Üzerinde hastane kıyafeti,ayaklarında hastane terliği vardı.Deri ceketini giymiş,elinde cüzdanını ve telefonunu tutuyordu.Bakışlarını cam bölmenin içindeki fotoğrafa kilitledi.
"Bu..."
Elini fotoğrafın üzerine koydu."Bu benim..."
Gözyaşlarımı silip ayağa kalktım."Hoseok-"
"Bu benim Min Yoongi!"
Bakışlarını bana çevirdi."Neler oluyor?"
"Sana her şeyi açıklayacağım."
Geriye doğru birkaç adım attı."Ben ölmedim."
"Evet,sen ölmedin."
"Ben yaşıy-"
Gözleri kapanırken yere düştü.Hızlı hareket edip onu tuttum.
"Hoseok!"
Elimde hissettiğim ıslaklıkla sırtına baktım.Dikişleri açılmıştı.Bu halde o kadar yolu gelip beni takip ettiğine inanamıyorum.
Trene ne zaman bindi?Nasıl fark etmedim?
Kucaklayıp arabama doğru yürümeye başladım.Arka kapıyı açıp yavaşça yatırdım.Sürücü koltuğuna oturduğumda ne yapacağımı düşündüm.
Hastaneye götürsem bu dünyada o ölü.İşlemler yapılırken bunu kimseye açıklayamam.Eve götürsem dikişlerine bir şey yapamam.
Aklıma gelen şeyle telefonumu çıkardım.Çekmeye başlarken art arda bildirimler geldi.
Jungkook,Yugyeom,Kihyun,annelerim...Herkes defalarca kez arayıp mesaj atmıştı.Aklıma gelen şeyle hemen onu aradım.
"Yoongi?"
"Chanyeol yardımın gerek.Bu saatte rahatsız ettim özür dilerim."
"Önemli değil.Yardım edebileceğim bir şeyse dinliyorum."
"Baekhyun evde mi?"
"Klinikte acil bir durum çıktı,oraya gitmişti."
"Bana kliniğinin konumunu atabilir misin?Benim de acil bir durumum var."
"Tabii atıyorum hemen.Sen iyi misin?"
"İyiyim.Sonra yine ararım seni olur mu?"
"Olur tabii ne zaman istersen."
"Teşekkür ederim.İyi geceler."
"İyi geceler."
Telefonu kapatıp adresi bekledim.Bildirim sesi geldiği an konumu açıp arabayı çalıştırdım.Arada sırada aynadan Hoseok'a baktım.Hala baygın,ten rengi solgundu.
Benim Hoseok'um olmasa bile Hoseok'tu işte.Zarar görmesi en son isteyeceğim şeydi.
Onu endişelendirecek şekilde konuşmasaydım belki de beni takip etmezdi,bu hale gelmezdi.
Kliniğe geldiğimizde içeri baktım.Işıkların bir kısmı yanıyordu.Arabadan inip arka kapıyı açtım.Hoseok'u yavaşça kucağıma alıp kliniğe doğru yürüdüm.İçeri girip etrafa baktım,kimse yoktu.
"Baekhyun!"
Kapı açık olduğuna göre gitmiş olamaz.
"Baekhyun neredesin?"
"Geld-"
Kafasındaki boneyi ve ağzındaki maskeyi çıkardı."Yoongi?"
Şaşkın gözleriyle bana baktı.Hoseok'la beraber yanına yaklaştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Train | Sope
FanfictionKomiser Min Yoongi ve ortağı Jung Hoseok ekibiyle beraber bir seri katili aramaya başlar.Bu serüven hiç bilmedikleri dünyada tekrar karşılaşmalarını sağlar.