KÖR-Minsung

>3<

Ortam çok gergindi.

Jisung duyduklarından sonra koşarak buradan gitmemek için kendini zor tutuyordu, öte yandan doktor yapmacık bir gülümsemeyle Minho ile bakışırken Jisung'un bir dal kadar ince kolunu kıracak kadar sıkı tutuyordu. Jisung kemiklerinde bir çıtırtı hissetti.

" çok tuhafsınız, bir sorun mu var?" dedi Minho yerinden doğrulmaya çalışırken. Başına aniden giren ağrıyla yüzünü buruşturunca doktor ve Jisung kendine gelebilmişti.

" Minho! Kıpırdayamadığını söylemiştin" derken onu yeniden yatırmak için koluna yapıştı Jisung.

" bir sorun yok Bay Minho, sadece sevgilinizle çok yakıştığınızı söylemek isterim. Beni adeta büyülediniz" doktorun bahaneleri tükeniyordu.

" ah anlıyorum, çoğu kişiden duyduk bunu" Minho'yu çabucak kandırabilmişlerdi. " ne zaman taburcu olabilirim doktor, burası çok sıkıcı. Ben iyi hissediyorum, öyleyim değil mi?"

Doktor soğuk terler akıtmaya başlamıştı. 20 yıldır yaptığı mesleğe rağmen hastalara hâlâ yalan söylemekte zorluk çekiyordu. " böyle bir kazaya göre gayet iyi durumdasınız. Belki akşama doğru sizi taburcu edebiliriz"

Minho neşeyle Jisung'a döndü. " duydun mu Jisung? Yakında evimize dönüyoruz" diyip Jisung'un yanağına küçük bir öpücük kondurdu.

Minho'nun gözleri bile gülüyorken Jisung'un ruhsuz bir şekilde durması doktoru endişelendiriyordu. Minho sözde sevgilisinden tepki beklerken doktor ona belli etmeden Jisung'u çimdiklemişti.

" ah!" dedi Jisung abartılı bir sesle. " ben de sabırsızlanıyorum, yani eve dönmek için" isteksizce Minho'nun elini tuttu. Nasıl bir bataklığın içine düşmüştü böyle, gitgide daha da derine batıyordu.

" hemen dönelim ve şu evlilik planlarımızı yapmaya başlayalım. Sen buna çok hevesliydin" dedi Minho memnuniyetle.

Jisung'un yüzündeki ifade ise görülmeye değerdi. Boğazında bir yumru oluşmuş, yutkunamıyordu bile. Alay edercesine bir kahkaha attı. Minho ürkmüştü." evlenmek mi?" Asla!"

Minho'nun elini bırakıp koşarak odadan çıktı Jisung. Evlenmek de ne demekti? Daha yeni tanıştığı bir yabancının sahte sevgilisi bile olmaya alışamamışken bir de onunla evlenecek miydi? Bu delilikti, Minho'nun ne zaman iyileşeceği bile belli değildi ki, belki de ömrünün sonuna kadar hastalığı geçmeyecekti. Bu da Jisung'un yalanlarla dolu bir hayat yaşayacağının göstergesiydi.

Çıkışa doğru yönelip sonunda bu hastaneden kurtulacakken Bayan Lee aniden önüne atlamıştı. Doğru ya, zavallı kadını umutlandırmıştı o kadar. Ne diye kendinden bu kadar emin konuşuyordu ki? Şimdi başına bir de bunlar çıkmıştı.

" Jisung, iyi haber getirdim de" kadın o kadar acınası duruyordu ki Jisung hiç duymadığı kadar vicdan azabı çekiyordu. Onu en çok zorlayan da buydu, insanları yüzüstü bırakmaya katlanamıyordu.

" şey...Minho'nun sağlık durumu iyi, hatta bugün taburcu edilebilir" Şimdi karşısında Minho'nun tüm aile fertleri duruyordu. " ancak psikolojik olarak pek iyi değil" Bayan Lee'nin gözlerinin dolduğunu görünce hemen toparlamaya çalıştı Jisung.

" y-yani çok mutlu, endişe etmeyin. Sadece çok fazla şey değişmiş, hem de büyük bir şey"

" nasıl bir şey bu?" dedi Bay Lee sakinliğini koruyarak. Bayan Lee'ye göre fazla soğukkanlıydı.

" pekâlâ lafı fazla uzatmayacağım. Minho Dennis'i unutmuş, beni sevgilisi sanıyor. Dennis ile biriktidiği anılarda benimle olduğumu zannediyor. Kısacası kafasında ben Dennis'in kişiliğine bürünmüş biriyim. Tek sorun bu" Herkes ağzı açık kendisini izlerken bakışlarını yere indirdi.

Bayan Lee rahatladığı gösterircesine derin bir nefes verdi. " ben de kötü bir şey sandım Jisung. Neden bize panik yaptırıyorsun?" diyerek içten bir şekilde gülümsedi.

Jisung şaşkındı, böyle bir karşılama beklemiyordu. Bay Lee Jisung'un omzunu sıktı. " sana güvenebiliriz değil mi? Rol yapabiliyor musun, yeteneğin var mı?" Çift sevinçle gülüştü, Jisung'un ise ağzı beş karış açıktı.

İçinden bir küfür savurdu, ne yapacaktı şimdi? " ah, pek değil ama-"

" bunu yapabilirsin değil mi, yani yapacaksın? Bir süre Minho'nun sahte sevgilisi olarak davransan yeter" dedi Bay Lee hiçbir şeymiş gibi. Bayan Lee ise Jisung'un isteksiz olduğunu sezmiş gibiydi.

" bak Jisung, bunu yapmazsan Minho asla eskisi gibi olamaz. O sevgi ve çokça ilgiyle büyüdü. Öyle göründüğüne bakma, belki biraz şımarık olabilir ancak o hâlâ ana kuzusu. Benden izinsiz dışarı adımını bile atmaz" Bayan Lee fazla mı övmüştü Minho'yu yoksa cidden böyle miydi? Jisung'un kafası karmakarışıktı. Düşüncelerinin arasında boğuluyordu.

" çok yufka yüreklidir Minho, seni incitmez, aksine ne dersen yapar. Dennis çok memnundu ondan. Bizden ne dilersen dile gerçek olsun, yeter ki Minho'muzu üzme. Tek oğlumuz o bizim, iyileşmese bile bizim için  önemli olan onun mutluluğu. Lütfen hayır deme"

Jisung zaten hayır demeyi beceremeyen bir insandı, üstüne Bayan Lee bu kadar duygulu konuşunca ne diyeceğini bilemiyordu. Mecbur kabul edecekti, hem de rüşvetsiz.

" tamam, siz üzülmeyin. Elimden geleni yapacağım Minho için" dediği an kendini Bay Lee'nin kollarında bulmuştu. Bayan Lee ise Jisung'a tekrar tekrar teşekkürlerini sunuyordu.

" en iyisi ben Minho'yu görmeye gideyim, izin verirseniz"

" tabii, git sen. Ona iyi bak olur mu?" Bayan Lee gitmesi için bir işaret yapınca Jisung daha fazla beklemedi. Minho'yu öylece bırakıp gitmişti, sanırım öpücükten sonra fazla panik olmuştu.

" Bay Jisung, nerelerdeydiniz?" Doktorla yeniden karşılaşmasıyla bıkkınlıkla gözlerini devirdi Jisung. Koskoca hastanede tesadüfen mi aynı koridorlarda dolaşıyorlardı yoksa doktor sürekli kendisini mi takip ediyordu?

" Minho'yu ne kadar üzdüğünüzün farkında mısınız? Yanlış bir şey söylediğini düşünüp durmadan kendini suçladı. Böyle sorumsuz davranacaksanız bu işe hiç girişmemenizi tavsiye ederim" Doktor zar zor yatıştırdığı hastasını bu hale getiren Jisung'a oldukça kızmıştı. Zaten hiç ısınamamıştı ona.

" üzgünüm ama bunlar alışık olduğum şeyler değil. Her şey çok ani gelişti, kusura bakmayın" dedi Jisung sinirini belli etmek istercesine. " bir şey mi diyecektiniz doktor?"

" bana teşekkür etseniz iyi edersiniz" dedi böbürlenerek. " bir arkadaşım var, kendisi üst düzey bir psikiyatrist"

" konfabulasyon hastalığı ne yazık ki ilaçla tedavi edilemez, yine de Bay Minho'nun anılarında ne derece bir değişiklik olduğunu öğrenmeniz için saygıdeğer arkadaşım Bay Minho ile ücretsiz kısa bir seans yapmayı kabul etti. Böylece siz Bay Minho'yla bir bakımdan tanışmış olacaksınız"

" peki ya Minho bundan şüphelenmez mi?" dedi Jisung doktorun zekasını sorgulamak isteyerek.

Doktor ise sadece omuz silkmişti. " bu sizin sorununuz. Ne yapın ne edin Minho'yu bir şekilde seans yapmaya ikna edin. Yoksa ileride çok sorun yaşarsınız. Bay Minho'nun olağanüstü masallarına hazırlıklı olmanız gerekir. Aksi takdirde sahte sevgiliniz ister istemez sizi delirtebilir"

Kısa bir sessizlik oldu.

" benden bu kadardı, mümkünse bir daha karşılaşmalayım" dedi ve gitti doktor.

...