ISLAK ODUN

12.3K 480 87
                                    

Selam, umarım bu bölümü beğenirsiniz bu aralar biraz yoğun olacağım bazı işlerim var bölümler gecike bilir. Normalde her gün gelen bölümler bir gün gelip bir gün gelmeye bilir çünkü çalışıyorum ve oldukça meşgulüm şimdiden kusura bakmayın :(

Lütfen yorum yapın.

***

İnsanlar yaptıkları şeylerin sonucunu neden hiç düşünmezler? Karşısındaki insanı kırdıklarını veya ne kadar üzdüklerini. Ben zoraki de olsa bir adamla evlenmiştim beni sevmiyor olabilirdi bana kötü davranıyor olabilirdi en azından ufacık bir saygı tanesini bana vermeliydi. Onun gözünde ne olarak görünüyordum? Gururum yok muydu? Ben insan değil miydim? Kadınlık onurumu bir kez daha param parça etmişlerdi hemde utanmadan.

Hayatıma giren herkesin tek gayesi sikip atmak mıydı yani? Başıma gelenler için affedebileceğim tek kişi Diyar olurdu. Ne babamı, ne Diyar'ın annesini, ne Dildarı ne de bu yatağımdaki kadını asla affetmeyecektim. Şimdi ne yapmam gerekiyordu peki? O benim kocam değil deyip arkamı dönüp gideyim ve göz mü yumayım yoksa onları bütün konağa kepaze mi edeyim?

Evet evet ikinci fikir çok daha şahane. Avazım çıktığı kadar çığlık atmaya başladım herkes benim yanıma toplanana kadar da avaz avaz bağırmıştım. Diğerlerinden önce Herdem uyanmıştı beni susturmaya çalışmış yalvarmış yakarmış ama susmamıştım. Dildar ise her zaman ki gibi sızıp kaldığından kafasını bile kaldıramamıştı.

"Kızım ne oluyor?"diyen ilk Şervan ağanın sesini duydum. Herdem üzerine sardığı çarşafla karşımda kala kalırken utançtan kıpkırmızı olmuştu. Şervan ağanın peşine Gülistan Hanım da gelmişti yeğenini görünce kadın kalp krizi geçirecek sanmıştım.

"Aboo! Kız bu ne hal?"diye dövündüğünde alttan alttan sırıttım.

"Ahlaksıza bak! Utanmaz kız."diye cırladı Zeyno helal kız savun ablanı. Her şey ortalığa saçıldığında bakışlarımı Şervan ağaya çevirdim ve gözlerimi doldurdum.

"Oğlunun bana yaptıkları yetti artık."diye mırıldandım. "Dayanamıyorum Şervan ağa."sağ elimle yüzümü gösterdim yüzümdeki morluklar yeni yeni iyileşmeye başlamış ve mor renginden sarıya dönmüştü. "Şu yüzümün haline bak ağam. Bunu senin cani ayyaş oğlun yaptı! Sen beni bu konağa işkence göreyim diye mi gelin aldın?"sesim sonlara doğru yükseldiğinde koskoca adamı bile utandırmıştım.

"Ben değişir sanmıştım kızım."dediğinde hafifçe güldüm.

"Senin değiştiremediğin oğlunu ben nasıl değiştireyim!"diye bağırdım. "Bir defa denedim eve erken gelmesini sağladım şişelerini çöpe attırdım ama sonuç hayatımın dayağını yiyordum."yumruklarımı sıkarken olduğum yerde sinirle tepindim. "Her gece ama aralıksız her gece sarhoş geldi senin oğlun hatta bazen öğlenleri bile sarhoş geliyordu. Her sarhoş geldiğinde korkumdan uyuyamıyorum ben! Acaba bu kez bana nasıl musallat olacak acaba bu defa ne için dayak yiyeceğim diye. Yetmedi bide sarhoş geldi benim odamda bir başka kadını koynuna aldı." Şervan ağanın elini tuttum ve gözyaşlarım arasında konuştum. "Ne olur bırakın boşanayım sonra siz ne yapıyorsanız yapın oğlunuzla yalvarırım!"diye mırıldandım tam konuşmaya devam edecektim ki Gülistan Hanım araya girdi.

"Sen ne diyorsun?"beni kendine çevirip hafif bir tokat attığında şok olmuştum. "Sen gelinsin yerini de bilmek zorundasın! Ne demek boşanmak sen kim oluyorsun?"tek elim yanağımdayken sinirle yumruklarımı sıktım bu kadını terastan atasım vardı ama durduk yere elimi kana bulamazdım.

"KES SESİNİ! OĞLUNUN DÖVDÜĞÜ YETMEDİ SENDE Mİ DÖVECEKSİN."omuzlarından sarsıp bağırdım. "DÖVSENE HADİ!"Şervan ağa beni karısının yakalarından çekip aldığında kenara çekti.

VİSAL (Töre serisi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin