
" sıkılmıştım biraz insanlarla uğraşmış olurum." Dedim ve önden yürümeye başladım.

Atış yaptıkları alana geldiğimizde mavi ay beni görünce şaşırdı.
" tuanayla ormanda karşılaştık koşu yapıyordu bende çağırdım" diyen Salih hocaya baktılar. Yağız bişeyler mırıldandı ama umursamadım.
" atış yapmayacağım. " dedim Salih hoca gülümsedi. Mavi ay atış yaparken onları izliyordum.
" kafaları hedeflerde değil." Diyip Salih hocaya baktım. Kafa salladı. Tam o anda ne olduğunu anlamadan birileri geldi.

      Yine maskeli siyah  giyinmiş adamlar ama bizden olmadıkları çok belliydi.
" birileri geliyor dikkat edin." Dedim.
Adamlardan biri" o özel çocuğu bize vericeksün Salih." Dedi. Mavi ay ben ve Salih hoca bi yere toplanmıştık. Güldüm.
" özel çocuk mu istiyorsun gel al o  zaman." Dedim kendimi göstermekten başka şansım yoktu. Bunun için ulu kuzgun bana kızmazdı. Eğer ben kendimi göstermezsem mavi aydan erkekleri alacaklardı planım bozulurdu

Adam üstüme doğru gelmeye başladığında sırıttım. Tam dokunacakken gücümü kullanıp arkasına doğru koştum. Bizi yakalamaya gelen adamlar dahil herkes şaşırmıştı
" fazla yaşlısın sanırım ha ne dersin?" Diyip güldüm. Salih hoca adamları dövmeye başlayınca bende yardım ettim.
" içlerinden birini konuşturmamış lazım. Kim olduklarını bulmamız lazım." Diye bağırdım . Salih hocaya baktım kafa salası. Tam o sırada Yağız'ın arkasından yaklaşan bir adam görünce hızla koştum. Adamın boynuna atlayıp çevirdim. Yere düştü bayıldı. Yağız arkasını döndüğünde onu kurtardığımı farketti.
" rica ederim ." Diyip diğer tarafa geçtim. Binasını daha etkisiz hale getirdim.

    Adamlar bittiğinde baygınlardan bi tanesine baktık. Adamın belindeki silahı alıp belime koydum.
" anlaşılan çok düşmanınız var. Birini konuşturmak lazım." Dedim.  Çağan bana döndü.
" önce şunu bağlayalım sonra seninle de konuşacağız ." Dedi. Kafa salladım
adamı ağaca bağladık. Ayılmasını bekliyorduk.
" ya bu böyle ayılmayacak. Bekleyin." Dedim ve hızla koşarak bi kova su alıp geldim. Adamın kafasına döktüm ayıldı.
" her seferinde daha çok şaşırıyoruz." Diyen Mete'ye bakıp güldüm.

    " neyse anlat bakalım sizi kim gönderdi?" Dedi çağan ama adam konuşmadı . Güldüm.
" Pekala o zaman Tuana kuralları mı  diyoruz?" Diyip güldüm. Robot gibi yetişmenin faydalarından biri de silah kullanmayı bilmemdi. Belime koyduğum silahı çıkardım kurşun varmı yokmu diye kontrol ettim sonra şarjörü yerine  takıp tetiği çektim.
" aletli jimnastik sever misin?" Dediğimde korkuyla yüzüme baktı. Diğerleri de bu yüzümle yeni tanışıyordu.

    Adamı bağladığımız ağaca uçtum ordan seslendim
" konuşmak için 1 dakikan var?" Dediğimde korkuyla " ne istiyorsun?"dedi güldüm
" bizde sana aynı şeyi sorduk?" Dediğimde adam korkuyla yutkundu.  Ağaçtan indim silahı kaldırıp boğazına koydum
" özel çocuğu istiyorduk. Herkesin peşinde olduğu çocuğu?" Dediğinde Salih hocalara döndüm
" bilmem gerekmiyor sanırım" dediğimde kafa salladı.
" bak abi burda tek özel çocuk benim ama sende anlamışsınızdır ki ben işine yaramam zaten yarasamda yakalayamazsın .Şimdi seni gönderen kişi varya ona git deki özel bi çocuk vardı o da deli tamam mı ?" Dedim.

    Adam korkuyla kafa salladı ipleri çözdüm koşarak kaçtı. Elimdeki silahı Salih hocaya uzattım
" sanırım bende kalması pek doğru olmaz." Dedim silahı alıp kafa salladı.
" sen anlatacak mısın?" Diyen Mete'ye baktım.
" aradıkları çocuk hanginizsiniz bilmiyorum ama dikkatli olsanız iyi olur." Dedim üst üste sorarsam şüphelenirlerdi.
" bana gelirsekte biraz farklıyım doğduğumdan beri aslında. Dövüş falan çalıştıkça oldu . Doğuştan böyle uçabiliyorum koşabiliyorum ve uzaktaki sesleri duyabiliyorum."

   Herkes şaşırdı.
" beni bi battaniyeye sarıp çöpe attıklarında yanımda sadece emziğim ve bi not varmış. Notta yazıyormuş güçlerim , beni bulan adam  götürdüğü yerde beni bırakıp bi anda ortadan kaybolmuş." Dedim
" kaç yılında peki?" Diyen Salih hocaya baktım.
" 2004 yılı." Dedim. Salih hoca biraz durdu.
" abim bi bebek getirmişti buraya  mavi bir battaniyeye sarılmış, yanında not ve pembe bir emzik vardı ağzında, ama biz bakamayacağımız için albüm bir arkadaşına vereceğini söylemişti." Dediğinde geri gittim.

    Azmim rengini ve battaniye rengini biliyordu
"Çok rüyama giriş o kız çocuğu kimlerin eline düştü merak ettim hep notta güçleri yazıyordu diye korkmuştuk birazda başına bişey gelebilir diye."dedi. Herkes anlamıştı benden bahsettiğini.
" sokaklara düştüm ben, ölümlerden döndüm. Senin abin beni nereye bıraktı haberin varmı senin?" Dedim. Yüzüme baktı.
" abim öldürüldü" dedi umrumda olmadı
" eziyet gördüm ben, karnımdaki tekme izleri senden bile cüsseli adamlara ait." Dedim
" tutana sakin ol ." Diyen çağana baktım
" güçlerimi tek bir kişi bile bilirse, bende sizi satarım." Dedim ve hızla koşarak ordan ayrıldım.

     İşler karışmıştı. Salih abisinin beni kuzgunlara bıraktığını bilmiyordu ama bana yardım etseydi bellide oraya düşmeden Çağanlar gibi büyüyebilirdim.