unfaithful® | #dark-romance

Episode | 1th

(Başlangıç Tarihi: **/**/****)

[#unfaithful]

"Her şey, o gece Taehyung'un eve her zamankinden biraz daha geç gelmesiyle başladı..."

Musluğun altından çektiğim ıslak ellerimi mermer tezgahın üstünde gelişigüzel duran mor havluyla kurularken başımı arkaya çevirdim ve üzerine yerleştirdiğim beyaz porselen tabaklardaki çeşit çeşit yemekler nedeniyle göze hoş görünen yemek masasına çevirdim bakışlarımı.

Dudaklarıma ufak bir tebessüm yerleşirken kuruladığım ellerimden çektiğim gibi tezgahın kenarına koydum havluyu. Yemek masasına adımlayarak eksik olup olmadığını kontrol ettikten sonra hızlı adımlarla mutfaktan çıktım, üzerimi giyinmek üzere yatak odasına ilerlerken.

Bu, onunla baş başa yiyebileceğimiz ilk akşam yemeğimizdi. Evlendiğimiz günden bu yana şu 1 sene içerisinde neredeyse hiç baş başa yemek yiyememiştik, eve sürekli davetsiz gelen misafirler nedeniyle.

Yemekleri dışarıdan sipariş etmemiştim çünkü 1 senedir sürekli misafir ağırlamaktan ve sürekli tarif denemekten artık bütün yemek çeşitlerini neredeyse ezbere bilir hale gelmiştim. Çok da zorlamıyordu beni yemek yapmak, yalnızca birkaç dakikamı alacak olan basit bir işti.

Yatak odasına girdiğim gibi direkt olarak kıyafet dolabına adımladım. Pekala, üzerimde basit bir pijama takımı ile duramazdım. İlk baş başa yemeğimiz için biraz daha şık görünebilirdim, şayet beni bu halde görseydi eminim ki yemek yemekten de vazgeçerdi Taehyung. Bu yüzden biraz daha özenli görünmeye kararlıydım.

Gardroptan aldığım beyaz renkte kalın kumaş dar bir elbiseyi üzerime geçirdiğimde boy aynasında bir süre kendi yansımama bakmakla oyalandım. Elbise fena değildi, parlak saten bir kumaştandı ve dizlerime geliyordu boyu. Dar olduğundan fiziğimi belli ediyordu, tek omuzlu hoş bir elbiseydi.

Pekala, normal bir yaşantım olsaydı elbette ki bu elbisenin sadece ilk kez baş başa bir yemeğe çıkmak için fazla abartı olduğunu düşünebilirdim lakin öyle değildi. Genel olarak abartı giyindiğimden olsa gerek, gözüme fazla sade kaçmış dahi olabilirdi.

Kahverengi dalgalı uzun saçlarıma çıktı parmaklarım. Kabarık görünüyorlardı. Saatler öncesinde aldığım duş nedeniyle bu halde oldukları apaçık ortadaydı ve bir şekilde düzeltmeliydim.

Makyaj masasının üzerinde duran dişli tarağı elime aldığım gibi saçlarımdan geçirerek taramaya başladım. Aynanın karşısında bir yandan yansımamla bakışırken diğer yandan iyice tarayıp bütün dolaşıklıkları açtığım saçlarımı ensemden beri açıkta kalan omzuma almış, şekil vermiştim.

Güzel ve şık bir bayan gibi görünüyordum şimdi, az öncekine nazaran daha toparlanmış gibiydim.

Makyaj masasının üzerinde duran makyaj eşyalarının bulunduğu çantayı elime aldım ve boy aynasının karşısına geçerek makyajımı yapmaya başladım.

Güzel görünmeliydim, nadir bulunan bir güzelliğim varmışcasına sanki bunu kanıtlamak istermişim gibi naif ve sade...

Dakikalar sonra biten makyajımla birlikte odadan çıktığımda ayağıma giydiğim beyaz platformlu topuklularımın çıkardığı tok ses, salonda yankılanmaya başladı. Yemek masasına kısa bir göz attıktan sonra duvar saatine çevirdim bakışlarımı.