Mucize Doktor (Türkçe olarak) - FerBel, AlNaz, AcDem, EyDor

Mucize Doktor - Bölüm 29 - Plan hazır...

Birkaç gün çalıştıktan sonra (sözleşmeler, uçak biletleri, fesih evrakları) Nazlı'nın eve geleceği ve Ferda'nın yine hastanenin cerrahı olacağı resmiyet kazandı. Eylül bir takip muayenesi için hastaneye geldi, ancak önceden Belize'yi ziyaret etmek istedi. Ofisine gitti ve hatta Ferman, Demir ve Açelya'yı içeride buldu.

- "Merhaba! Rahatsız ediyor muyum? Ferman, sana geldim bugün tomografi çektirmen gerektiğini söyledin..."

- "Elbette gidebiliriz."

- "Bir dakika bekle. Hadi Konuşalım. Nazlı ve Ferda yarın gelecek." - dedi Beliz.

Demir - "Adil ve Selvi şimdi Ali ile konuşuyorlar..."- dedi.

- "Anladım. Ben de sizinle bu konu hakkında konuşmak istiyordum. Bir şey anladım ..."

- "Ne?" - diye sordu Demir ve Açelya aynı anda.

- "Eh, doğru anladıysak, arkadaşımız Ferda, kardeşimin Belize ile barıştığını bilmiyor ve siz de Ferman'ı kendinize istiyor... Iyi sanırım?" - dedi Eylül.

- "Biz de öyle düşünüyoruz." - dedi Açelya.

- "Belki. Ama bu konudaki fikrimi söyledim, umurumda değil..." - dedi Ferman.

- "Tam olarak biliyorum kardeşim. Ama biraz artı eklerdim..."

- "Ne demek istiyorsun?" - diye sordu Beliz.

- "Ferda sayabilir. Bebek yüzünden Belize'nin artık hastanede çalışmadığını düşünüyor. Yani yol açıktır. Sanırım...?"

- "Evet, ne yazık ki bu mantıklı." - dedi Beliz.

- "Durum şu. Ferda benim dışımda buradaki herkesi tanıyor. Geçen sefer bende bir rakip görmüştü, kim olduğumu bilmiyordu ama Ferman'ın yanında olmamdan çok rahatsızdı. Artık bunu kullanacağız..."

- "Anlıyorum!!!!" - diye bağırdı Ferman ve Beliz aynı anda.

- "Ne?! Anlamıyorum!" - Demir ve Açelya aynı anda bağırdılar.

- "Sana aşıkmış gibi davranacağım!" - diye bağırdı Ferman.

- "Aynen öyle. Onun için sirk yaparız ve onu palyaço yaparız! - Eylül heyecanla dedi, sonra nazikçe sordu - Beliz, bu konuda ne düşünüyorsun?"

- "Üzgünüm burada olmayacağım ve seni görmeyeceğim :) Çok komik olacak!"

- "Sorun değil, çünkü bizden başka kimse bilemez, hangi oyunu oynadığımızı öğrenmeyelim..." - dedi Eylül.

- "Demir, Açelya, kimseye söyleyemezsin! Peki? Hiç kimse! Yeter ki Ferda gerçeği öğrenmesin. Bu senin işin olacak!" - dedi Ferman.

- "Tamam, bir sorun olmayacak." - dedi Açelya gülümseyerek.

Ferman - "Şimdi git Adil'e bak, Ali var mı bak." - dedi.

- "Peki hocam." - dedi Demir ve gittiler.

- "Üst kata gel de CT yapalım. Her şeyi yolunda bulursam hafta sonu maçta oynayabilirsiniz."

- "İşin bitince Eylül'le eve gideceğim." - dedi Beliz.

- "Güzel. O zaman seni yakında geri getireceğim. - Ferman Eylül'e göz kırptı - Aşkım sen biraz dinlen, tamam mı?"

- "Elbette burada olacağım." - dedi Beliz, Ferman'ı öperken.

Ferman ve Eylül yola çıktılar.

- "Her şeyi iyice çözmemiz gerekiyor! Öncelikle, her gün burada, yanımızda olmalısın..." - diye düşündü Ferman.

- "Evet, ben de bunu düşünüyorum ve neden hep burada olduğumu bilmiyorum..."

- "Bekle! Anladım!" - Ferman kıkırdadı.

- "Ne??"

- "Beliz seni hastanede işe alıyor! Sen de diyebilirsin... Sen ona yeni yardımcısı, o yokken hastane işleriyle ilgilenecek. Bu işi zaten Gülin yapıyor ama yine de birlikte yapacaksın böyle şeyleri. Bu küçük oyunu oynamakta özgürüz!"

- "Bu çok iyi bir fikir!!" - dedi Eylül.

İki gün sonra Nazlı ve Ferda'nın uçağı geldi. Havaalanında Adil, Ali ve Eylül onları bekliyordu.

- "Ali! Eylül!" - Nazlı gülümseyerek oraya koştu.

- "Nazlı! Ama seni tekrar görmek güzel!" - dedi Eylül.

- "Merhaba Nazlı. Seni gerçekten özledim." - dedi Ali.

- "Sen de bana Ali. Seninle konuşmak isterim..." - dedi Nazlı ama o sırada Ferda oraya ulaşmış ve sözünü kesmişti.

- "Merhaba Ali!" - dedi Ferda, Eylül'ü görmezden gelerek.

- "Merhaba Ferda." - Nazlı ve Ali, Adil'in yanına giderken oyuna Eylül başladı.

Adil de oraya gitti ve Adil de Ferda'yı selamladı.

-"Kızım, seni gördüğüme sevindim. - dedi biraz uzaktan. - Hadi, arabamla geldik, seni hastaneye götüreceğim."

- "Harika hadi gidelim!" - dedi Nazlı heyecanla.

Hastaneye girdiklerinde "yanlışlıkla" Ferman'a rastladılar.

- "Ferman Hocam!" - Nazlı sevinçle bağırdı.

- "Nazlı! İşte buradasın!" - Ferman onlara gitti.

- "Evet Ferman, geldik!" - dedi Ferda gülümseyerek.

- "Harika. Nazlı, umarım çok yorgun değilsindir, yarın seni ameliyata hazırlarım." - dedi Ferman.

- "Hadi aşağıda bir kahve içelim. Ferman, Nazlı, Ferda, detayları konuşuruz." - dedi Adil.

- "Harika fikir, hadi Ferman, kahve içelim!" - Ferda coştu ve Adil ve Nazlı yola çıktı.

- "Ben gidiyorum. Eylül sen de bizimle geliyor musun? Gerçekten istiyorum..." - dedi Ferman.

- "Ne? Nasıl geliyor?" - Ferda öfkeyle sordu.

- "Teşekkürler Ferman hocam ben de gideceğim :)" - dedi Eylül gülümseyerek.