MEDYA:UĞUR DENİZ 🔫
Ensesinde hissettiği soğuklukla uğur alya'daki bakışlarını arkasındaki kişiye çevirdi.
"Senin burada ne işim var ?" Dedi ayağa kalkarken
"Hadi ama kardeşim hiç mi özlemedin beni?" Sesinde alaycı bir tını vardı. Uğur kaşlarını çattıp alya'ya doğru eğilip yarası var mı inceledi. Yüzünde parmak izi ve kollarında bir kaç kesik vardı. Uğur sinirle doğrulduğu gibi karşısında duran kardeşinin elindeki silahı düşürüp yüzüne yumruk attı. Uğur'un bunu yapmasıyla onun adamları silahlarını çekmişti bile uğur'un kardeşi doruk adamlarına silahlarını indirmesini işaret etti. Ayağa kalktığında kardeşinin karşısına geçti.
"Alya'yı ben seviyorum uğur aramızdan çekil?" Dediğinde bu sefer uğur alayla sırıttı.
"Sen ona zarar veriyorsun doruk o beni seviyor artık senin için defolup gitme vaktin geldi" dedi uğur doruk sıkmakta olduğu yumruğu uğur'ın yüzüne geçirdi. Aralarında geçen boğuşmada doruk tekme atarak uğur'un düşmesini sağladı. Uğur duvarın dibine düşmüştü.
Dudağından kan akmaya başlamıştı. Kardeşine baktı. Tekrar yerinden doğrulacaktı ki doruk yanına gelip boğazından tutu. Uğur daha ölmemişti. Kardeşi onu ayağa kaldırdığında uğur kardeşinin bileğinden sert bir şekilde tutup boğazını bırakmasını sağlamıştı bu sefer uğur onun boğazından tutu ve kafa attı.
Tam bu sırada alya yavaş yavaş uyanmaya başlamıştı. İlk üç saniye nerde olduğunun anlamaya çalıştı. En son eve gelmişti. Odasına çıkıyordu ki biri onun ağzını kapatmıştı. Boğuşma sesleriyle alya kafasını diğer tarafa çevirdi. Uğur ve o adam kavga ediyordu.
"Uğur" dedi sesi fısıltı şeklinde çıkmıştı. Uğur'dan başka kimse onu duymamıştı. Uğur'un doruk'u tüm gücüyle üstünden attığı gibi alya'nın yanına gitti. Ona ayğa kaldırıp sarıldı.
"İyi misin güzelim?" Dedi saçından öptükten sonra alya sadece evet anlamında kafasını sallayıp kafasını kaldırdı. Uğur'un yaralı yüzünü inceledi.
"Sen iyi misin?" Dedi gözleri dolmuştu.
"İyiyim güzelim iyiyim" dediğinde bakışlarını doruk'a çevirdi.
"Git buradan artık doruk"
"Alya'yı istiyorum" dedi alya korkarak uğur'un arkasına saklandı.
"Doruk bir daha tekrarlamam defol git buradan" dedi doruk ona yaklaştı.
"Alya?" Dedi ona bakması için alya ona baktı.
"Tekrar gelecem ya seni alırım ya küçük tatalı kardeşini" dedi alya tam bir şekilde uğur'un arkasından çıkıp doruk'un karşısında durdu.
"Eğer kardeşime dokunursan seni kendi ellerimle öldürürüm" dedi sinirlenmişti ama korkuyordu.
"Görüşürüz kardeşim" dedi uğur'un gözlerine bakıp ardından alya'nın gözlerine baktı.
"Görüşürüz sevgilim" dedi evden çıkarken adamları da çıkmıştı. Alya düşecekti ki uğur onu tutu.
"Sakin ol güzelim sana bir şey olmasına izin vermem" dedi sıkıca sarıldı.
Uğur buradan gitmesin gerektiğini düşünüp onunla birlikte dışarı çıktı. Arabaya binip evinine gitti. Nisa ve utku ve Ege'yi aramıştı. Onlar alya'nın yanında kalacaklardı kendisi de babasının yanına gidecekti.
"Güzelim benim bir az işim var ben gelene kadar bizimkiler yanında olacak lütfen sakin ol ben ne senin ne de ailenin hayattını tehlikeye atacak bir şey yapmam" dedi ve ona sarılıp saçlarından öptü.
"Kendine dikkat et" dedi alya sıkıca sarılırken
"Sen de dikkat et güzelim" dedi alya uğur evden gitmişti. Diğerleri onun yanındaydı. Bir nebze bile olsa rahattı. Utku ve ege Alya'yı korurdu. Arabasına binip babasının evine gitti. Kapıyı kıracak derecede çaldı. Evin çalışanı fulya hanım kapıyı açınca uğur
"BABA NERDESİN!!" Diye kükremişti.
"Orhun bey çalışma odasında uğur bey" dedi fulya hanım uğur yukarı yöneldi. Çalışma odasına girdiğinde babası ve doruk'un konuştuğunu gördü. Onu görmesiyle tüm vücudu gerilmişti. Onu tutuğu gibi yere attı. Üstüne çıkıp yumruklamaya başladı.
"Sen kimsin lan? KİMSİN LAN SEN BENİM SEVDİĞİM KIZA NASIL BAKARSIN NASIL VURURSUN NASIL YAPARSIN LAN BUNU NASIL!??" hem yumrukluyor hem de yüzüne yüzüne kükrüyordu. Babası onları ayırmaya çalışıyordu doruk bayılınca uğur ayağa kalkıp babasının karşısına geçti. Babası korkuyordu.
"Şimdi iyi dinle beni baba şirkette geri geliyorum odamı boşalt şu piç oğlunada sahip çık sevgilimden ve ailesinden uzak dursun eğer bunları yapmazsa baba sizi umursamadan kapının önüne koyarım ayağınızı denk alın" dedi ve odadan çıktı şirkettin %90'ı uğur'undu ama babası yönettiği için sorun etmiyordu. Artık güçlenme zamanıydı. Hepsi alya içindi. Alya'nın yanınan gitti. O bu durumdayken yanlız bırakması bile hata gibi geliyordu. Evine yetişir yetişmez alya'nın yanına gitti.
"Yavrum iyi misin?"dedi ona sarılırken alya da ona sarılmıştı.
"Nereye gittin?"
"İşim vardı. uyymak ister misin güzelim" dedi uğur alya başını salladığı gibi uğur onu kucağına almış odasına götürdü.1 saat sonra alya uykuya dalmıştı. Uğur üstünü örtüp diğerlerinin yanına gitti. Nisa'yı alya'nın yanına gönderip tekli koltuğa oturdu.
"Ne yapmayı düşünüyorsun kardeşim"
"Şirkete geri dönüyorum babamın yanından geliyorum o şerefsizde ordaydı." Dedi dilini ıslattıp tekrar konuştu
"Tehdit ettim. Açık açık eğer o şerefsiz alya ve ailesinden uzak durmazsa o zaman onu parasız burakıp evden atacağımı söyledim." Dedi uğur bu sefes ege konuştu.
"Sence dinleyecek mi seni?"
"Parasız kalmayı göze almaz biliyor şirketteki %10'lık hisse onu kurtarmaz paraya ihtiyacı olacak ya bana ya da başak birine onu satar" dedi
Arada bir süre sessizlik oldu uğur ayağa kalkıp onlara baktı.
"Beyler bana güveneceğim insanlar lazım eğer kabul ederseniz bu işi birlikte yapalım"dedi verecekleri tepkiyi merak ediyordu açıkçası. Ege ve utku birbirine baktı.
"Merak etmeyin siz sadece alya'yı okulda koruyacaksınız sizden ayrı okulda dört koruma daha olacak ailesinde de haber verecem koruma olmadan dışarı çıkmayacaklar" dedi
"Abi sen herşeyi düşünmüşsün zaten" dedi ege utku ise baştan sonra herkesi düşüneceğini bildiği için şaşırmamıştı bile.
"Alya benim her şeyim ege annemi kaybettiğimde sadece yanımda utku ve alya vardı. Nisa'yla sonra tanıştık gerçi alya ve nisa arkadaştı ama sonra aramıza aldık onu" diye kısa bir açıklama yaptı uğur
Onlardan uzaklaşmıştı ki arkasını dönüp onlara baktı.
"Bir de sizin yanına da iki koruma gönderecem ege annen için de" dedi bir şey söylemesine izin vermeden alya'nın kaldığı odaya girdi. Nisa oturmuştu. Düşüncelere o kadar dalmıştı ki uğur'un geldiğini görmemişti bile uğur nisa'nın yanına gidip elinden tutu. Nisa aniden irkilip uğur'dan uzaklaştı.
"Sakin ol benim" dedi
"Görmemişim geldiğini abi" dedi
Uğur nisa'yı kendine çekip sarıldı.
"O iyi merak etme ben varım yanınızda kormana gerek yok artık nisa" dedi saçlarını okşarken nisa ağladığının farkında bile değildi.
"Nisa sana bir şey söylemek istiyorum " dedi uğur nisa'dan ayrıldı. Nisa gözyaşını silip uğur'a baktı.
"Seni dinliyorum abi" dedi
"Sen yurttan alacam" dedi nisa şaşkın bir şekilde ona bakıyordu.
"Abi bu habere sevinsem mi üzülsem mi bilemedim" dedi gerçekten şaşırmıştı.
"Aslında sevinmen gerekiyor canım" uğur gülümseyerek ona bakıyordu.
" teşekkür ederim abi" diyerek tekrar sarıldı uğur'a
Uğur'un hazırlanıp şirkete gitmesi gerekiyordu. Çekmeceden anahtarı alıp yıllardır açmadığı kapıyı açtı. Nisa neler olduğunu anlamaya çalışıyordu. Uğur içeri girip kapıyı kapattı. Üstüne iki defa kitledi.
İlk yıllardır giyinmediği takım elbiselerine baktı. Ardından da küçük tahta kutuyu açıp içindeki silaha baktı bu günden sonra ona lazım olacaktı. Her an yanında bulunması gerekecekti. Uğur uzun süre önce bırakmıştı bu işleri artık yapmayacaktı. Alya'yı gördüğü an karar vermişti buna ama şimdi alya için geri dönüyordu....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SESSİZ SEDASIZ
Teen FictionHayatta başlarken kaybetmiş bir kız gerçek ailesiyle anlaşamaması geride bıraktığını düşündüğü zorlukların tekrar önüne çıkması hayatını baştan sonra değiştiriyor