Episode | 38th

244 32 11
                                    

[#unfaithful]

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

[#unfaithful]

Masanın üzerinde kalan son çatal bıçakları da makineye yerleştirdikten sonra şarabı buzdolabına koyup mutfak kilerine ilerledim. Ufak tefek kapıyı çevirerek açtığımda karşılaştığım dolu viski şişeleriyle yüzüme gerçek bir sırıtış eklendi. "Harika!"

Nihayet planımın b*ka sardığı bu lanet geceyi güzel bir şekilde kapatabilirim.

Bardaklardan birini de kaptıktan sonra mutfaktan çıktım ve salona geçtim. Koltuklara yerleşirken masanın üzerine viskiyi koyacağım esnada gözüm siyah monta takıldı. Kaşlarımı çattığım anda kapıya vurulmasıyla dikkatim dağıldı ve şişeyi bardağı bırakıp ayaklandım, kapıya gidip açtım.

Tam da tahmin ettiğim gibi, Taehyung gelmişti.

Gecenin 1'i ve o şu anda kapımın önünde dikiliyor.

İçeriyi işaret etti, daha doğrusu masanın üzerini. "Kabanımı almayı unutmuşum, apar topar çıkınca. Aksilik."

Bilerek unutmadığını biliyordum, bu yüzden bir nebze moralim bozulsa da belli etmedim.

"Yüzünüzden düşen bin parça," konu değiştirdim hemen. "İyi misiniz?"

Taehyung nasıl bir cevap vereceğini düşünürken elimle içeriyi işaret ettim girmesi için. Sağ olsun itiraz da etmedi zaten.

İçeri girince arkasından kapıyı kapatıp çaktırmadan kilit vurdum.

"Chaeyoung," diye lafa girdi hemen. "Mışıl mışıl uyuyor."

"İyi mi bari?" Dedim ciddiyetimle. Şakadan değildi, kızı öldürüp öldürmediğimden şüpheleniyordum da o yüzdendi bu merakım.

"İyi iyi, bıraktım otele demin." Karşılık verirken koltuğa oturdu. Başımla onaylayınca bakışlarım viskiye takıldı. "Sana da getireyim mi? İhtiyacın varmış gibisin."

Ona 'siz' yerine 'sen' diye hitap etmiş olmama şaşırsa da belli etmemek için duraksamasını kesti. "Olur."

Mutfağa gidip bir bardak da ona aldım ve geri döndüğümde çaprazındaki koltuğa oturdum. Masanın üzerine bıraktım bardağı ve viskiyi doldurup kendisine uzattım. Başıyla teşekkür etti alırken.

Bardağımı elime alarak arkama yaslandım ve son derece rahat bir görünüm sağlamak için bacak bacak üzerine attım.

Gerginliğini saklayamazsan toprağa diri diri gömülürsün Jennie. Hata yapma.

Viskiden yudumlamadan önce şöyle bir baktım. "Sorun nedir?"

Bardağıyla bakışıp duruyordu ve hala bir yudum bile almamıştı.

"Emin değilim." Dedi kalın ses tonunu bozmadan. "Bazı şeyler için insan bir ömür tüketiyor."

"Hmm." Diyebildim yalnızca, ki söylediği sözün doğruluğundan asla şüphem yoktu.

Birkaç dakika sessizlik içinde viskilerimizi içtikten sonra bardağı masaya bıraktım ve ayağa kalktım. Başını kaldırıp baktı merakla.

"Üst kata çıkacağım, telefonumu alıp dönerim hemen." Dediğimde başıyla onayladı ve manzarayı seyretmeye başladı. Arkamı dönüp basamaktan çıktım ve merdivene ilerledim. Basamakları bir bir çıkarken bakışlarım yeniden Taehyung'a kaydı.

Chaeyoung uyuyordu ve Taehyung yanımdaydı. Planımı harekete geçirmek için mükemmel zamanlama.

Komodinin üzerinde duran telefonumu şarjdan çıkarıp şöyle bir bakındım bildirimlere. Namjoon mesaj atmıştı, onun haricinde de zaten yoktu herhangi bir arama veya mesaj. Umursamadan geri bıraktım ve gardroba yöneldim. Kıyafetlere bakınırken ensemdeki küçük fermuara uzandım. Açtığım sırada belimi örten fermuarın da açıldığını hissedip başımı yana çevirecektim ki sıcak nefesi kulağıma çarptı.

"Yardıma ihtiyacın var mı?"

Midem ağrılar eşliğinde inim inim inlerken dudaklarımı araladım. Cevaba gerek duymadan fermuarı fullden açtığında sırtım açıkta kaldı. Kalçama düşen soğuk parmak uçlarıyla ürperirken bakışları bakışlarımla kesişti.

Silahtan daha vurucu, hançerden daha keskin, cehennemden daha derindi gözleri. Ve ben o gözlere öylesine vurgundum ki dilime pranga çekilmişti seneler öncesinde.

(Bölüm Sonu)

"Tam da kesilecek yerini bulduk dşdkdşdkd eh yarın devam ederiz o halde. Biraz da fantezi kurun bakalım dldjdldk"

unfaithful® | #dark-romanceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin