Kahraman
Kumsal'ı hastaneye getirdiğimizde çiçeği doktora söylemiştim. Çiçekleri alıp laboratuvara göndermişti.
Acilin önünde bekliyordum. Ona bir şey olursa dayanamam. Anca kavuşmuştuk zaten boncuğumla.
Abim ve Selim yanıma gelmişti. Yarım saat sonra doktor çıktığında yanına yaklaştım."Karım iyi mi?"
"İyi çok iyi. Bu dönemde fazla hassas olabiliyor bünye. Çiçeklerde polen olduğu için dokunmuş olmalı."
"Hangi dönemde hassas olurlar?"
"Eşiniz bir aylık hamile."
Hamile. Baba olacağım. Kahkaha atmış Selim'le Cumali abime sarılmıştım.
"Görebilir miyim?"
"Tabi buyrun."
İçeri girdiğimde boncuğum yatağın üstünde uzanıyordu. Beni gördüğünde gülümsemişti.
"Kahraman."
"Güzelim benim."
Yanına yaklaşıp saçlarını sevdim.
"Doktor dediki..."
"Evet biliyorum bir aylık hamileymişim."
Alnından öptüm.
"Anne olacağım Kahraman."
"Çok güzel bir anne olacaksın."
Serumu bitince hastaneden çıkmıştık. Eve geldiğimizde annem yanımıza gelmişti.
"İyi mi? Ne oldu?"
"Dur anne yatağına yatırayım, konuşuruz."
Kumsal'ı yatağına yatırdığımda üstünü örtmüş alnımdan öpmüştüm.
"Annemlere sen mi söylemek istersin?"
"Sen söyle Kahramanım."
Odadan çıktığımda annemin yanına indim salonda oturan kadınlara ve babama baktım.
"Kumsal hamile. Anne ona dikkatli bakın olur mu?"
Annem gülerek ayağa kalkmış bana sarılmıştı.
Saadet ve Ayşe'de kalkmış tebrik etmişlerdi. Babam yanıma gelmiş elini enseme atmış patpatlamıştı."Aslan oğlum benim."
Gülümsemiş, yukarı karımın yanına çıkmıştım. Odama girdiğimde Kumsal uyumuştu. Yanına uzandığımda Kumsal'ı kollarımın arasına aldım.
Kumsal
Anne olacaktım. Benim bir bebeğim olacaktı. Bu zamana kadar nasıl fark edememiştim. Bir aylık olmuştu bile. Kendi kendime gülüp karnımı okşadım. Sabah aşağıya indiğimde Sultan annem yanıma gelmiş sarılmış, tebrik etmişti. Saadet de gelmiş sarılmıştı. Ayşe ise beni şaşırtacak şekilde gülümseyerek gelmiş tebrik etmişti.
Kahvaltı yaptıktan sonra ben çocukların yanında oturmuştum. Onlar oyun oynarken bende onları izliyordum. Sultan anne bir iş yapmama izin vermemişti.
Kapı çaldığında Saadet gidip açmıştı, Saadet yanıma gelmişti."Kumsal Kemal kapıda seni alacakmış. Kahraman abi seni istemiş."
"Tamam Saadet,sağol."
Ayağa kalkmış montumu giyerek çıkmıştım. Kemal arabanın yanında duruyordu. Yanına ilerledim.
"Bir sıkıntı yok değil mi Kemal?"
"Yok yenge Kahraman abinin yanına götüreceğim."
Arabaya bindiğimde Kemal de sürmeye başlamıştı. Koçova hastanesine geldiğimizde Kemal'e döndüm.
"Kahraman'a bir şey mi oldu?"
"Yok yenge abim iyi içerde seni bekliyor."
Korkuyla arabadan inmiş hastaneye girmiştim. Girişte bekleyen Kahraman'ın yanına gittim.
"Kahraman birisine bir şey mi oldu?"
"Yok güzelim bebeğimizi kontrole getirdim."
Rahatlıkla derin nefes almıştım. Doktorun yanına gitmiştik. İlk önce ultrasonla karnıma bakmıştı doktor.
"İlk defa baktırıyorsunuz değil mi?"
"Evet. Bir sıkıntı mı var?"
"Bir şey var ama sıkıntı mı bilemem."
"Nedir?"
Korkuyla Kahraman'a baktım. Yanımda elimi tutmuştu.
"Burada iki tane kalp var. Yani ikizleriniz olacak."
Gülerek Kahraman'a baktım. Gözleri mutlulukla açılmış bana bakmıştı. Karnımı silip sedyeden kalkmıştım. Doktorun karşısına oturmuş dokturu dinlemeye başlamıştık.
•••
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dilhun - Kahraman Koçovalı
Fanfiction"Kumsal ben." Konuşmamla bana bakmış gülümsemişti. "Kahraman bende." İsmini söylemesiyle kıkırdamıştım. "Ne oldu?" "Adının hakkını veriyorsun." <ÇUKUR>