Bu bölüm parti bölümüüü 🤠
Bakalım neler olacak?
Sizler nasılsınız, ne yapıyorsunuz, gününüz nasıl geçiyor?
***
Dün Yasemin ve Bulut sevgili olmuşlardı. Bugün okulda bize söylediklerinde hepimiz çok sevinmiştik. Umarım her zaman mutlu olurlardı.
Saat 18.06 ydı. Telefonumu şarja takarak hazırlanmaya başladım. Dolabımdan sadece bir kere giydiğim beyaz, tam yaz havası veren, üstünde renk renk desenler ve göğüs dekoltesi olan diz üstü elbisemi çıkardım. Elbiseyi giyerek aynanın karşısına geçtim, bu kıyafet üstüme tam oturuyordu ve bedenimi çok güzel gösteriyordu. Dolabımdan üç tane, şekilli yüzüklerimi çıkararak sağ işaret parmağıma üstten genişletilen, sol orta ve yüzük parmağıma da yuvarlak desenlileri taktım. Saçlarımı da maşa yapıp taradıktan sonra dalga dalga olmasını sağladım. Kapımın arkasında asılı olan sarı el çantamı veya boyundan asmalı ve açılma tarafında püskülleri olan çantamı çıkararak içine telefonumu koydum.
Yavruağzı önü açık topuklu ayakkabımı giyeceğim için aynanın önüne geçerek yavru ağzı renkteki göz farını hafif bir şekilde sürmeye başladım. Fondöten kullanmıyordum çünkü cildime zarar vermesini istemiyordum, gerek de yoktu zaten. Yavruağzı göz farımı sürdükten sonra kirpiklerime güzel ve belirgin olmasını sağlayacak şekilde rimel sürdüm. Kaş fırçasıyla kaşlarımı tarayıp son olarak hafif pembe rujumu sürdüğümde makyajımda hazırdı. Böğürtlen kokulu parfümümü sıkıp çilek kokulu da kremimi sürdükten sonra boy aynama geçip kendime baktım.
Kendimi övmeyi sevmezdim ama harika görünüyordum. Çantama rimel ve rujumu koyduktan sonra saate baktım. 19.08 olduğu için odamdan çıktım. Odalarımız karşılıklı olduğundan dolayı Sena da kapısını açarak çıktı. Birbirimizi baştan aşağı süzerken aynı anda konuştuk.
"Süper olmuşsun!" dediğimizde gülerek oturma odasına gittik.
Sena takım olan lacivert üstünde altın sarısı ve beyaz pul detayları olan crop altına da onun takımı olan diz üstü lacivert eteğini giymişti. Saçlarını benim gibi dalgalı yapıp önlerini örmüş ve arkada birleştirmişti. Üçgen detayının içinde mavi ve beyaz taşlar olan küpesini takmış, beyaz el çantasını almış ve hafif bir makyaj yapmıştı.
Oturma odasına annem ve babamın yanına gittiğimizde ikisi de bizi büyük bir gülümsemeyle süzüyorlardı.
"Ay ne kadar güzel kızlar doğurmuşum ben böyle ya." dedi annem sevinçle ayağa kalkıp bize sarılarak.
Babam da "Çok güzel olmuşsunuz canlarım." diyerek ayağa kalktı.
"Eh hadi bakalım, saat 19.15 oldu. Geç kalmayın bırakayım sizi." dediğinde annemin yanağından öperek dış kapıya ilerledik.
Ben yavruağzı yüksek ve kalın topuklu önü açık ayakkabımı, Sena ise toz pembe ince topuk ayakkabısını giydi.
On beş dakikalık yolculuğun sonunda Aleyna'nın tarif ettiği yere gelmiştik.
"Burası baba." dedi Sena yanımızdaki evi göstererek.
Babam arabayı durdurduğunda "En geç 23.00 de evde oluyorsunuz." dedi ve cebinden 200 TL çıkardı. "Alın taksi paranız." dediğinde uzattığı parayı alarak arabadan indik.
Bahçe kapısından içeri girdiğimizde yan tarafta ışıklar ve balonlar vardı. Oraya doğru ilerlediğimizde okulda gördüğüm birçok kişinin burada olduğunu fark ettim. Her taraf renkli led ışıklarla ve parti süsleriyle doluydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAZ YAĞMURU
Ficțiune adolescențiKitap gençlik kitabıdır. ✔️ • Bir yaz yağmuruna yakalanmak insanı en fazla nasıl bir şeyin içine sürükleyebilirdi ki? Hadi gelin, buna birlikte bakalım :)