Ben: İlayda hanım
İlayda hanım: merhaba Aleyna.
Ben yavaş yavaş geri çekilerek kapının yanındaki içinde silah olan çekmeceye doğru gidiyordum.
Ben: neden geldiniz?
Ben lafı uzatmaya çalışırken çekmeceye ulaşmıştım ve yavaş yavaş açmaya çalışıyordum.
İlayda hanım: sadece seni öldürmek için.
Ben: neden?
İlayda hanım: çünkü çok uzadı, her seferinde kendi ölümünü es geçip durdun. Seni o gün öldürmeliydim.
Ben: bizim suçumuz neydi? Annem ve bana neden bunu yaptınız?
İlayda hanım: tek suçlu annendi.
Ben: ne demek bu!?
İlayda hanım: eğer annen babama yaklaşmasaydı annem onu öldürmezdi.
Ben: n-ne diyorsun?
İlayda hanım: sence anneni sadece bizi birini öldürürken gördüğü için mi öldürdük? Çok salaksın hala anilarini tamamlayamamışsın.
Çekmeceden aldığım silahı anında ona doğrultarak emniyetini çektim. İkimizinde silahı patlamaya hazır durumdaydı.
Ben: senin annen bir psikopat. Benim annem hiçbir şey yapmadı.
İlayda hanım: benimde merak ettiğim şeyler var. Bu olaylardan sonra Mert ile yaşayabileceğini mı düşünüyorsun gerçekten?
Ben: bu seni alakadar etmez.
İlayda hanım: hadi ama Aleyna sen eskiden daha zeki bir kızdın. Aşk sana yaramamış. Bunca olan şey toplumu nasıl etkiledi senin haberin var mı? Mert sadece soyadı yüzünden toplum tarafından dışlanacak.
Dediğinde bir saniye durup söylediği şeyi düşündüm. Ben elalemin söylediklerini takmazdım ama Mert o ne yapardı. Benim düşüncelerim ile kapının açılması bir oldu. Gelen daha doğrusu içeri dalan kişi Mert idi. Bu düşünceler benim içimi yerken gözüm Mert' deydi. Dikkatimi bozan şey ise silahin patlayış sesiydi. Birden kalbimde yoğun bir ağrı hissettim. O kadar ağrıyordu ki tüm bedenim titreyip yere doğru düştüm. İlayda hanım benim dikkatimin dağıldığını fark ettiği zaman beni vurmuştu. Mert koşarak yanıma geldi. O an hatırladım ben bu sahneyi biliyordum. Rüyamda gördüğüm sahne, buydu. Mert beni kucağına alıp eliyle yaramı kapatmaya çalışıyordu.
Mert: hayır hayır lütfen gitme!
Ben elimi Mert'in yanağına götürüp zorla konuşmaya başladım.
Ben: seni seviyorum kocacım
Dedikten sonra elimi daha fazla yukarıda tutamayıp elimi serbest bıraktım. Biliyordum burada ölecektim. Ama ben ölmek istemiyorum. Ben Mert ile mutlu bir hayatım olmasını istiyorum. Mert ile beraber çocuklarım olmasını istiyorum. Ben yaşamak istiyorum.
Mert'den
Telefonun arkasından gelen sesin silah sesi olduğunu biliyordum. Bir an bile düşünmeden arabaya binip Aleyna'nın evine doğru sürmeye başladım. Aklımdan türlü türlü senaryolar geçerken her saniye daha da geriliyordum. Arabayı durdurduğum an apartmana koştum. Kapıyı açtığım an karşımda silah tutan Aleyna'yı gördüm. Aramızda geçen bir saniyelik bakışmayı silah sesi bitirdi. Aleyna kalbine aldığı silah yarasıyla yere yığılırken onun yanına koşarak ona sarıldım.
Ben: hayır hayır lütfen gitme!
Dudaklarımın arasından zar zor çıkara bildiğim cümleler karşımda duran İlayda'nın silahı indirmesine yol açmıştı. Aleyna elini yavaşça yanağıma koydu.
Aleyna: seni seviyorum kocacım
Aleyna'nın yanağımda duran eli düştüğünde tüm bedenim sarsıldı. Kafamı Aleyna'nın kafasının üzerine koydum.
Mert: seni seviyorum.
Bir anda tüm düşünce yetimi kaybettim, tüm hislerim silindi. Bakışlarımı Aleyna'nın üzerinden alıp Aleyna'nın elindeki silaha baktım. Hiç düşünmeden Aleyna'nın elindeki silahı alıp İlayda'ya 3 el sıktım. İlayda yere yığıldı. Ben ise Aleyna'ya sarılırken içeri polisler girdi. Silah seslerini duydukları için gelmişler.
Aleyna'nın evindeki kamera kayıtları sayesinde polisler herşeyi öğrendi. Bir kaç mahkeme ardından hâkim 10 yıl boyunca hapis cezası verdi.
Berk ben geldikten 1 hafta sonra öldürüldü. Hiç kimseyle konuşmazdım. Ara sıra rüyamda Aleyna'yı görüyordum. Onu çok özlüyorum. Bu yaşananlar gerçek olamaz.
Bir gün bir ziyaretçim olduğunu duydum. Gelen adamı tanımıyordum.Adam: ben Aleyna'nın eski yurt müdürüyüm. 1 ay önce bana iki tane mektup gönderdi, biri sanaydı. Benimkinin içinde Aleyna öldüğünde mektubu sana vermemi söylemişti. Haberlerde olayı gördüğümde Aleyna'nın ne demek istediğini anladım. Başın sağ olsun.
Dedi ve gitti. Yanımdaki polis ise elime bir mektup verdi.
![](https://img.wattpad.com/cover/275501458-288-k809750.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin Kalıntıları
Action" geçmiş aslında geçmezmiş efendim. hep bir köşede yerinden çıkmak için geceyi beklermiş" Oğuz Atay "en kötü düşman kim olduğunu bilmediğin düşmandır" bu sözü bana bir arkadaşım söylemişti. bence en kötü düşman yanında olduğunu bildiğin ama hiç bir...