CALUM
Lütfen hepsi rüya olsun.
Ruby'ye o şeyleri söylememiş olayım.
Uyanayım ve Ruby'nin yanımda uyuduğunu göreyim.
Lütfen.
Bu bir tür rüya değildi - olsaydı bile, adı kabus olurdu.
Yine de gittiğine inanmak istemiyordum. Bitmemiş, ayrılmamışız gibi davranmak istiyordum. Aklım almıyordu.d
O sözleri ona nasıl söylediğimi bile bilmiyordum. Bir başkasına sinirlenip, ona patlamıştım. Yine.
Ruby haklıydı, ben sürekli başkalarına kızdıktan sonra bana patlayan bir sevgili istemezdim. Her insanın sabrının bir sınırı vardı, ben de Ruby'ninkini taşırmıştım.
"Aptalın tekiyim." Dedim kendi kendime, belki de bininci kez. Çocuklar içeri girmişti ama ben belki gelir umuduyla dışarıda beklemiştim. Bu arada da 5 sigara bitirmiştim.
Zaten senden şu sigara yüzünden ayrıldı, diye düşündüm, hala neden içiyorsun?
Ama öyle çabuk bırakılmıyordu. Özellikle mutsuz olduğumda bir sigara yakmadan duramıyordum.
Bir tek biram eksikti. Bir bara gidip içmek için sabırsızlanıyordum, ama bir yandan da Ruby'nin peşinden gitmek istiyodum. İkincisi benim için daha öncelikli ve önemliydi. Birayı yolda da alabilirdim hem.
İçeri girip cüzdanımı ve pasaportumu aldım. Çocuklara veda ettikten sonra evden çıktım. Hava soğuktu ve ceketimi almamıştım ama mühim değildi, Ruby'yi tekrar görmek istiyordum bir an önce.
Arabama atlayıp havaalanına doğru yola çıktım. Yoldan geçerken bir şişe bira alıp içmeye başladım. Yakıcı içki boğazımdan geçerken birazcık da olsa iyi hissediyordum.
Havaalanına vardığımda şişe bitmişti. Bir şişeyle sarhoş olmazdım ama düzgün düşünme yetim azalırdı.
Havaalanının yurtdışı bölümüne girip etrafta Ruby'yi aradım. Hiçbir yerde görünmüyordu. Sanırım gitmişti.
Umutsuzca bekleme odasına girdim. Onu arayacaktım. Düşünme yetim birazcık daha azalırken gözümden bir yaş döküldü. Bir türlü bulamadığıma göre gitmişti işte. Ağlamam şiddetlenirken, onu gördüm.
Ruby, neredeyse boş bekleme odasının bir köşesine çekilmiş, ağlıyordu. Dizlerini kendine çekip yüzünü gizlemişti ama tek omzunda duran uzun kırmızı saçlarından onu tanımam zor olmamıştı.
Kapının açlımasıyla birlikte başını kaldırdığında, o olduğuna emin olmuştum. Açık yeşil gözleri kıpkırmızıydı ve çok ümitsiz bakıyordu. Dudakları kıpkırmızı olmuştu. Bir an önce yanına gidip onları öpmek istiyordum ama beni tersler diye korkuyordum.
"Ruby..." Diye kekeledim. Yanına gitmek için bir adım attım ama korkuyordum. Bu yüzden geriledim. Beni tersler diye korkuyordum.
"Sana gelme dememiş miydim?" Dedi. Sesini kızgın çıkarmaya çalışıyordu ama o kadar bitkin ve üzgündü ki, yapamıyordu. Bacaklarını aşağı indirdi.
Yanına gidip önünde diz çöktüm ve küçük ellerini ellerimin arasına aldım. Bana karşı koymak istiyordu beyni, ama kalbi karşı koyamıyordu bir türlü. Gözlerinden bunu görebiliyordum.
"Sana öyle kaba davrandığım için dünyanın en iğrenç canlısıyım, biliyorum." Diye başladım. Kaşları hafifçe çatılmıştı. "Başkasına kızıp sana patlıyorum. Sinir sorunları olan, manyak biriyim. Yaptıklarının hepsini hak ediyorum, cidden. Vur bana! Vur! Buna layığım ben!"
Salondaki bütün gözler üstümüzdeydi. Alkol damarlarımda akarken, demek ki bir birayla sarhoş olabiliyormuşum, diye düşündüm.
Ruby elini yumruk yapıp omzuma vurdu. Vurdukça daha iyi oluyor gibiydi.
"Vur bana! Eşeğin tekiyim ben! Seni mutlu edemiyorum!" Gözlerimden yaşlar dökülürken bağırıyordum. O da bana vuruyordu ama ağladığımı görünce durdu.
"Dur, neden ağlıyorsun?" Başımı dizlerine koydum.
"Sensiz bir dakika bile benim için cehennem gibi. Seni öyle çok seviyorum ki, kopamıyorum senden. Her saniye, her salise yanomda ol istiyorum. Sonsuza kadar seninle yaşamak istiyorum. Seninle evlenmek istiyorum, çocuklarımız olsun, hep mutlu olalım istiyorum. Hiç gitmesen keşke diyorum bazen, ama sonra bir şey oluyor ve küsüyoruz."
Ruby bir süre hiçbir şey söylemeden durdu. Ne hareket ediyor, ne de bir şey diyordu.
Daha sonra ellerini yanaklarıma koyup başımı kaldırdı. Özellikle bana bakarken gülümsediği gibi sıcacık gülümsedi ve dudaklarını benimkilere yaklaştırdı.
Öpeceğini sanıyordum ama yapmadı.
"Söylediklerin çok güzel ama üzgünüm, benim kalbim bir kere parçalandı. Kolay kolay birleşmeyecek."
Ve beni öylece bırakıp gitti.
---
not eklemeyi unutmuşum :'(
umarım bu bölümü beğenirsiniz, mutsuzken böyle bir şey çıkıyor ortaya
ne yazacağımı bilemiyorum, sonraki bölümde görüşürüz!

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sky // c.h
Fanfic"O gün oyun parkındayken bunlardan hiçbirinin olacağını tahmin edemezdik."