Mucize Doktor (Türkçe olarak) - FerBel, AlNaz, AcDem, EyDor

Mucize Doktor - Bölüm 74 - Eda'nın partisi

Ferman ve Eylül işe döndüler ve Doruk, Eylül'ü ofisinde buldu.

- "Aşkım, selam!" - Doruk içeri girdi.

- "Merhaba! Naber?"

- "Eda bugün beni kahveye davet etti ve bu akşam parti vereceğini söyledi. Ona henüz kesin bir şey söylemedim, önce seninle konuşayım dedim..."

- "Eğer canın gitmekte özgürsün, biliyorsun bugün zaten akşam Beliz ile çalışıyorum..."

- "Ama... Sadece, Eda ile ilgili her şeyden ne kadar korktuğunu biliyorum... Ama diğerleri de geliyor, o yüzden hemen hayır demedim."

- "Tabii ama merak etme. Sakin ol. :)" - dedi Eylül, bu gülümseme pek içten olmasa da gülümseyerek.

- "Tamam o zaman ben gidiyorum. Akşam evde görüşürüz! :)" - dedi Doruk mutlu bir şekilde ve dışarı çıktı.

Eylül derin bir iç çekti.

Eda akşam 8'de herkesi aradı. Önce Nazlı ve Ali, ardından Demir, Açelya ve Doruk geldi.

Eda gerçekten kendini gösterdi. Bir sürü içki ve yüksek sesli müzik vardı. Herkes içki içip konuşuyordu, tabii ki Ali içmedi ama ortam çok güzeldi.

- "Hadi biraz dans edelim!!" - Eda ayağa fırladı.

- "Şey... Biz pek..." - diye başladı Demir.

- "Hadi!!! Bir içki daha içelim ve dans edelim!!" - ısrar etti.

- "Haydi çocuklar, sadece dans edin..." - dedi Doruk.

Açelya ve Demir ayağa kalktılar ve zaten fazla sarhoş olmayacak kadar sarhoş olduklarından mutlu bir şekilde dans etmeye başladılar. :)

- "Doruk, burada oturacağını düşünmüyor musun...? - dedi Eda, Doruk'a gülerek - Gel, benimle dans et!"

Doruk isteksiz olsa da sonunda içeri girdi, pislik olmak istemedi... Ama özellikle Eda buna çok sevindi, hatta kollarını Doruk'un boynuna doladı.

Tabii Nazlı ve Açelya hemen saldırıya geçti. Demir, bir an nefes almak için dışarı çıktığını, Açelya'nın ise Doruk'a atladığını ve onu güzelce 'çaldığını' ve Nazlı'nın Eda'yı kendisiyle dans etmeye davet ettiğini söyledi.

- "Beni kurtardın, teşekkür ederim." Doruk, Açelya'ya minnetle dedi.

- "Hiçbir şey, ama ona biraz daha az iyi davranabileceğin için değil..." - dedi Açelya sertçe.

- "Anlamıyorum bile! İtti!" - Doruk açıkladı.

- "Biliyorum, gördüm. Bence yavaş gitmeliyiz..." - dedi Açelya.

- "Tamam, ben Demir'e gideceğim, nasıl olduğuna bir bakayım, taksi çağıralım. Eylül'ü özledim..." - dedi Doruk.

- "İkiyi arayın, biz de gidelim." - Ali de onlara yaklaştı.

- "Peki!" - dedi Doruk ve Demir'in yanına gitti.

Bu sırada kızlar Eda'nın yanına yaklaşır.

- "Harika vakit geçirdik ama artık gitmemiz gerekiyor..." - Nazlı, Açelya da kabul etti.

- "Ama hey... Ama Doruk hala kalıyor, değil mi?"

- "Um... Hayır... O da bizimle geliyor." - dedi Açelya sertçe.

Kısa süre sonra taksiler geldi ve herkes düzgün bir sıra halinde evlerine götürüldü. Önce Doruk'u ifşa etti. Kapıdan içeri girdiğinde önce sessiz olmaya çalıştı ama sonra ışıkların hala açık olduğunu gördü.