Öğleden sonraydı.
Eve gelebilmiştim sonunda.
Montumu astım ve içeri girdim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra salona gittim.
Seonghwa kitap okuyordu.
Bu manzara karşısında kaşlarım istemsizce havalanmıştı. Eve geldiğimde genellikle Seonghwa'yı oyuncakları ile oynarken ya da uyurken buluyordum. Onu kitap okuyarak bulmam beni bir nebze olsun şaşırtmıştı.Yanına adımladım ve oturdum. Okuduğu kitap çocuk kitabıydı. Bu gülümsememe neden olmuştu.
Dışarıdan bakıldığında yüz hatları ve vücudu o kadar gelişmiş ve erkeksi duruyordu ki böyle birinin çocuk kitabını tüm dikkati ile okuması insanı ister istemez güldürürdü.Beni fark edince gülümseyerek kitabını bıraktı.
" Merhaba Hongjoong abi."
abi...
Bu sözcüğe hala gıcık oluyordum." Merhaba, kitap mı okuyordun?"
" Evet, sana da okuyayım mı?"
Güldüm.
" Hayır gerek yok Seonghwa."
Dedim ve olduğum yerden ayaklandım.
" Üstümü değiştirip geliyorum."
" Tamam."
Evlik kıyafetlerimi giydikten sonra geri salona yani Seonghwa'nın yanına dönmüştüm. O oyuncaklarını ve kitaplarını düzenlerken ben de telefonuma gelen bir kaç bildirime bakıyordum.
Hep aynı saçma şeylerdi.
Pek arkadaşım olmadığı için de çok az mesajlaştığım insan vardı. Arkadaş canlısı biri değildim, hiçbir zaman olmamıştım." Hongjoong abi."
" Efendim?"
Dedim telefonu bırakırken.
Onun tam karşısındaki koltuğa oturmuştum. Şuan birbirimize bakıyorduk." Ne yapmayı seversin? Yani yapmakta mutlu olduğun şeyler var mı? Mesela ben oyuncaklarımı savaştırmayı çok severim."
Son söylediğine hafifçe güldüm.
Ardından dikkatim sorduğu soruya yönelmişti.
Yapmayı sevdiğim az şey vardı. Genellikle aynı şeyleri rutin halinde yaptığım için artık bunlar alışkanlıklarım olmuştu." Film izlemeyi seviyorum. "
O an aklıma ilk gelen şeyi söylemiştim.
" Gerçekten mi? Ben de severim. Ben kitap okumayı da çok seviyorum."
" Kitap okumayı sevdiğini bilmiyordum."
" Bilmezsin tabii çünkü hiç konuşmuyoruz birbirimiz hakkında. "
Duraksadım.
Aslında bu söylediği doğruydu. Onun hakkında bildiklerim kısıtlıydı.
Daha şuana kadar neredeyse adam akıllı bir sohbet geçmemişti aramızda.Söylediği şeyle düşüncelere daldığımı görünce hemen konuştu tekrar.
" Ama sorun değil, şuan konuşuyoruz."
" Evet."
Dedim.
Bir kaç saniye soracağı şeyi düşündükten sonra heyecanla sordu." En sevdiğin renk ne?"
" Mavi, senin?"
" Benim de mavi!"
Şaşırmıştım. Az da olsa ortak yönümüz vardı.
Gülümsedim. Açıkçası sohbet sarmaya başlamıştı. Seonghwa'nın o heyecanla soruşu, cevabımı aldıktan sonraki mutlu mimikleri kesinlikle izlemeye değer bir manzaraydı.
![](https://img.wattpad.com/cover/267288593-288-k886824.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
a piece of love | seongjoong ✓
FanfictionSeonghwa bir parçacık sevgiye muhtaçtı. #seongjoong 1 #honghwa 1 一 ©teddystick