Train | Sope

Çöküş

Nefes alamama.

Sancı.

Havasızlık.

Boğuluyormuş gibi hissettiniz mi hiç?

Göğsünüzdeki ağrı bütün vücudunuzu ele geçirdi mi?

Bileklerinizi keserken canınızın acımadığını anladınız mı?

Nefessiz kalmaya çalışırken normalde de nefes alamadığınız için hiçbir fark olmadığını idrak edebildiniz mi?

Evinizi yakmaya çalıştığınızda ateşten korkmadığınız oldu mu?

1 aydır bakıştığım beyaz tavana bakıyordum yine.Yatakta doğrulup sırtımı duvara yasladım.Bacaklarımı kendime çekip kollarımı etrafına sardım.

Hoseok yüzüğünü ve kolyesini bekliyor ama ona veremiyorum çünkü bulamıyorum.

Benden aldılar.

Bu sikik yerde yapayalnızım.

Bu sikik yerde savunmasızım.

Neden burada olduğumu bile bilmiyorum.

Ayak seslerini duyduğumda güldüm.Yine geliyor.

Kapı açıldığında bakışlarımı karşımdaki duvara çevirdim.Sevimsiz herif yavaşça yanıma yaklaştı.

Önümde durup elindekileri uzattı."İç lütfen."

Gözlerimi duvardan çekmedim."Kolyelerimi ve yüzüklerimi ver."

"Buna izin yok."

Elindekileri tekrar uzattı."Lütfen iç."

Kafamı sağa sola salladığımda biraz daha yaklaştı."Neden zorluk çıkartıyorsun?"

"Kolyelerimi ve yüzüklerimi ver."

Yüzümü tutup kendine çevirdi.Ağzımı zorla açıp ilacı attı.Suyu da zorla içirmeye çalışınca yarısı üzerime dökülürken yarısını mecburen yutmak zorunda kaldım.

Ağzımı açıp kontrol ettikten sonra yüzümden uzaklaştı."Lütfen zorlaştırmayın Bay Min.Size böyle davranmak hiç hoşuma gitmiyor."

Boş bakışlarımdan cevabımı anlamış olacak ki kapıya doğru yöneldi.Odadan çıktığında koşarak tuvalete girdim.İşaret parmağımı ağzıma soktuktan sonra kustum.

Son günlerde bunu yapmamla beraber zihnim daha aydınlıktı ve iyi düşünebiliyordum.

Ellerimi yıkayıp tuvaletten çıktıktan sonra tekrar bacaklarımı kendime çekip duvarı izlemeye devam ettim.Bir süre sonra ayak sesleri duyduğumda güldüm.Kapı açıldığında yine o sevimsiz geldi.Önümde durup kollarımdan tuttu.

"Hadi biraz hava almaya çıkalım."

Yavaşça ayağa kalktığımda terliklerimi önüme koydu.Giydikten sonra tekrar kolumu tutunca hızlıca çektim.

"Kendim yürürüm."

Yürümeye başladığımda peşimden geldi.Kattaki herkesi tek tek odadan çıkarırlarken hiç kimseye bakmadan her zamanki gibi etrafı inceledim.

Her katta en az 2 tane görevli var.Pencereler demirli.Gece de kontrol amaçlı birileri geziyor.Odalara kartla giriliyor ve buradan o kartla çıkılıyor.

Bahçeye çıktığımda sevimsiz herif peşimi bıraktı."1 saat serbestsin."

Sahte bir şekilde gülümseyip her zaman oturduğum ağacın altındaki banka doğru yürüdüm.Gözlerimi kapatıp temiz havayı içime çektim.