18.BÖLÜM

707 21 2
                                    

"sen ne dediğinin farkında mısın Nisa"dedi utku sakin olmaya çalışsa da pek başarılı olduğu söylenemezdi doğrusu. 
"evet farkındayım utku ve kararım değişmeyecek"dedi nisa gözlerine bakamıyordu. utku nisa'nın çenesinden tutup ona bakmasını sağladı.
"ne olduğunu anlat nisa" dedi fısıldayarak nisa daha fazla içinde tutamayacağını  anlatıp hızla iki eliyle utku'nun göğsüne vurup
"sen nasıl beni aldatırsın utku"  dediğinde utku şaşkın bir şekilde baktı nisa'ya neden bu kadar şaşırmıştı ki? yoksa gerçek miydi?
"nisa açıklayabilirim" 
"açıkla ya açıkla neden sabah erkenden kahvaltı bile etmeden işin olduğunu söyleyip bir kızla kafede oturduğunu anlat" utku nisa'nın kollarından tutu. 
"nisa bilmediğin şeyler var güzelim" dedi
"anlat! anlat! o beni aldatmanı sağlayacak bilmediğim şey ne?" 
utku nisa'nın kollarını bırakıp bakışlarımı ona odakladı. nisa ise hala ağlıyordu. yüzüne gelen saçlarını kulağının arkasına sıkıştırıp 
"sadece hayatımdan çık utku sadece hiç tanışmamış sevmemiş gibi hayatımdan çık" dedi  utku olumsuz anlamda salladı.
"Yapma güzelim sadece şu an sana anlatamam" dedi
"Sen yapma utku benim daha fazla acı çekmeme izin verme" dedi onu orada bırakıp çantasını aldığı gibi evden çıkıp gitmişti. Utku bir süre ne yaoacağını bilmez nit şekilde etrafına baktı.

Nisa bulduğu ilk taksiye binip  uğur'un yanına şirkete gitti. Uğur toplantıda olduğu için onun odada beklemesini istedi. Nisa uğur gelene kadar alya'yı aramış hata onu buraya çağırmıştı. Uğur toplantıdan çıkmadan alya gelmiş nisa'yla konuşmuştu. Nisa her şeyi anlatımış hata buradan gideceğini söylemişti.
"Bekle canım acele karar alma , konuşalım uğur'la ona göre hareket ederiz" dedi kardeşine sıkıca sarılıp nisa her ne kadar ağlmak istemese de alya'nın ona sarılmasıyla tekrar ağlamaya başarmıştı. Kısa süre sonra uğur toplantıyı bitirip odasına gitmişti.
"Hoş geldiniz" dedi siyah gömleğinin kollarını katlayıp alya ve nisa'nın karşısında oturup
"Seni dinliyorum nisa olay ne" dedi uğur tüm dikkatini oraya vermişti.
Nisa lafı dolandırmadan neler olduğunu anlattı. Uğur utku'nun ne yaptığını biliyordu ve onun böyle bir şey yapmayacağına adı kadar emindi.
"Nisa sen yanlış anlamış olabilir misin çünkü utku hayatta böyle bir şey yapmaz"
"Uğur yapmış işte açık değil mi zaten aldatmış onu açıkama da yapmamış" dedi alya nisa'nın konuşmasına izin vermeden
"Alya sen buna karışma güzelim utku sadece zaman istemiş" dedi
"Utku'yu mu savunuyorsun yani uğur"
Uğur'un konuşmasına izin vermeden ayağa kalktı. Nisa'yı da ayağa kaldırdı. Ve onun konuşmasına izin vermeden nisa'yla birlikte odadan çıktı. 
"Alya!" Dedi uğur sinirle ayağa kalkıp arkalarından gittiğinde alya ve nisa çoktan asansöre binmişti.
İkisi aşağı yetiştiğinde taksiye bindileri gibi alya'nın anne ve babasının evine gittiler.
Alya içeri girer girmez babasını odasına çağırmıştı. Babası onun arkasından odaya girdiğinde babasına döndüğü gibi.
"Baba izin verirsen ben ve nisa iki aylığına tatile gitmek istiyoruz ikimizin de kafası çok dolu"
"Tabi ki de gidebilirsin kızım ama bizim otele gidin orada kalırsınız orada tatil yaparsınız hem bildiğimiz yer" dedi ona sıkıca sarıldı.
"Teşekkür ederim baba" dedi saçını birbirine katıp alya'ya sarıldı. babasın gitmesiyle nisa içeri girdi. birlikte bavulu hazırladılar kıyafetlerinin bir çoğu zaten nisa'ya oluyordu. hazırlandıktan aşağı indik tüm aileyle vedalaşıp arabaya bindiler alya'nın babası şoföre onları götüreceği yeri söylemişti. 

kısa süre  sonra otele gelmişlerdi. odaya çıktıklarında  eşyaları yerleştirip oturdular.
"alya iyi ki seni tanımışım canım arkadaşım"dedi kollarını açtığında alya onun yanına gidip sıkıca sarılıp
"ben de seni iyi ki tanımışım canım kardeşim" dedi gülerek ardından aklına gelen şeyle doğrulup nisa'ya baktı. nisa on kocam bir şekilde gülümsedi aklından ne geçtiğini biliyordu. alya dolaba ilerleyip açtı. içinden iki şişe şarap çıkartıp bardak alıp nisa'nın yanına gitti. nisa şarapları doldururken alya şortunu ve yarım kısa kolunu giyinip geri geldi. nisa da giyindikten sonra şarkı açıp dans etmeye başladılar.  neredeyse akşam oluyordu. 2 saatin ardından kızlar bardakları kenara koyup şişeleri almışlardı. şişedeki son yudumda kapı çalmaya başlamıştı. alya ayakta duramıyordu bile nisa yastığa sarılmış ağlıyordu alya da dolan gözleriyle kapıya gitmeye çalışıyordu. kapıya yetiştiğinde kapıyı açtı. uğur ve utku kaşlarını çatmış bir şekilde ona bakıyorlardı. 
"alya!"dedi  uğur sinirle alya cevap verecekti ki gözlerin kararmasıyla bedeni ahşap yerle buluşmadan onu belinden tutu. 

şu an alya nisa uğur ve utku hastanedeydi. alya ve nisa'nın midesini temizlemişlerdi. ikisi dinleniyordu. utku uğur'a baktı.
"benim yüzümden söz verdim kıza kimseye bir şey demeyeceğim dedim benim yüzümden nisa gözümün önünde eriyor uğur ne yapacağımı bilmiyorum" dedi konuşurken sesi titriyordu resmen uğur destek olmak için elini utku'nun omzuna koydu. 
"en uygun zamanda anlatman lazım kardeşim ama nisa sakin bir şekilde karşılar mı bilmez" dedi ikisi de konuşuyordu onları dinleyen alya'yı kimse fark etmemişti. 
"yapamam uğur söz verdim nisa'ya söyleyemem"dediğinde alya daha fazla dayanamadan yattığı yerden doğrulup kolundaki serumu çıkartıp yataktan kalktı. 
"neyi söylemeyeceksin utku" dedi sinirle 
"alya bilmediğiniz şeyler var lütfen sen karışma"dedi uğur  alya  alayla gülüp 
"ben zaten kimim ki değil mi uğur?  açın kulaklarınızı ve beni iyi dinleyin bu kız benim her şeyim ne bok yapıyorsanız defolup gidin kendi hayatınızda yapın bu kızı üzecek bir şey yapmayacaksınız"dedi sinirle dediklerinden uğur sinirlenmiş utku ise kırılmıştı. uğur ayağa kalkıp alya'nın kolundan tutup   odadan dışarı çıkarttı. kolunu bırakmadan asansöre binip hastanenin çatısına çıktılar. sonunda yalnız kalınca alya kolunu onun elinde kurtardı. 
"sen ne yaptığını san-"
"KES SESİNİ ALYA"dedi uğur kükreyerek 
"ANLAMADAN DİNLEMEDEN NEDEN  BU KADAR OLAY ÇIKARTIYORSUN NEDEN ?" sesi tonu oldukça sert ve yüksekti. 
"anlat dinliyorum utku ne yaptı da sen onun yanındasın onu destekliyorsun ne yaptı da nisa bu halde" dedi o da sinirliydi. hata şu an deli  gibi ağlamak istiyordu. 
"utku nisa'yı aldatmıyor alya ben ne olduğunu bildiğim için onu destekliyorum ama sen senin yüzünden nisa şu an aşağıda yatıyor ne gerek vardı bu kadar abartmaya sen de biliyorsun ki utku nisa'yı çok seviyor onu asla aldatmaz"dedi  alya ondan uzaklaşıp kenara yaklaştı. sert rüzgarın yüzüne çarpmasına izin verdi. gözyaşları akmaya başlamıştı. sessiz sedasız ağlıyordu. oysa ne çok isterdi içindeki çığlıkları dışarı vurmayı. 
uğur dolmuş gözleriyle alya'ya bakıyordu. ona bağırmıştı kızmıştı. onu suçlamıştı. nasıl yaptı bunu nasıl düşünemedi üzüleceğini? yanına gittiğinde kapanmıştı gözleri yüzüne sert rüzgar çarparken gözyaşları birbirini takip ediyordu. onu kendine çekip sıkıca sarılacaktı ki alya gözlerini açtığı gibi ondan uzaklaştı. 
"özür dilerim ben-" diyen uğur'u alya eliyle susturup 
"benim hatamdı benim yüzünden her şey , ama merak etme artık hata yapan bir kız olmayacak"dedi onu orada bırakıp kapıya ilerledi son bir kez uğur'a baktı. 
"seni seviyorum"dedi onun duyabileceği şekildeç 
"o kız yani derin benim ilkokul arkadaşım erkek arkadaşı ona zorla sahip olmuş ve hamile kalmış ben sadece ona yardım ediyorum daha fazla sana detay vermem yanlış olur nisa ama özür dilerim yavrum sana bunu söylemem gerekiyordu" dediğinde nisa utku'ya sarılıp özlediği kokusunu içine çekti. 
alya onları kapıdan izliyordu. onları mutlu görünce artık işi kalmadığını düşünüp hastaneden çıktı. otele gittiğinde başka bir odaya gitmişti. eşyalarını yerleştirmeden kendini yatağa attığı gibi ağlamaya başlamıştı. kollarının arasına aldığı yastığa kafasını gömdüğü gibi çığlık atıp ağlmaya devam etti şimdi ne olacaktı?......

 kollarının arasına aldığı yastığa kafasını gömdüğü gibi çığlık atıp ağlmaya devam etti şimdi ne olacaktı?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
SESSİZ SEDASIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin