Mucize Doktor (Türkçe olarak) - FerBel, AlNaz, AcDem, EyDor

Mucize Doktor - Bölüm 8 - Adil'in gizemli hastalığı

Ertesi sabah, yükselen güneşin ışığı, Ferman'ın yanında uyuyan, gülümseyerek uyuyan Beliz'in yüzünü aydınlattı. Ferman daha erken uyandı, gözlerini açtı, önceki geceyi hatırladı ve yüzünde kocaman bir gülümseme vardı. Birkaç dakika aşkına hayran kaldı, sonra yavaşça yataktan kalktı ve kahvaltıya indi.

Daha sonra Belize ve Leyla birlikte mutfağa indiler. Burunlarına hoş bir gözleme kokusu geldi.

- "Ferman, ilahi bir koku var!"

- "Güzellerim ve güçlü küçük oğlum için lezzetli bir kahvaltı hazırladım!" 

- "Ferman, henüz erkek mi kız mı bilmiyoruz..."

- "Merak etme, küçük bir erkek çocuk olacaksın gibi hissediyorum, bir baba bunu anlar... Peki, kahvaltıyı sever, ne dersin?"

- "Harika ya da güzel! Geçmişte buna hiç zamanımız olmamıştı..."

- "Maalesef değil ama Belize, yeniliklere ihtiyaç olduğunu dün fark ettim."

- "Hangi yenilikler?"

- "İşimiz için çok fazla yaşadığımızı fark ettim, bundan sonra ailemize odaklanmak istiyorum. Şimdiye kadar benim için en önemli kişiydin ama bunu elimden geldiğince göstermeye çalışacağım. Başlangıç ​​için mesela ben bu kahvaltıyı hazırladım. İşimde zaten istediğim her şeye sahip olduğumu unuttum, şimdi ailemiz gerçekten geliyor. "

- "Haklısın Ferman ve böyle düşünmene sevindim."

Ferman gülümseyerek Belize'yi kendine çekti ve kucağına oturttu.

- "Ya da daha az çalışacağıma söz veriyorum ama çok fazla çalışmayacağına ve önümüzdeki aylarda daha az çalışacağına söz vermelisin." Kendinize ve çocuğumuza çok iyi bakmalısınız. "

- "Söz veriyorum olacak, seni çok seviyorum!"

- "Ben de," diye yanıtladı Ferman, Belize'yi öperek.

Kahvaltıdan sonra birlikte hastaneye gittiler ama girişte Rahibe Selvi onlara doğru koştu.

- "Hemen gelmelisiniz, acele edin!"

"Ne oldu?" - sordular.

- "Adil... Adil çok hasta. Sabah onunla ilgili hiçbir sorun yoktu ve sonra ofisine girdiğimde onu yerde yatarken buldum! "

- "Şimdi nerede?" diye sordu Ferman.

- "Tanju ve Doruk yanlarında acil bir durumdalar ama neyin yanlış olduğunu bilmiyorlar. Allahım, ya ciddi bir şey olursa, "diye ağladı Selvi.

Bu arada, üçü de hızla acil servise gitti.

- "Selvi, sakin ol lütfen, bir sorun yok. Ne olduğunu öğreneceğiz ve daha iyi olacağız. Dinle, Ali 

zaten ne olduğunu biliyor mu?" -  diye sordu Beliz.

- "Henüz gelmedi ama o gece Nazlin'le yattığını biliyordum, zaten söyledim ama emin olana 

kadar Ali'ye bir şey söylemez."

Ferman: - "Tamam tamam, doğru kararı vermişsin" dedi.

Acil servise geldiklerinde Ferman, Belize'nin elini tuttu ve şöyle dedi:

- "Tatlım, şimdi ne olursa olsun, keşke burada olmasaydın. Lütfen ofisinize gidin ve bir şey olursa bana haber verin."

- "Niye Ferman? Benimle uğraşma, Fair babam gibidir, hiçbir yere gitmiyorum. "

Bu sırada Beliz'in yüzü çoktan ağlıyordu. Ferman'ın onu neden gönderdiğini anlamamıştı.

- "Aşkım, senin için Adil'in baban olduğunu kesin olarak biliyorum. Ama ben zaten bir babayım. Burada olmana izin vermeyeceğim, bu stres küçük olan için iyi değil ve hamileliğinin erken evrelerinde kendini büyük tehlikeye atıyorsun. Bir şey olursa, kendini asla affetmeyeceksin. "

- "Tamam, haklısın, yukarı çıkacağım ama bir şey olur olmaz bana haber ver."

Beliz gözyaşlarını sildi ve sakinleşmeye çalışarak derin bir nefes aldı.

- "Tamam, yine de konuşacağım ama şimdi koşuyorum, Tanju ve Doruk'a yardım ediyorum."

Ancak Ferman acil servise girer girmez ciddi bir sorunla karşı karşıya olduklarını gördü.