Bu gün biraz tuhaftı İlayda hanım çok kızgın duruyordu, Mert bey her şeyi biliyormuş gibi konuşuyordu ve ipek hanım o tamamıyla bir tuhaflıktı. Eve geldim ve yatağıma uzandım. Bu gün yaşadıklarımı düşündüm. Aahh tanrım çok uykum var.
Her zaman ki gibi şirkete yarım saat erken gelmiştim. İlayda hanım gelmeden önce masasının üzerindeki belgeleri tamamlamam gerekiyordu. Belgeleri aldım ve odama götürdüm. Tüm belgeleri yavaş yavaş tamamlamaya başladım tam en son ki belgeye gelmiştim ki, belgede bir tuhaflık olduğunu fark ettim. Diğerlerinden farklıydı. Yavaşça içini açtım ve okumaya başladım. Bu belge tüm rakip sirketlerin başkanlarının bulunduğu bir belgeydi ama belgede bulunan bilgiler internette bulunanlardan farklıydı. Bu bilgiler onlara karşı kullanılabilecek bir tehtid aracıydı. Hemen telefonumu aldım ve tüm belgenin fotoğrafını çektim. Belki bir gün banada lazım olur. Belgenin içinde kredi kartı hesapları, otel fişleri ve hatta özel fotoğraflar vardı. Demek ki İlayda hanım işinde o kadar da dürüst değil. İlayda hanım gelmeden önce tüm dosyaları tekrar masasına koydum.
İlayda hanım şirkete geldiğimde bana el işareti yaparak odasına çağırdı. Bu günkü toplantı hakkında biraz konuştuktan sonra ayağa kalktı ve kapıya doğru yöneldi.
Ben: İlayda hanım aslında hala iki saatimiz var biraz daha geç gidebiliriz
İlayda hanım: toplantıdan önce eve uğramam lazım.
Ben: ben de gelim mi?
İlayda hanım: gel
Tekrar o büyük ve eski eve gidiyorduk o eve gitmekten her ne kadar nefret etsemde yine de o evde büyük sırlar olduğunu hissettiğim için gitmeliydim. Yine İlayda hanım beni salonda bırakıp üst kata çıktı. İlayda hanım gözden kaybolduğunda ben de eve bakmak ve bir şeyler bulmak için küçük bir keşfe çıktım. Evin batı kısmında uzun geniş bir koridora girdim. Hatırladığıma göre İlayda hanımın odası bu koridorun sondan üçüncü odası idi ama ilk önce biraz daha dolaşayım ki İlayda ahnim şüphelenmesin. Birkaç odaya daha göz ucuyla baktım tam İlayda hanımın odasına gelmiştim ki. Arkanda birinin bana baktığını hissettim. Yavaşça arkamı döndüm. Arkanda bana bakan Mert Bey'i görünce biraz rahatladım. İlayda hanım olmasından iyidir. Mert bey bana bakarak güldü ve
Mert bey: yakaladım
Aahh bu sahneyi bir yerden hatırlıyorum.
Mert bey: senin tuhaf biri olduğunu biliyordum. Ne amaçladığını merak ediyorum?
Ben: ne dediğinizi anlamıyorum. Ben sadece tuvaleti arıyorum.
Dedim ve Mert bey'e doğru yürüdüm ve yavaşça onun yanından geçtim. Tam salona gelmiştim ki Mert bey yanımdan gelerek benim kolumu tutarak beni duvara yasladı ve kaçmayayım diye elini kafamın yanına götürdü. " Bu biraz fazla yakın" diye düşündüm eğer bir adım daha atarsa...
Mert bey: çok dikkat çekiyorsun, böyle giderse birileri şüphelenebilir.
Dedi sonra eliyle yanımdaki kapıyı göstererek
Mert bey: tuvalet
Ben: teşekkür ederim
Dedim ve tuvalete girdim. Bir dakika ya onun burda ne işi var? Burası onun evi değil ki. Belki de o da birşeylerin peşindedir. Mert bey giderek şüpheleniyor ama önemli olan Mert bey değil önemli olan İlayda hanım. Mert bey gerçekten çok güzel blöf yapıyor. Benim kim olduğumu asla bulamaz. Sanarım beni korkutmaktan zevk alıyor. " Sakin ol Aleyna hiç bir şey bulamaz". kendimi toparlayıp tekrar dışarı çıktım Mert bey salonda oturuyordu. Bende salona doğru giderken birden merdivenlerden sesler geldiğini fark ettim. Ben ve Mert bey aynı anda merdivenlere doğru baktık. İnen ilayda hanım ve annesi İpek hanımdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin Kalıntıları
Acción" geçmiş aslında geçmezmiş efendim. hep bir köşede yerinden çıkmak için geceyi beklermiş" Oğuz Atay "en kötü düşman kim olduğunu bilmediğin düşmandır" bu sözü bana bir arkadaşım söylemişti. bence en kötü düşman yanında olduğunu bildiğin ama hiç bir...
