>42<

149 22 11
                                    

"Mükemmel görünüyorsun." Jisung sevgilisinin yakasını düzeltirken konuştu. Birkaç saatlik uykunun ardından dışarı çıkma kararı almıştı ikili. Bundan dolayı Jisung, Minho'ya güneş gözlüklerinden birini takarak üzerini giyinmesine yardımcı olmuştu.

"Bugünlük idare etmeye çalış, zaten ben hep yanı başında olacağım." deyip koluna girerek Minho'yu kapıya yönlendirdi Jisung.

Tüm bunlar kendisi için oldukça yeni olduğundan Minho yürümekte epey zorluk çekiyordu, başta kendi kendine halledebileceği hissine kapılıp kapının yönünü bulmayı denemişti ancak en yakındaki duvara toslaması zaman almamıştı. Bu olaydan sonra Jisung'a teslim olmaktan başka çaresi olmadığının farkına varmıştı.

"Hâlâ eskisi kadar yakışıklı görünüyor muyum?" dedi şüpheyle.

"Elbette, bu gözlükler sana farklı bir hava kattı. İyi anlamda farklılık." diyerek sadece kendisini dinlemeye odaklanmış Minho'nun yanağına anlık bir öpücük kondurdu. Görme yetisini kaybettiğinden beri Minho seslere normalden fazla tepki veriyordu. Öyle ki sabahın ilk saatleri pencerelerinden süzen esentinin sesi oldukça dikkatini çekmiş ve bununla uyanmıştı.

Çift el ele sokağa çıkabildiklerinde-ki merdivenlerden Jisung'a sonsuza kadar sürecekmiş gibi gelmişti-küçük olan yolu gözlüyor ve bir saat önce onları alması için aradığı Hyunjin'i bekliyordu. Ortadaki sorunun çözülmesi için hepsinin bir araya gelmesi ve kafa kafaya vermesi şarttı. Özellikle günlerdir ulaşamadıkları Felix çok daha büyük bir meseleydi.

Çok geçmeden önlerinde duran arabayla Jisung rahat bir nefes verdi. Ön cam açılıp içerisinden Hyunin çifti göründüğünde ikili resmen arabanın içinde birbirlerinin üzerine çıkıyordu.

"Hyunjin çek kafanı göremiyorum-N'aber Jisung!" Jeongin, ön koltukta önüne geçip görüş açısını engelleyen Hyunjin'le boğuşurken neşeyle bağırdı. İki dostun da tek dileği bu olayların derhal sona ermesi ve birlikte biraz olsun güzel vakit geçirebilmekti.

Jisung, Minho'yu dikkatlice arabaya bindirdiğinde ön tarafa abanarak Jeongin'le kucaklaştı. Hyunjin'le yaptığı telefon görüşmesinde Minho'nun göremediğinden bahsetmişti vr çift her ne kadar üzgün olsalar da ortamı neşelendirecek tek ikili oldukları için enerjiyi yüksek tutmaya çalışıyorlardı. Minho seslere bakarak arabada kaç kişi olduğunu kestirebilmiş ve sesini çıkarmadan sohbete kulak vermişti. Sevdiklerinin bir arada olduğunu bilmek bile şu an kocaman bir gülümseme yerleştirmişti yüzüne.

Yolun sonuna geldiklerinde onları Chanmin çifti güleryüzle karşılamışlardı. Seungmin'in sevgilisi Chan'ın evine taşınması uzun sürmemişti, artık resmen arkadaş grupları içerisinde aralarını düzeltememiş olan tek bir çift vardı. Changbin ve Felix, her ikisi de birbirinden inatçıydı ve şu an kimse onların hangi cehennemde ne yaptıklarını bilmiyordu.

"Hoş geldiniz." Seungmin memnuniyetle kapıyı tutarken arkasından belini kavrayan Chan küçüğünün boynuna minik bir buse kondurdu. Çiftin yüzünde güller açıyordu, bir arada olmaktan mutluydular ve bütün gün hiç sıkılmadan baş başa vakit geçirebiliyorlardı. Kafaları ve ilgi alanları uyduğu sürece aralarındaki en uyumlu ve anlayışlı çiftin bu ikili olduğundan söz edilebilirdi.

"Biz aşk hayatımızdan konuştuğumuz her an ağzını burnunu yamultan Seungmin mi bu? Arkadaşıma ne yaptınız böyle?" Jisung alışık olmadığı görüntüyle şokla ağzını açmıştı. Onun tanıdığı Seungmin kendisiyle yalnızca doğum günlerinde kucaklaşan biriydi. Şimdiyse Chan ile sarmaş dolaş geziyorlardı evin içinde.

"Size mükemmel bir ilişkim olacağını söylerken yanılmıyordum." dedi Seungmin gururla. Doğruydu, kısa süreli olsa da Minho ve Jisung gibi çocukça hareketlerde bulunmuyorlar ya da Hyunjin ve Jeongin gibi durup dururken yaygara çıkarmıyorlardı. Oldukça sakin ve olgun takılıyorlardı.

KÖR-MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin