VUSLAT

11.BÖLÜM: O AKŞAM

SELAAAMM CANLARIM<3

Nasılsınız iyisinizdir inşallah?..

Ben sizlerle sadece kitap yazarak iletişim de kalmak istemiyorum.. farklı şeylerle de eğlenelim istiyorum.

Mesela şuan bu yazımın karşısına herkes Instagram hesabını bıraksın ve takipleşelim, sizler birbirinizle takipleşirken bende sizi kitabımın hesabından takip etmek istiyorum.

(Her bölümde farklı özelliklerle birbirimizi tanıyalım..)

Takibime karışılık verip orada sizlerle Karan ve İzem ile ilgili çoklu olmak şartıyla karakterlerim için yaptığım reelsleri sizlerle paylaşmak istiyorum.

Ayrıca oradan sizlerle bölümü ne zaman paylaşacağım hakkında bilgi verirken minik alıntılar vermek istiyorum, lütfen desteğinizi benden çekmeyin:))
Sizleri seviyorum<3

İYİ OKUMALAR^^

Şarkılar;
Teoman - Bana Öyle Bakma
Jecekaso-  Bored (slowed)

O AKŞAM

Sabahın köründe uykumu almış bir şekilde uyandığımda dudaklarımda oluşan tebessüm uykumu almamdandı; çünkü dün eve geldikten sonra yatıp, bidaha asla kalkmamıştım.

Yatağımın içinde gerinerek vücudumu kendine getirdikten sonra kalkıp dolabıma ilerledim, duş almak istediğim için banyodan sonra giyeceğim kıyafetleri ayarlayıp havlu aldıktan sonra banyoya gitmek için odamdan çıktım.

Benden başka kimse ayakta değildi, bunu anlamam için eve dolaşmama gerek yoktu, eve benim çıkardığım ses harici bir sessizlik hüküm sürüyordu.

Banyoya ilerleyip girdikten sonra kapıyı kitleyip, üstümdekilerden kurtularak duşa girdim. Sıcak suyla buluşan vücudum daha çok rahatlarken, mırıldanarak şarkı söylemeyi de ihmal etmiyordum.

Durulanıp banyodan çıktım. Kurulanarak yanıma aldığım kıyafetleri giyip, dişlerimi fırçaladıktan sonra odama geçtim. Saçlarımı özenle tarayıp, hafif saç spreyimden sıktıktan sonra elimle alttan yukarı doğru kaldırarak onları kıvırcık şekline geri soktum, ıslakken düzleştiyorlardı, saçlarımı nemli ve salık bırakarak şeklini verdikten sonra aynanın karşısına geçtim.

Yüzüm eski haline dönmüştü, morluklar yoktu artık ve oldukça toparlanmıştım. Herşeye rağmen iyiydim.

Yüzüme hafif fondötenleyerek ton farkı olan kısımları giderdim; yazdan kalma geçici ton farklarıydı bunlar, beyaz tenli olduğum için bir süre sonra kendiliğinden gidiyorlardı.

Yüz hatlarımı konturlayıp yaydıktan sonra allık ve highlighterle üstten geçtim; uzun kirpiklerimi rimeli dokundurtturarak ortaya çıkarırken, dudaklarımı toprak tonuna yakın rujla renklendirerek aynada kendimi süzdüm baştan aşağıya.

Saçlarım kıvırcık şekilde yandan ayrıktı, makyajım yüzüme renk katarak daha canlı göstermişti beni; beyaz boğazlı crobumun üstüne giydiğim dudaklarımdaki renkteki gibi kahverengi tonlarına sahip ekose desenli oduncu gömleğimle üşümeyecektim. Bacaklarımı saran koyu kot pantolonum ve ayağıma giydiğim diz üstüne kadar olan siyah botlarımla tam mevsimine göre giyinmiş ve baya güzel olmuştum.