Sky // c.h

22

Uyandığımda her yerimin tutulmuş olduğunu fark ettim.

Calum hala uyuyordu. Bacaklarımı hiç kıpırdatmamıştım ve onları bir daha kullanıp kullanamayacağımı merak ediyordum. 7 saatlik bir uykuda yüz kere veya daha fazla dönüp durduğumdan hareketsiz kalmak çok iyi gelmemişti.

Rahatsız sesler çıkarıp doğrulmaya çalıştığımda Calum yavaşça gözlerini açtı.

"Tanrım, çok iyi bir uykuydu." Dedi.

"Hayır, değildi." Dedim doğrulduğumda. "Ölüyorum."

"Neden?"

"Hareketsiz kalmaktan her yerim tutuldu." Dedim. "Başını çekmeyecek misin?"

"Hayır." Dedi ve ellerimi tutup saçlarına götürdü. "Hadi dün akşamki gibi saçlarımı okşa, kaldırmaya çalış ama çok şirin uyuduğum için kıyama ve burada uyuyakal."

Gözlerimi devirdim ama saçlarıyla yine de oynadım, bu fırsatı kaçıramazdım. Televizyon hala açıktı ve güzel bir dizi başlamıştı.

"Elektrik faturası." Dedim. "Bu faturayı ödemek için aylarca çalışmam gerekebilir."

"Ben sana öderim. Kumandayı versene." Kumandayı uzattım ama teklifini reddettim. Erkek arkadaşımın parasıyla faturamı falan ödemeyecektim.

Dizi heyecanlı hale gelmeye başlarken kapı açıldı ve Michael içeri girdi. Bizi görünce şaşkınca durdu.

"Siz uyumadınız mı?"

"Burada uyuduk." Dedim. "Of, her yerim ağrıyor."

"Yaşlandın mı? Küçükken koltukta uyuduğunda hiç şikayet etmezdin."

"Evet Michael, çok yaşlı hissediyorum."

"Neyse, size bir şey gösterceğim." Dedi ve telefonunu çıkarıp Twitter'a girdi. "Birkaç hayran sahnede Ruby'nin olduğu konser fotoğraflarını atmış. Herkes senin kim olduğunu araştırıyor. Hiç hesabını kontrol ettin mi?"

Konserdeki resimlerimi görünce gözlerim irileşti. Calum'un sprey boyayla X çizdiği siyah bas gitarını çalıyordum. Kendimi orada görmek tuhaf gelmişti.

Atılan tweetlerin çoğu benim kim olduğum, saç rengim ve kimin kız arkadaşı olduğumla ilgiliydi. Genellikle Michael ve Calum diyorlardı.

"Gördün mü? Gitarımı çalmasaydın Calum diyen çıkmayacaktı." Geçen günkü konuşmamızı hatırlayıp güldüm.

Michael'ın telefonunu elime aldım ve resimlere bakmaya devam ettim. Bir kızın tweeti gözüme çarptı.

'Dün Sindey konserinde çocuklarla tek şarkıda sahne alan kişinin Ruby Wilson olduğunu buldum. Muhtemelen Calum'un kız arkadaşı.' Yazmıştı.

"Nasıl bir hayran grubu bu böyle? Beni nasıl bulmuşlar?"

"Muhtemelen bütün gece seni araştırdılar." Dedi Calum normal bir şeymiş gibi. Telefonumu çıkarınca birsürü bildirimin geldiğini gördüm.

Belki de yüz kadar takip bildirimi vardı. Birsürü kişi kimin kız arkadaşı olduğumla ilgili tweetlere beni etiketlemişti. Birine cevap verdim.

'Kimsenin. Onlar benim çocukluk arkadaşım.' Calum telefonumu elimden aldı.

"Ben kim oluyorum?" Dedi yüzüme bakarak. Ona yukarıdan bakıyordum çünkü hala bacaklarımın üstünde yatıyordu.

"Senin sevgilin olduğumu söyleyeyim de hepsi üzülsün, değil mi? Saçmalama." Dedim ve telefonu alıp cevabı gönderdim. Yüzünü asıp televizyona baktığında gülümseyip başını bana çevirdim ve yanaklarını sıktım. Hala somurtuyordu.