Mucize Doktor (Türkçe olarak) - FerBel, AlNaz, AcDem, EyDor

Mucize Doktor - Bölüm 66 - Bebek bakıcıları

Ferman ve Beliz çoktan restoranda oturuyorlardı.

- "Sence evde her şey yolunda mı?" - diye sordu Beliz.

- "Elbette, her şeyin yoluna gireceğinden kesinlikle eminim..."

- "Şey ben evde bu özgüveni görmedim canım... - Beliz güldü - Her şeyi dert eden tipik bir baba gibiydin.😂"

- "Sadece büyük bir sorumluluk olduğunu hissettirmek istedim. 😌 Ama neden her şey yolunda gitmesin, biri tıp fakültesi mezunu, diğeri 20 yaşına kadar dünyada tamamen yalnız yaşadı..."

- "Doğru... O zaman asgari şu ki, eve vardığımızda Leyla tıbbi terimler söyleyecek ve Hakan dünya çapında bir yolculuğa çıkacak!😂😂"

- "Ama onları bu kadar uzun süre kilitli bırakmayacağız!"

Bu arada evde Doruk ve Eylül en az 10 dakikadır bez konusunda şanssızdı. Hakan ileri geri kıvranıyordu, Eylül ve Doruk ona bezığı koyamadı.😂

- "Hakan, Allah aşkına lütfen gülmeyi kes!!!" - Doruk açıkladı.

- "Birkaç kez daha söyle! Kesinlikle anlayacaktır! Sanırım iyi tavsiyen için sana kibarca teşekkür edecek!😑"

- "Ayrıca, lütfen beni sinirlendirme! Bir şeyler bulsan iyi olur!" - dedi Doruk.

- "Ahh... Sakin ol, bir fikrim var! - dedi Eylül ve Hakan'a küçük bir şarkı söylemeye başladı.🎶- Haydi, Doruuuk, yap!" - Doruk, Eylül'ün şarkısını duyunca tamamen dondu.

Ve yaptı. Görevden sonra hala şarkıyı Eylül söylemekte olan, Hakan'ı kucağına alıp sallamaya başladı, o da yavaşça gözlerini kapatıp uykuya daldı.

Eylül onu oturma odasındaki arabaya koydu, biraz daha şarkı söyledi ve onu salladı ve çoktan uyuyakaldığını görünce derin bir iç çekti.

- "Bebeğim...😍" - dedi Doruk, hala şaşkınlıkla.

- "Hah. Bir keresinde Ferman'ın böyle yaptığını görmüştüm. Denemeye değer diye düşündüm." - dedi Eylül usulca.

- "İnanılmazsın." - diye fısıldadı Doruk.

- "Aşkım..." - dedi Eylül ve neredeyse gülecekti.

- "Bu nedir?"

- "Ve sen... Khm... Nasıl diyeyim... Ameliyat sırasında küçük bir kaza oldu... 😂" - Eylül, Doruk'un pantolonuna bakarak dedi.

- "Ne?? Kahretsin... İşediğini fark etmedi bile...😑"

- "😂😂😂 Leyla'yı dinle, sana Ferman'ın dolabından bir pantolon getireyim!😂😂"

- "İyi, ama lütfen acele et...😐" - Eylül, kahkahasının duyulduğu yerden yukarı koştu.

- "Seni duyuyorum!" - dedi Doruk.

Eylül dolaptan bir pantolon çıkardı ve Doruk için giydi.

- "Hadi bakalım. - dedi Eylül, Ferman'ın pantolon Doruk'a uzatarak Leyla'ya dönerek - Prenses gel kucağıma!" - dedi ve Leyla'yı aldı.

Doruk üstünü değiştirmek için banyoya gitti. Eylül de Leyla ile konuştu.

- "Görüyorsun canım Leyla'm, Doruk amcan askerdi ama şimdi hala yaralı...😂"

- "Çok komiksin..." - dedi Doruk, banyodan çıkarken.

Beliz ve Ferman restoranda harika zaman geçirdiler. Birdenbire Ferman bir mesaj aldı, telefonu aldı ve kız kardeşinin kendisine yazdığını gördü.

"İyiyiz. Hakan uyuyor, Leyla da birazdan uyur. Merak etmeyin iyi eğlenceler.❤️"Ferman mesaja gülümsedi.

- "Eylül mi yazdı? Her şey yolunda mı?" - diye sordu Beliz.

- "Evet. Senden yazmanı istedim. Ama her şey yolunda."

- "Ne kadar zeki olduklarını görüyorsun!😍"

- "Görüyorum, Eylül'ün zeki olduğunu biliyorum ama aynı zamanda Doruk'un kendisini bin ile ispatlamak istediğini de görüyorum."

- "Onu kabul etmeni istiyor... Bu gerçekten çok tatlı..." - Beliz dedi.

Evde, Leyla yatmadan önce hala akşam yemeği yemek zorundaydı. Eylül sütü onun için ısıttı ve Doruk'a mutfağa getirmesini söyledi.

- "Biz de buradayız!" - dedi Doruk ve Leyla'yı mama sandalyesine oturttu.

- "Hadi Leyla, şunu iyi iç!" - dedi Eylül.

Ama Leyla başını salladı.

- "İstediğin bu değil mi?"

Leyla başını iki yana salladı.

- "Ona ne verelim?" - diye sordu Doruk.

- "Mm... Bir elmayı..."

- "Ah, iyi fikir, hadi."

Birkaç dakika sonra elma püresi hazır. Doruk karıştırıp küçük bir kaşıkla Leyla'nın ağzına götürdü.

Leyla başını kaldırdı.

- "Leyla, küçüğüm, bu bir elma, çok lezzetli!" - Eylül denedi.

Ama Leyla yine de yemek istemedi.

- "Yapma bebeğim, bir şeyler yemen lazım..." - dedi Eylül üzgünce.

- "Bir fikrim var! - dedi Doruk mutlu bir şekilde - Haydi bana bir kaşıkla ver!"

- "Ne??"

- "Sadece yap! Güven bana!"

Eylül, Doruk'a elmadan biraz verdi.

- "Mmm! Eh, bu çok lezzetli!! - dedi Doruk, sonra gülümseyerek Leyla'ya döndü - Hadi prenses, şimdi sen geliyorsun!"

Eylül çok şaşırdı, çünkü Leyla bir sonraki lokmayı sormak için ağzını heyecanla açtı.

- "Haammmm!" - dedi Eylül ve Leyla mutlu bir şekilde yemeye başladı.

- "Ne diyorsun?" - Doruk gururla sordu.

- "Aa... Akıllı, çok akıllı..." - dedi Eylül.

Yemekten sonra Doruk, Leyla'yı uyutur, Eylül ise savaş alanına dönüşen oturma odasını toplar. Doruk oyunlar toplamayı bitirdiğinde Leyla'yı yanlarındaki kanepeye yatırmıştı. Sonra yorgun bir şekilde yanına oturdular. Uyuyan küçük şeylere mutlu bir şekilde baktılar.

- "Ahh... Eh, biraz yorucu..." - Eylül yorgun bir şekilde dedi ve Doruk'a sokuldu.

- "Orası kesin. Çok zor. Ferman ve Beliz bunu her gün yapmaya hazır kahramanlar. Hatta en iyisi bu çünkü Hakan ve Leyla çok iyi çocuklar..."

Yaklaşık bir saat sonra kapı açıldı ve Ferman ve Beliz eve geldi.

- "Burdayiz..." - dedi Beliz yumuşak bir sesle.