21. Sevgili

14.7K 997 128
                                    

03.10.2021

***

Yorum yapın lütfenn. Yorumları okumayı seviyorum ve daha çok hevesleniyorumm<33

Keyifli okumalar...

Duş sonrası oluşan yoğun buhar içerisinde elimi havaya kaldırıp hafifçe salladım. Aynanın karşısına geçip yüzüme baktım. Son günlerde mutluluğun sonucu gibi yüzüme renk gelmişti. O yoğun çalışma temposunda bile yüzümde eksik olmayan gülümseme ve canlılık, içimi daha da mutlulukla dolduruyordu.

Elimi kaldırıp yüzümü net görebileceğim kadar aynayı sildim. Dolabı karıştırıp Ufuk'un bana zorla aldırdığı maskelerden birini çıkardım. Normalde yapmazdım ancak bu aralar ekstra özen gösterirken buluyordum kendimi. Ona her zaman çok daha iyi görünmek, bakar bakmaz ilgisini çekmek istiyordum. He, ne zaman gözlerimiz kesişse bana olan bakışları ve bedenimi süzmelerinden sonra beğenmediğine dair bir duygu kırıntısı dahi yakalamasam da fazlasıyla özen göstermeye devam ediyordum.

Maske sonrası cildimin çok daha parlak görünmesiyle dudaklarım kıvrıldı. Oldukça da yumuşaktı.

Odaya geçiş yaptığım sırada koştur koştur kapıya giden Ufuk'la kaşlarım çatıldı. ''Senin izin günün değil miydi?''

''Sorma ya... Acilen çağırdılar.''

''Öyle bir hakları var mı ki?'' dedim mutfağa ilerleyip sepetten bir elma kaparken. Sonrasında daha sağlıklı bir kahvaltı yapmanın daha iyi olacağını düşünüp sepete geri attım. Dolaba ilerlerken bakışlarım tekrar Ufuk'a çevrildi.

''Bir arkadaşımla acilen shift değiştirdik. Onun acil işi olmasa ve ben buna inanmasam sikseler o yataktan kalkmazdım ama işte...'' Dolaptan aldığım sürahideki suyu bardağa boşalttım. Suyu içmeden önce sırıtmış: ''Sikseler zaten kalkamazsın...'' demiştim. Ayakkabı bağcığını bağladığı esnada bana çevirdi bakışlarını. Kaşlarını çatmış, gözlerini kısmıştı. Pekala, istediği zaman çok korkutucu olabiliyordu. Zira çenesinin de kasılması ve yumruklarını sıkmasıyla suyun bir kısmını püskürtmüş ve ister istemez birkaç adım gerilemiştim. Bende bıraktığı etkinin farkında olacak ki genişçe sırıttı. ''Acı he? Çok biliyorsun sanırım. Hayırdır? Sevgili olduğunuzun birkaç gün sonrasında ilk sevişmenizi mi gerçekleştirdiniz?'' Bu söylediğiyle gergin yutkunmam sonucu oynayan adem elmama bakıp daha da güldü.

Kapıya dönüp açıp ve çıkmadan önce eğlenen tonda söylendi. ''Ayrıca...'' Duraksadı. Ne diyeceğini merak ediyordum. ''Acıya hazırlıklı ol. O adamın altta olacağını sanmıyorum.'' dedi ve göz kırpıp piç gülüşü eşliğine hızla çıktı. Bir süre kapalı kapı ardından bakıp düşünmeye başladım. İlk sevişme tabii ki gerçekleşmemişti. Ve ben bazı ufak yakınlaşmalarımızdan bile eriyip giderken sevişme esnasında olacak olanlarla tuhaf bir korkuya kapılmıştım. Ancak ne kadar korku olsa da o anları kısaca hayal etmek bile tüm kanın alt tarafımda pompalanmasına neden oluyordu.

Terleyen yüzümü yelleme ihtiyacı duyarken, bardağın dibinde kalan soğuk suyu kafama diktim.

Çalan telefonun yankılanan sesiyle düşüncelerimden sıyrılmışken hızla masaya ilerledim ve ismini görmenin bile vücudumda inanılmaz etkiler bırakmasına neden olan adamın çağrısını yanıtladım. ''Efendim?''

''Günaydın.''

''Günaydın.'' Sesi oldukça keyifli geliyordu. Pek duymadığım daha doğrusu şirket içerisinde diğer çalışanlara karşı barındırmadığı bir keyifti bu. ''Çıktın mı?'' Saate bakışlarım değdi anında. 20 dakika kadar sonra çıkmam gerektiğinin farkına varıp çay suyu için ısıtıcıyı açmak içi hareketlendim. O esnada ''Hayır.'' diye yanıtlamıştım. ''Kahvaltı yaptın mı?''

HIRS | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin