Hook Approach 𖤐 /Minsung

15 | "...çocuk gibisin aynı."

Oy sınırı: 65
Yorum sınırı:290

🐋~

Cuma günü gelip çattığında Jisung alışveriş yapmak için kendini kasabaya atmıştı. Yeni ve şık bir şeyler alacağı için çok heyecanlı hissediyordu.

Birkaç saatlik bir alışverişten sonra eve dönmüştü. Aldığı şeyleri tek tek poşetinden çıkarıp gülümseyerek inceliyordu. Bebek mavisi ince bir kazak, siyah boru paçalı kumaş bir pantolon ve yine siyah hafif topuklu botlar almıştı. Hevesle onları da yanına alıp, evden ayrılmıştı.

Ellerini arkasında birleştirip sekerek limana giden taşlı yolda yürüyordu. O sırada okyanusa bakan mütevazı evlerden birinin penceresinden bir ses yükselmişti.

"Jisung!"

Genç balıkçı adımlarını yavaşlatıp heyecanla kafasını yukarı çevirdi, aynı kendisininki gibi ton ton yanaklı kadını görmesiyle bir elini alnına siper yapıp diğeriyle el salladı.

"Chan Mi Hanım, merhaba!"

Siyah saçlı kadın, omuzlarındaki şalı düzelterek Jisung'a beklemesi için işaret parmağını uzatıp 'bir dakika' işareti yapmıştı. Jisung topuklarının üstünde bir ileri bir geri sallanırken, tahta kapı gıcırtıyla açılmış kucağında beyaz tüyleri olan kedisiyle Chan Mi Hanım dışarıya çıkmıştı.

Jisung gözleri parlayarak yaşlı kadına doğru ilerlemiş, kediyi kucaklayıp sevmeye başlamıştı.

"Selam Yuri!" Kedinin tüylerini okşarken söylemişti. Jisung bu yaşlı kadınla buradaki ilk zamanlarında pazarda tanışmış, o günden beri de samimi olmuştu.

"Nasılsın Sung'ım? Minho'm nasıl?"

"Biz iyiyiz Chan Mi Hanım, siz nasılsınız asıl?"

"Eh, seni gördüm daha iyi oldum. Sahi nereye böyle?"

Jisung tekneye gideceğini hatırlayarak kucağındaki beyaz kediyi yaşlı kadına geri vermişti. Telaşla konuştu. "Ay ben tekneye gidecektim, Minho beni bekliyor, görüşürüz Chan Mi Hanım!"

Jisung koşarak limana doğru ilerlemişti, bu sırada arkasında bıraktığı yaşlı kadın onun bu haline gülüp kedisinin başını okşarken içeriye girmişti.

Tekneleri görüş açısına girdiğinde rahatlamayla derin bir nefes vermişti genç balıkçı. Adımlarını yavaşlatmak yerine daha da hızlandırıp kendini güverteye attı.

Minho ise, o anda kabinden çıkıyordu. "Geç kald- hapşuu!"

Minho'nun hapşırmasıyla Jisung gözlerini kocaman açmıştı çünkü Minho'nun kedilere alerjisi vardı! Üstündeki kedi tüylerini silkelemeyi unutmuştu ve şimdi Minho'dan bir güzel azar yiyecekti.

Minho, çatık kaşlarıyla ona doğru ilerlerken Jisung'ın birden üstündeki kazağı çıkarmasıyla olduğu yerde kalakalmıştı. Jisung bir yandan elindeki kazağı top yapıp diğer yandan özürlerini bağırarak kabine koşuyordu.

Tahta kapıyı açıp kendini içeri attığında derin bir nefes verdi ve hızlanan kalbini sakinleştirmek adına elini göğsüne yasladı. Bir süre sonra, kabindeki sandığa ilerleyip içinden kendine kahverengi bir kazak alarak giymişti.
Kazağın omzundan düşmesi ve kollarının uzun gelmesine bakılırsa Minho'nun olmalıydı.

Jisung getirdiği poşetteki yeni aldığı kıyafetleri dikkatlice sandığa yerleştirmişti. Sonrasında kedi tüylü kazağını poşetin içine koyup sandığın derinliklerine sakladı.

O bunu yaparken Minho da kabine girerek tekneyi çalıştırmıştı. Kai'nin gemisi Busan Limanı'nda olacaktı, ve ikili oraya doğru yola çıkmışlardı.