21 | "Eş değiştirme!"

6.1K 861 1.5K
                                    

🎻~

Jisung, elindeki turuncu paketten aldığı yemlerle balıklarını beslemekle meşgulken, Minho ise güvertede, dizmeye çalıştığı kahverengi kasalara küfrediyordu.

Jisung, paketi bırakıp ellerini cam fanusun iki yanına koydu. "Şşt, Zoe bunları duymadın tamam mı kızım?"

Evet, geçen hafta yakaladığı turuncu balığın adını Zoe koymuştu. Jungwoo ile cinsiyeti hakkında büyük bir tartışma yaşasalar da Minho'nun sonunda ikisini de azarlamasıyla Jisung'ın dediği olmuştu. Zoe; turuncu, parlak pullara sahip olan çok güzel bir kızdı.

"Sikeyim!" Minho'nun sesinin tekrar yükselmesiyle Jisung derin bir nefes verdi. Hyungı bu aralar normalden fazla sinirliydi, onu rahatsız eden bir şeyler olduğu çok açıktı. Küçük olan bazı geceler kalktığında Minho'ya evin çeşitli yerlerinde rastlıyordu. Uyuyamadığını düşünüyordu büyüğünün.

Kabinden çıkarak Minho'nun yanına gitti. Yere çömelip yardım etmeye başladı. İkisi de konuşmazken Jisung, alakasızca akşam ne yemek istediğini düşünmeye başlamıştı.

O sırada limandaki krem rengi şapkalı, dizlerinin hemen üstünde kırmızı bir şort giymiş, gamzelerini göstererek gülümseyen küçük bir çocuk elindeki zarfı havaya kaldırmış sallayarak teknedekilerin dikkatini çekmeye çalışıyordu.

Jisung, gülümseyerek küçük çocuğun yanına gitmişti. Bu çocuk kasabalarındaki mektupları, gazeteleri dağıtan, herkesle tanışan deli dolu birisiydi.

"Minho'ya mı?" Genç balıkçı cevabını bilse de sormuştu. Çocuk başını onaylarcasına sallayıp mektubu Jisung'a uzattı. Jisung da ona gülümseyip saçlarını karıştırdıktan sonra bir miktar para da vermişti.

"Teşekkürler Soobin-ah!" Küçük çocuk, Jisung'ın sevecen sesine karşılık şapkasını çıkarıp bir beyefendi edasıyla selam vermeye çalışmıştı. Jisung onun bu tatlılığı yüzünden kıkırdamasına engel olamadı.

Soobin gittiğinde ise genç balıkçı, gerçek dünyaya dönmüş gibi suratını asmıştı. Bir elindeki zarfa bir de güvertedeki Minho'ya baktı. Bir haftadır bu mektuplar bitmek bilmemişti ve Jisung sadece biri hariç diğerlerinde ne yazdığını bilmiyordu.

Bildiği ise yine Kai'nin verdiği bir davetti. Bu sefer Kyungsoo ile evliliklerinin 4. yıldönümleri için küçük bir kutlama düzenlemişlerdi ve tanıdık tanımadık herkesi davet etmişlerdi. Bu davet yarın, şehrin güneyinde olacaktı.

Küçük olan düşüncelere dalmışken elindeki zarfın birden çekilip alınmasıyla irkilmişti.

Minho ellerini belindeki küçük havluya sildikten sonra çatık kaşlarıyla zarfı incelemeye başlamıştı. Jisung ise hiçbir şey söylemeyerek yanından ayrıldı. Kendince trip atıyordu çünkü Jisung ne kadar sorsa da Minho ona bunlarla ilgili hiçbir şey anlatmıyordu. Bu da küçüğün hem endişelenmesine hem de kalbinin kırılmasına neden oluyordu.

Derin bir iç çekip işinin başına koyuldu. Madem anlatmıyordu o halde Jisung da ona artık sormayacaktı.

Ertesi gün küçük olan heyecanla uyanmıştı, hızla elini yüzünü yıkayıp dolabının karşısına geçti. Üstüne yeni aldığı, beyaz, yakası ipli saten gömleğini; altına ise yüksek bel, bol paça kumaş bir pantolon giymişti. İlk davet için aldığı siyah botlarını da giydiğinde hazırdı.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hook Approach 𖤐 /MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin