ARC - 2 "Hammer mı?"

540 72 46
                                    


Selam!

İYİSİNİZDİR UMARIM!

YENİ BÖLÜM!

Türk Malı Marvel Sunar!

Yorumlarınızı ve Vote vermeyi unutmayın!

İYİ OKUMALAR !



İnsanın hayatında her zaman üç tane şansı vardır. Kaderinizi belirleyen bu üç şans öyle kolayca fark edilmez. Eğer fark ederseniz sizden daha mükemmeli olamaz ama far etmezseniz kaybedecek çok şeyiniz olurdu.

Frank'in hayatında üç şansından ilki askeriye kabul mektubuydu. İkincisi karısı ve kızıydı. İki şansını da kaybetmişti. İlk şansını kaybetmesi o kadar üzücü değildi ama ikinci şansı her şeyin bitişi olmuştu. Ta ki bir ufak adam hayatına girene kadar.

Herkesin bildiği ukala, şımarık, bencil insan gerçekte sadece küçücük sevilmeyi bekleyen bir çocuktu.

Kucağındaki narin çocukla hastanenin acil kapısından girdiğinde etraftaki insanların kafası ona dönmüştü. Frank tamamıyla perişan haldeydi. Kucağında düşmesinden korkar gibi taşıdığı Tony'le film sahnesinden çıkmış bir görüntü sunuyordu. Ama bu filimin sonunun kötü olacağını bütün seyirciler çok iyi biliyor gibiydiler.

"Doktor yok mu?!" diye bağırarak sordu.

Kalabalığın içinden üç hemşire ve iki doktor hızla yanlarına doğru gitmeye başladılar.

"Çabuk sedye getirin!" diye Rusça bağırdı doktorlardan biri.

Arkadan iki kişi hızla sedye getiriyordu.

Frank kucağındaki küçük umut ışığını yavaşça gelen sedyeye bıraktığında içinden bir şeyler kopmuştu.

Çok ölü görmüştü.

Çok yaralı görmüştü.

O birçok savaşa ve göreve katılmıştı.

Sevdiklerini de kaybetmişti...ama bunlar genellikle bir anda olan şeylerdi...hiçbir zaman kurtarabilme ihtimali olmamıştı-sadece ona oturup izlemekten başka bir şey verilmemişti. Ama ilk defa Tony Stark'ı kurtarabilmişti ve onun sapasağlam olduğundan emin olacaktı.

Doktor Tony'yi hızla müşahede odasına götürmüşlerdi Frank'de girmek istemişti ama hemşirelerin barikatına takılmıştı.

Odaya çok fazla doktor girip çıkıyordu. Frank'e ise sadece izlemek düşüyordu.

Hastaneler genellikle insana hayatını sorgulatıyordu. Bir doğumhanede yeni bir hayat başlarken diğer taraftaki morga yeni bir hayatı sonlanmış insan gidiyordu. Frank'in gözleri kalabalık hastanede takılmıştı.

Hastane, her hastane gibi beyaza boyanmıştı, ışık kontrastı fazla yüksekti. Tavanlar Rus mimarisinden beklenildiği gibi çok yüksekti. Frank burasının büyük bir boşluk olabileceğini düşündü. Kızının doğumda da hastaneye gitmişti ama o zaman büyük bir heyecan vardı. Peki şimdi, sadece büyük bir endişe.

Frank unutmuştu ama yakaladığı doktor bu hengamede kaçıp gitmişti.

Doktor hızla bir taksi çevirmişti. Bu küçük şehirden hızla kaçmalıydı. Ne HYDRA ne de hastaneye giren psikopatla bir daha karşılaşmak istemiyordu.

Bunu asla istemiyordu.

Kaçmalıydı. Bunların elinde ölmemek için kaçmalıydı. Karanlık ve soğuk havada bir doktor göz kapayıp açana kadar uçup gitmişti.

Lan Ben Ana karakter oldum! (TONY STARK) (Beklemede)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin