Mucize Doktor (Türkçe olarak) - FerBel, AlNaz, AcDem, EyDor

Mucize Doktor - Bölüm 37 - Benim sevgilim...

- "Çünkü buradayım ve seni hayatımda sahip olmadığım kadar çok seviyorum." - dedi Doruk.

Eylül hemen dönüp arkasındaki Doruk'a baktı.

- "Hım... Sanırım şimdi dışarı çıkıp bir kahve içeceğim..." - dedi Ferman.

Ferman giderken Doruk kapıyı kapattı.

- "Bana söylemedin çünkü beni tüm bunlardan korumak istedin?" - diye sordu Doruk.

- "Evet. Bunu sadece Beliz, Açelya ve Demir biliyordu..."

- "Sevgilin var sandım! Bu yüzden senden ayrılmak istedim ve bu yüzden ortadan kayboldum..."

- "Ama benim hakkımda nasıl böyle düşünebilirsin? Bir araya geldiğimizde, ne olursa olsun beni dinleyeceğine söz vermiştin!"

- "Biliyorum. Ama senin başka birini sevdiğini düşününce o kadar gergindim ki normal düşünemedim..."

- "Hepsi hayal ürünü bir oyun. Ferda kardeşime aşık ve biz sadece onu ve Belize'yi yalnız bırakmasını istiyoruz."

- "Artık biliyorum. Senden şüphe ettiğim için üzgünüm."

- "Biliyorsun Doruk, her şeyi konuşacağımıza söz vermen benim için çok önemliydi. Ama sen benimle konuşmak bile istemedin..."

-"Sadece seni çok seviyorum içindi. Kıskandım."

- "Ben de seni seviyorum. Ama bana güvendiğini sanmıyorum."

- "Ama sana güveniyorum. Kendime güvenmiyorum, senin yanında..."

- "Bu ne anlama geliyor ??"

- "Harikasın. Aileni seviyorsun ve ailen de seni seviyor. Ama gerçekten Ferman ve Beliz senin için her şeyi yapar. Arkadaşlarımız da seni seviyor. Ve ben... Aşkım hakkında ne hissettiğimi gösteremiyorum..."

- "Bence pek çok insan da seni seviyor. Sadece herkes bu sert dış görünüşün tatlı, küçük bir adamı nasıl gizlediğini göremiyor. Bunu zaten görüyorum ve siz de onu sevmeden edemiyorsunuz."

- "Biliyor musun... Bize bir şans daha versen o küçük iç adamı çok mutlu ederdin..." - dedi Doruk, Eylül'e bir adım daha yaklaşarak.

- "En çok da o küçük adamın mutlu olmasını istiyorum..." - Eylül gülümsedi.

Doruk, kolunu Eylül'ün beline doladı ve onu yavaşça kendine çekti.

- "Seni çok seviyorum." - dedi ve onu öptü.

Uzun bir öpüşmenin ardından boşandılar ve ikisi de birbirlerine şirince gülümsediler.

- "Ben de seni gerçekten seviyorum."

- "Bu arada bileklik için teşekkürler..." - dedi Doruk.

- "Ahhh, gerçekten bir şey yok... Ama benim olduğumu kim söyledi?" - diye sordu Eylül.

- "Adil Amca. Tabii ki o ve Beliz bana şimdi buraya gelme cesaretini verdi."

- "Ve Ferman'sız olmazdı bence..." - Eylül güldü.

Doruk, Eylül'ün kendine çekti. Eylül konuşurken küçük bir öpücük verdi:

- "Her neyse, koğuşta olmamalısın...?!"

- "Hım... hayıııııııır..." - dedi Doruk.

- "Olmaz! Seninle geri dönüyorum! Burada olmamalısın bile!"

- "Biliyorsun, kesinlikle seni geri almak istedim benim sevgilim..."

- "Tamam, buradayım. Hemen geri dönüp dinleneceğiz."

- "Tamam. Tamam. Ben iyileşene kadar patron sen olabilirsin..." - dedi Doruk.

- "O kadar... Bekleyelim... Sonra sen... yine mi? Demek istiyorsun ki..." - Eylül aşkına yaklaştı.

- "Elbette. Ama aşkımın pek sevmediğini düşündüğüm için bundan sonra ikimizin de patron olabileceğini söylemeyi tercih ederim. :)"

- "Doğru cevap. :)" - dedi Eylül, Doruk'un alnını öperek.

Koğuşa yeni dönmüşlerdi, ama odanın kapısını açtıklarında, koridordaki kapının önünde "tamamen tesadüfen" herkes oradaydı. Ekip, Eylül'in kapıdan çıktığını fark edince fazla göze battıklarını anladı. Aniden, herkes kapının önünde yanılmış gibi yaptı. 😂😂

Tanju, Demir ve Açelya'ya ameliyatı anlatır gibi yaptı ve havaya işaret etti. Belize ve Ferman, Beliz'in elindeki bebek gazetesini çok ciddi bir yüzle çevirmeye başladılar. Ve Adil ve Nazlı, Selvin'in uyku hapları dağıtmasına "yardım etti". Bütün bunlar Ferman'ın ofisinin kapısının önünde. 😂

Doruk ve Eylül gülmeden dayanamadı.

-"Ne tesadüf buradasın, sizi arıyoruz..." - dedi Eylül gülerek.

- "Umm... Neden...? Bir şey olmadı mı...?" - diye sordu Ferman, çok meraklı görünmüyormuş gibi yaparak.

Doruk: "Evet. Barıştık. Ve aşkıma buradan her şeyi konuşacağımıza söz verdim. :)" - dedi.

Herkes rahatlayarak gülümsedi.

- "Çok şükür..." - dedi Nazlı.

- "Çok mutluyuz çocuklar." - dedi Beliz.

- "İyi Doruk, ama hala izliyorum. :)" - dedi Ferman sertçe.

- "Beliz, Doruk'a odasına kadar eşlik etmeye mi geliyorsun? Şimdi dinlenmelisin. O dinlenirken eve gidelim... Seninle evde bir şey konuşmak istiyorum..." - dedi Eylül.

- "Tabii gidelim - dedi Beliz, sonra Ferman'a döndü - Tatlım seni seviyorum, evde görüşürüz..." - diyerek Ferman'a hızlıca bir öpücük kondurdu.