18

566 91 23
                                    

Bölüme başlamadan önce oy vermeyi unutmayın🌱

🌊

Buluşacaktık. Bu neden beni bu kadar heyecanlandırıyordu ki? Neden benim kalbimin ritminin bozulmasına neden oluyordu?

Nedenini bilmiyordum. İçim kıpır kıpırdı. Daha önce hiç böyle olmamıştı. Neden şimdi böyleydi ki?

O benim geçmişimdeydi. Beni intihardan vazgeçirmişti. O beni mezarlıktayken de kurtarmıştı. O beni seviyordu, söylemişti.

Onu seviyordum.

Ona aşıktım. Şu an fark ediyordum. Kalbimi böylesine hızlı attırması normal değildi. Tüm duygularımı kaybetmişken bana duygularımın varlığını hissettirmesi normal değildi. Ben onu seviyordum. Ben ona aşıktım.

Son attığım mesajdan sonra bir internet bağlantısı atıp çevrimdışı olmuştu. Bağlantıya tıkladığımda önüme Echo ve Narcissus Efsanesi diye bir sayfa açıldı. İnternetimi kapatıp okumaya başladım.

"Echo ve Narcissus Efsanesi

Narcissus doğduğunda kâhinlerden birisi onun çok yakışıklı olacağını, ömrünün çok uzun olacağını fakat hiçbir zaman kendi suretini görmemesi gerektiğini söylemiştir.

Narcissus çok yakışıklıdır. Onu gören her kadın aşık olur ama Narcissus hiçbirine yüz vermiyordur.

Bir gün peri kızı Echo'yla karşılaşır. Echo da herkes gibi Narcissus'a ilk görüşte aşık olur.

Echo günlerce ona kendini göstermeden deli divane dolanmış çevresinde. En sonunda aşkını ilan etmeye karar vermiş. Fakat Echo konuşamıyormuş. O sadece kendisine söylenen sözleri tekrar ederek düşüncelerini dile getirebiliyormuş. "Eğer Narcissus beni gördüğünde güzel şeyler dile getirirse ben de onu tekrar ederek aşkımı ilan edebilirim," diye düşünmüş. Ve cesaretini toplayarak Narcissus'un karşısına çıkmaya kara vermiş.

Narcissus bir gün gezerken bir mağarada duraksamış. Çünkü yürümekten ayakları ağrımaya başlamış. Canı o kadar yanıyormuş ki "Canım yanıyor," demeden duramamış. Bunu duyan Echo da "Canım yanıyor," demiş. Narcissus sesin sahibini merak ederek yanına çağırmış. Echo Narcissus'un yanına gelmiş. Narcissus Echo'nun güzelliğinin karşısında kayıtsız kalmış, onu hiç önemsememiş ve mağaradan çıkıp gitmiş.

Echo bu duruma çok üzülmüş. Son duyduğu şeyi tekrar edip duruyormuş; "Canım yanıyor."

Bunu söyleyerek mağaradan ayrılıp bir göle gelmiş.Oraya oturmuş. Ne yemek yiyormuş ne de başka bir şey yapıyormuş. Gösterdiği tek yaşam belirtisi "Canım acıyor," demesiymiş.

Birkaç gün daha dayanmış, sonra o kayalıklara eriyip gitmiş. Bu yüzdendir ki yükseklere çıktığınızda sesiniz ekolanır, dönüp tekrar sizin dediğinizi der.

Peri kızları Echo'nun ölmüne çok sinirlenir. Narcissus'u Tanrılara şikayet eder. Tanrılar, Narcissus'a kendini görme cezası verir. Böylelikle Narcissus da ölecektir.

Narcissus Echo'nun eridiği kayalıklarla çevrili göle gelir. Göle su içmek için eğilir ve eğildiğinde kendi yansımasını görür. O da aynı kayalıklarda eriyip gider.

Narcissus'u bilen, duyan herkes onu konuşur olmuş. Öldüğünü biliyorlarmış ama cesedini ne bir gören ne de duyan varmış. Merakla, yansımasını seyrettiği yere giderler. Tam yansımasını seyrettiği yerde hoş kokulu, güzel ve narin ama zehirli bir çiçek vardır. Herkes o çiçeği Narcissus bilmiş, "Nergis çiçeği" diye seslenmiştir.

Nergis çiçeği, aşkın ve umudun sembolü olarak bilinir. Sözlerin ve gözlerin ifade edemediği duyguların bir nebze de olsa tercümanı olmuştur."

İçimin titrediğini ve tüylerimin diken diken olduğunu hissetmiştim. Çok güzel ve anlamlı bir hikayeydi bu.

Mesajlara girdim.

Okyanus: Neden bunu attın?

Atlas: Bize fazla benziyor da ondan.

Okyanus: Seni tanımıyorum. Bu yüzden neyin ne olduğunu kestiremiyorum.

Okyanus: Sana ne zamandır karşıma çıkmanı istediğimi söyledim ama hiçbirinde bu isteğimi yerine getirmedim. Şimdi ne değişti Atlas?

Atlas: Lisedeyken öfke kontrol problemlerim vardı.

Atlas: O kadar fazlaydı ki evden bile çıkamayacak durumdaydım.

Atlas: Üç yıl tedavi gördüm.

Atlas: Hastayken senin karşına çıkamazdım. Öfkemi asla kontrol edemiyordum. Ya sana bir şey yapsaydım? Ya senin kalbini kıracak bir şey yapsaydım? Ya sana zarar verseydim?

Atlas: Yaşayamazdım, Okyanus.

Atlas: Sana yanlışlıkla bir şey yapsaydım ölürdüm.

Atlas: Bu yüzden üç yıl bekledim.

Atlas: Karşına öyle çıkmak istedim.

Gözlerimi kapatarak kafamı geriye doğru attım. Bana zarar geleceğinden korktuğu için mi karşıma çıkmamıştı.

Okyanus: Atlas

Okyanus: Bana zarar geleceğinden korktuğun için mi karşıma çıkmadın senelerce?

Atlas: Korktum

Atlas: Senin canının acıması düşüncesi bile bile beni yerle bir ediyorken ya sana zarar veren ben olsaydım diye korktum.

Atlas: Ama artık geçti Okyanus

Atlas: Seni görünce geçti

Atlas: Sana o mezarlıkta sarıldım ya kokunu duydum ya

Atlas: Her şey geçti

Okyanus: Atlas

Atlas: Efendim?

Okyanus: Seni seviyorum

Okyanus: Ruhum karanlıkta kaldı. O karanlığa bir mum yakmadın. Benimle birlikte o karanlığa girdin ve her ne olursa olsun yalnız kalmayacağımı öğrettin

Okyanus: Ve bunun yanında kendi aşkından da kalbime ektin

Okyanus: Her kimsin bilmiyorum ama sana aşığım, Atlas.

Okyanus: Yarın görüşürüz.

Görüldü...

Atlas yazıyor...

Okyanus çevrimdışı...

🌊

Diğer bölüm final bölümü. O da bu hafta bitmeden gelecek. Hoşçakalın 💜

okyanus |texting, tamamlandı|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin