part 18ぃ

1K 120 158
                                    

Düşündükçe geriliyordum. Çok saçmaydı. Seonghwa'nın benden hoşlanma gibi bir ihtimali nasıl olabilirdi, aklım almıyordu.
Zaten akli sorunları hala vardı ve üstelik ben onun bana karşı bir şey hissetmesine neden olacak hiçbir şey yapmamıştım.
Ben sadece arkadaş olmaya çalışmıştım...

Derin bir nefes vererek arabayı durdurdum. Eczanenin önüne gelmiştim. Gelene kadar düşündüğüm tek şeyse Seonghwa olmuştu. Dün yaptığı hareketin tek bir açıklaması olduğunu düşünüyordum. O da benden hoşlanması olabilirdi. Ama son derece mantıksız ve saçmaydı. Bu benim gerilmeme neden oluyordu. Seonghwa... Tanrı aşkına Seonghwa'dan bahsediyordum!?
O nasıl bana karşı bir şeyler hissedebilirdi?

Dükkanı açık gördüğümde içeriye doğru yöneldim. Yeosang benden önce açmıştı bugün.

" Günaydın Hyung!"

" Günaydın Yeo."

Eşyalarımı bir yere bırakıp direk kendime kahve yapmak için küçük mutfağa doğru yöneldim.

Elimde bir bardak kahve ile Yeosang'ın yanına döndüğümde gözleri ile beni süzüyordu.

" Nasılsın hyung?"

" İyi gibi, bilmiyorum. "

" Pek iyi görünmüyorsun sanki. Bir şey mi oldu?"

" Gece çok uyuyamadım herhalde ondandır."

Deyip geçiştirmek istemiştim. Ama bu Yeosang'tı tabii, ondan bir şey kaçmazdı.

" Hyung emin misin? Bana her şeyi anlatabileceğini biliyorsun değil mi? "

Yeosang'a bunu nasıl söyleyeceğimi bilmiyordum. Ama belki bana bir yardımı dokunabilirdi bu konuda. Bu yüzden çok oyalanmadan direk pat diye söyledim.

" Seonghwa ile ilgili."

" Kavga falan mı ettiniz? En son iyi anlaşıyordunuz sanki hyungum? "

" Kavga değil Yeo. Dün akşam ben eve gittiğimde benim için yemek hazırlamış. Seonghwa'yı biliyorsun, çocuk gibi düşünen biri ve işte böyle birinin bana böyle davranması garibime kaçtı. "

" Seninle samimi olmak istiyordur, olamaz mı? "

" Bunun samimiyet ile alakası olduğunu düşünmüyorum. Ona elimden geldiğince zaten iyi davranıyorum aramızda iyi kötü bir samimiyet var. Bu çok başka bir şey Yeosang, anlıyor musun? "

" Yani..."

Diyerek sesslice düşünürken kafasında bir şeyleri oturtmaya çalışıyormuş gibi bir hali vardı.

" Sen şimdi onun sana karşı bir şeyler mi beslediğini düşünüyorsun? "

" Tek cevap bu gibi görünüyor, inan bilmiyorum Yeosang. Ama böyle hissediyorsa bile bu doğru bir şey değil, değil mi?"

" Neden doğru olmasın hyung? O da birini sevemez mi?"

" Ama çocuk aklı ile düşündüğünü biliyorsun. "

" Çocuk aklı olsun olmasın, o da aşık olabilir. Sonuçta o da kendisinin olgun bir yaşta olduğunu ve çevresindekilerin davranışlarını biliyor. Sırf çocuk akıllı diye senden hoşlanamaz mı? "

" Belkide hoşlantı değildir? Ona evimi açtım, bakıyorum, birlikte yaşıyoruz. Belkide bana böyle davranması, ona iyi davrandığım için zorunluluk hissetmesinden dolayıdır, olamaz mı? "

" Çok saçma. Ayrıca zorunlu hissetseydi sana içtenlikle bir yemek masası hazırlamazdı, o gün sana nasıl baktığını gördüm hyung. Gözlerinin içi parlıyordu sana bakınca. Bence seni seviyor. "

a piece of love | seongjoong ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin