Defter

24/Beş kurşun

Yıldızlı parlatalım.⭐
İyi okumalar.🌸

Adel: Kız değilim. Aksine kötü bir adamım. Sizin için. Adel doğmamış daha doğrusu içinizden birinin aile üyesi yüzünden doğamamış kızımın ismi. Şimdi oldu mu?

Bazı anlar vardır hayatta. Keşke yaşamasaydım, yaşatmasaydım dediğimiz. Keşke orada olmasaydım. Keşke onu hiç görmeseydim dediğimiz...

Demesi kolaydır, ama yapılması imkansız.

Şu an buna benzer bir durumun içindeyiz. Benzer diyorum, çünkü biz ne yaptığımızı bilmiyoruz.
Pişman olmamız gereken şeyi bilmiyoruz. Keşke dememiz gereken şeyi bilmiyoruz.

"Ne diyorsun lan sen!?" sessizliği bozan Demir olmuştu.

Mete siniri bozulmuşçasına gülerek "Dalga geçiyor oğlum. Böyle bir şey olabilir mi sizce?" dedi.

"Ben artık hiçbir şey düşünemiyorum. Hiçbir şeye odaklanamıyorum. Bu... Bu söylediği çok büyük ve kötü bir şey. Eğer doğruysa..."
Lafımı tamamlayamadan Demir girmişti araya.
"Saçmalama İz. Böyle bir saçmalığın olabileceğini düşünmüyorum ben."

"Hem bir dakika yaa bu bizi nasıl duyuyor?"

Adel: Masanızın altında dinleme cihazı var. Eğer bir şeylerin farkında olmak istiyorsanız size verdiğim bu şansı çok iyi kullanırsınız.
Ayrıca inanmak da inanmamak da sizin elinizde. Ben sizi bir şeye zorlamıyorum. Ama bu intikam alacağım gerçeğini değiştirmez.

"Neyin intikamı yaa? Neyin!? Hadi diyelim böyle bir şey yaşandı ve bebeğin birimizin ailesi tarafından öldü, diğer dört kişiden ne istiyorsun?"

Adel: Onlar bu oyunda sadece piyon. Benim derdim tek bir kişiyle.

Söylediği şeyler akıl almaz cinstendi. Gerçekten ben bu kişinin aklının yerinde olduğunu düşünmüyordum.

"Sen nasıl birisin yaa? Sen insan mısın? Bu kadar vicdansızlık fazla."

Adel: Evet size göre vicdansız biri olabilirim. Ama emin olun vicdan da iyi kalplilik de hiçbir şeye yaramıyor. Bu tozpembe rüyadan uyanın. Çünkü hayat çok acımasız. Ve siz hayatın üstüne gitmezseniz o sizin üstünüze gelecek. Şunu unutmayın ki zafer tek kişiliktir, ondan sonrası önemsiz...  Size vereceğim ilk ve belki de son tavsiye.

"Bundan hayat dersi de aldığımıza göre rahat olabiliriz artık (!)."

"Kıymetli tavsiyeler için çok teşekkür ediyoruz da benim merak ettiğim bir şey var. Madem ailemizden birisi yaptı bunu , ne kadar inanmasam da, bizden ne istiyorsun?"

Bahar sorması ben soracaktım artık şu saçmalığı.

Adel: Çünkü benim çocuğum öldü. Bunun hesabını da onun çocuğu verecek.

"Daha neden inanalım. Elinde bir kanıtın var mı?
Böyle saçma sapan bir numaradan gelen mesajı ciddiye alacağımızı düşünmüyordum herhalde."
Barın'ın söylediklerinden sonra mesaj gecikmedi.

Adel: Peki, minik bir fragman vereyim o halde sizlere.

Mesajı okuduktan hemen sonra bir karmaşa oldu.

Silah sesi...

Beş kurşun.

Ve ardından acı bir inleme...

Herkese merhaba. Umarım iyisinizdir. Benim için uzun diyebileceğim bir aradan sonra yeni bir bölüm ile karşınızdayım. Umarım beğenmişsinizdir.

Adel hakkında ne düşünüyorsunuz?
Sizce o acı inleme sesi kimdendi?

Kendinize iyi bakın, hoşça kalın.

🦋