Back to Life / Justin Bieber & Barbara Palvin

♥34

Beğeneceğinizden eminim. İyi okumalar! ^^

                                                                              JUSTIN

Kalemi elimden bırakıp yazdıklarımı son kez kontrol ettim. Kafamda melodi oluşturmaya çalışırken, kağıdı elime alıp evimin içerisinde kağıtla birlikte yürümeye başladım.Kafayı yememek adına bulduğum uğraşlar sayesinde Evelyn'in kapısının önünde yatmıyordum. Beni Anita ile birlikte görüp koşarak uzaklaşmasından sonra peşinden gitsem de onu yakalayamamıştım. Telefonlarımı açmamış, bana bir kere geri dönmemişti. Yolladığım onca mesajlardan bahsetmiyordum bile.Bugün Mia'nın katılacağı yarışmada -her ne kadar bir şey bilmesek de- Evelyn de olacaktı. Onunla yarışmadan sonra konuşmayı planlıyordum. Umarım bu sefer benden kaçmazdı ve bende durumu açıklayabilirdim. Hislerimi dile getirememişken bir de yanlış anlaşılmak beni yiyip bitiriyordu. Sırf bu saçma durum yüzünden Evelyn bana soğuk davranırsa kendimi yerden yere vururdum. Kapımın çalmasıyla elimdeki kağıdı masaya bıraktım ve düşüncelerden kurtulmak istercesine kafamı salladım. Matt kapıdan içeri girdiğinde bende kapıyı kapattım.''Selam dostum.'' Uykusuz bir hali vardı. ''Naber adamım?'' Kendini koltuğa attı.''Bu halin ne dostum bok gibi gözüküyorsun.'' Oflayıp konuşmaya başladı. ''Mia evde terör estiriyor. Evelyn'i hapsetmiş durumda büyük ihtimal Böğürtlen antidepresanlarıyla kız kardeşime katlanmakta.'' Adını duyduğum an kalbim daha hızlı atmaya başladı. Onu çok özlediğimi farkettim. Okyanus gözleri en son bardayken benim gözlerimle buluşmuştu. ''Hey, dalıp gittin.'' Matthew konuştuğunda ona döndüm. ''Yok, şey...'' Gevelemeye başladığımda beni susturdu.''Ondan hoşlandığını biliyorum.'' Gözlerim mavi gözleriyle buluştuğunda yaşadığım şoku gizleyememiştim. Ayağa kalkıp karşıma geçtiğinde konuştum. ''Ondan hoşlanmıyorum. Ona aşığım.'' Gözlerini gözlerime kilitlediğinde şuan ne hissettiğini anlamıyordum. Kendisini Evelyn'in abisi olarak gördüğü için şuan suratıma yumruğunu geçirebilirdi.Gülümseyip konuştu. ''Biliyorum. Sadece bu biraz garip.'' Eliyle omzuma vurup koltuğa oturdu. ''Bu konuşmayı bu şekilde yapmak istemiyorum.'' Cümlemi bitirir bitirmez içki bölmemden bir şişe viski aldım ve koltuğa yanına oturdum.''Beni iyi tanıyorsun.'' Uzattım bardağı aldığında tokuşturup aynı anda fondip yaptık. ''Onu Andrew ile birlikte görmeye çok alışkınım. Bu yüzden garip geliyor.'' Bardağını tekrar doldurup hızlıca içti ve elini saçlarının arasından geçirdi.''Senin için çok zor olmalı. Seni temin ederim onu asla üzmem Matt.'' Güldü. ''Dostum biliyorsun onun canını yaktığın an vücudundaki tüm kemikleri kıracağım.'' Gülme sırası bendeydi.''Evelyn'i isteyerek veya istemeyerek üzersem hak ettiğim şey tüm kemiklerimin kırılması olur.'' Bana bakıp kafasını salladı.''Sen iyi bir çocuksun Justin. Onu üzmeyeceğini biliyorum.'' Son bir bardağı daha kafasına dikti ve yüzünü buruşturdu. ''Sikeyim çok uykusuzum. Biebs beni bir kaç saat sonra uyandır ve aptal kardeşimle Böğürtlenin neler hazırladığını görmeye gidelim.'' Koltuğuma uzandı ve anında uyuyakaldı. Bende yukarı çıkıp akşam için yavaş yavaş hazırlanmaya başladım.

Matt'i uyandırmam beklediğimden zor olmuştu. Uykusu fazlasıyla ağırdı ve seslenmeye başladığım andan itibaren bana küfür ediyordu.Arabamda müzik eşliğinde okula doğru giderken Matt'in uzattığı sigarayı yaktım. ''Bu kadar hazırlığa iyi bir şey çıkar umarım.'' Sigarasından dumanını üfledi ve müziğin sesini açtı. Takım elbiselerimiz içerisinde gayet bakımlı gözüküyorduk.''Bence beklediğimize değecek sadece Evelyn'i bu olaya nasıl dahil etti onu anlayamıyorum.'' Dedim.''Söz konusu benim kız kardeşimse her şeyi yapabilir.'' Sigarasını camdan attığında telefonu çalıyordu. ''Haklılık payın var dostum.'' Ben gülerken Matt çalan telefonunu açtı. ''Bende diyorum telefonum uzun zamandır böyle yavşakça çalmıyordu.''Arayanın Alex olduğunu anlamam zor olmamıştı. ''Evet yoldayız geliyoruz.'' ''Tamam orda buluşalım.''''Tamam senin de cehenneme kadar yolun var.'' Telefonu kapattı. Bende Ryan'a mesaj atıp nerede buluşacağımızı bildiren bir mesaj yolladım.