18.10.2021
***
Gözlerimi araladığım sırada üzerimde hissettiğim ağırlık sonucu kaşlarım çatıldı. Hatırlamam saniyelerimi almıştı. Az sonra benden bağımsız kıvrılan dudaklarım ve ellerimi anında yumuşak tutamlara gitmesiyle gülümsemem daha da genişledi.
Kafası göğsümde yaslıydı. Bir eli belime dolanmışken diğer eli yatağın diğer tarafına sarkmıştı. Bacaklarım ise bacakları arasındaydı. Eli belimin altında olduğu için acıdığını düşünmüş ve elini çekmeye çalışmıştım ancak o daha da sıkı sarmaya başlamıştı.
Kafamı yastığa gömerken hafifçe gerinmesiyle vücudumda hissettiğim hareketlenme sonucu, rahat durmayan ve bana zorluk çıkaran hormonlarıma söverken, kafasını hafifçe kaldırmasıyla ben de bakışlarımı siyah incilere çevirdim. Göz altlarında hafif bir şişkinlik vardı. Saçları dağılmıştı. Dudakları da aynı şekilde şişti. Böyle bile inanılmaz bir güzelliğe sahip olmasıyla dudaklarımı büzdüm. Bu hareketimle kaşlarını çattı. Az sonra bedenini kaldırmamış ve hafifçe sürtünerek, yüzünü, yüz hizama getirmişti.
Bunu bilerek yapıp yapmadığını sorguladım. Zira alt tarafımda hissettiğim hareketlenmeyle yutkunmuş ve kızarmaya başlamıştım bile. Bunu da fark etmiş olacak ki gülümsemesi genişledi. Dirseğini kafamın hemen yanına yaslamış, diğer eli ise saçlarımda gezinmeye başlamıştı. Burnumun ucuna öpücük kondurması huylanmama sebep oldu. Elimi burnuma atıp ucunu kaşımamla gülümsemesi genişledi.
Kafasını boynuma gömüp, tek eli karnımda gezinirken ben de diğer kolumu ona sarmış ve daha çok çekmiştim kendime. ''İyi uyudun mu?''
''Çok rahattın.'' Bu söylediği şeyle gülerken onun da güldüğünü vücudun titremesinden anladım.
Ellerim saçlarında gezinmeye devam ederken onun dudakları boynumu talan etmekle meşguldü. Dokunuşlarıyla mayışmaya başlamıştım tekrar. O kadar uykudan sonra bile bu etkiyi yaratmasına göz devirirken tekrar gülmeden edemedim.
Kafasını kaldırmış ve irislerimle buluşturmuştu siyah incilerini. Yanağımı okşadı kemikli elleriyle. Her detayı dikkatimi çekiyor, onu dakikalarca izlerken buluyordum kendimi.
Dolgun dudaklarını, dudaklarıma doğru yaklaştırdığı sırada otomatikman kapanan gözlerim sonucunda beklediğim temas gelmesine milimler kala kapının hızla açılması ve çığlık atılmasıyla yerimden sıçramıştım. Tabii ki ani kalkışımı hesaba katmadığım için, Kıvanç'ın burnuna bir nevi kafa atmıştım. Acıyla bir inleme çıkarıp yatakta oturur pozisyona gelirken kapıda şokla bizi izlemeye devam eden Ufuk'u mu, yoksa eline kan damlayan sevgilime mi baksam bilememiştim. ''Ayy siz devam edin. Vallahi görmedim bir şey!'' Ufuk içeriye gireceği sırada elimi kaldırıp durdurdum onu. Yatakta emekleyerek Kıvanç'ın yanına gelip çenesini kavradım. ''Ufuk gel buraya!''
''Aa kan...'' Ufuk yanıma geldiğinde koluna bir tane geçirmekte bir mahzur görmemiştim. Her şey onun yüzünden olmuştu...
***
''Acıyor mu hâlâ?''
Elimdeki buz torbasını burnuna daha çok bastırınca tekrar bir inleme koparmıştı ağzından. Az sonra kendini geri çekip torbayı elimden aldı. ''Ver ben yaparım.''
''Tamam tamam özür dilerim. Daha az bastıracağım.'' Gözleri yüzümü tararken acıyla buruşan yüzünü görünce ağlayasım gelmişti. Ufuk salağı korkutmasaydı o kadar ani bir şekilde kalkmazdım ve burnu kanamazdı.
Yanağına bir öpücük kondurup yavaşça bastırdım buz torbasını. Kafasını hafifçe eğip gülmesiyle benim de dudaklarım kıvrıldı.
''Enişte vallahi ben müstehcen bir halde yakaladım sanıp öyle çığlık attım.'' Ufuk bağıra çağıra içeriye girince ikimiz de yüzümüzü buruşturduk. Ulusa sesleniyordu resmen.
![](https://img.wattpad.com/cover/282325302-288-k864790.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HIRS | bxb
Roman pour Adolescents[TAMAMLANDI] Tırnaklarıyla kazıya kazıya gelmiş, zeki, hırslı bir karakter ve onu her anlamda zorlayacak bir patron arasında geçecek, yoğun duyguların hissedileceği bir hikaye... Başlangıç: 22.08.2021 Bitiş: 12.05.2023