Bay Mükemmel

607 83 45
                                    

Ç.N: Dün attığım "İntikam" bölümünü okumaysanız okuyunuz. <8

-

Seul'de bir otel

Jongho, elindeki alışveriş poşetleriyle otel odasının kapısını açtığında, Wooyoung'un olması gereken yerde Yeosang'ın bağlı olduğunu gördü.

"Hyung! Ne oldu?" diye sordu ipleri bıçakla keserken.

"Wooyoung oldu. Hain hakkında Hongjoong'a bilgi vermemi istemedi."

"Bekle, kim olduğunu biliyor musun?" Yeosang'a kafası karışmış şekilde bakan Jongho duraksamıştı.

"Biliyor."

İkisi birden arkasını döndüğünde Wooyoung'un kapıya yaslanmış olduğunu gördüler.

"Kim?"

"O gece seni takıma katan kişi," diye yanıtladı Yeosang, Jongho'nun tepkisini ölçmek için.

"Ne? Yok artık. Hongjoong'un takımındaki en sadık kişilerden biri o. Hiç yanlış bir şey yapmadı. Görevlerimizde de varını yoğunu ortaya koydu. Neredeyse Bang Chan'ın adamlarından birini öldürüyordu. 'Bay Mükemmel'in hain olması nasıl mümkün?"

"Çünkü, imajını sıfırdan inşa etti," diye ekledi Wooyoung.

"Ben ve Wooyoung'un sokakta yaşayan zavallı birer yetim olduğu zamanlarda, bir kadın bize yemek verirdi. Çalıştığı hastanenin artıklarını."

"Daha sonra biz büyüdüğümüzde, onu ziyaret etmeye gittik ama hastane terk edilmişti. Daha sonra öğrendik ki, oğluyla başka bir şehire taşınmış."

"O oğlan, bizim hainimiz. Peki bunu nasıl biliyoruz?" diye etkileyici bir şekilde konuştu Yeosang.

"Kadının çalıştığı hastane, yetenekli çocuklar için olan bir merkezdi. Listedeki üyelerde bizim liderimizin, polis memurunun ve Bang Chan'ın adı var."

"Bang Chan'ı böylelikle tanıyor," diye noktaları birleştirdi Jongho. "Ama Hongjoong onu tanımaz mıydı?"

"Daha önce etkileşimleri olmadıysa hayır. Bizdeki hain Bang Chan'ı annesi aracılığıyla tanıyor, ama büyüyene kadar hiç onunla iletişim kurmadı," diye açıkladı Yeosang.

"Peki şimdi ne yapıyoruz?"

"Kaçıyoruz. İşimiz bitti ve savaş bitmek üzere. Yeterince param var ve daha fazlasının peşinde koşmayacağım. Tüm bunları geride bırakıp dünyanın diğer ucuna taşınıyoruz," dedi Yeosang diğer ikilinin onayını beklerken.

Stray Kids sığınağı

Mutfağa gelmişti Felix, attığı her adımda canı biraz yanarak. Sandalyeye yaslandı ve yavaşça oturdu.

"O kadar mı acıtıyor?" diye sordu çoktandır masada oturan Changbin.

"Sadece nefes alırken," dedi Felix esprili bir şekilde gülümserken.

"Peki, ben neden buradayım?" diye sordu genç olan, Hyunjin ve Changbin'in ciddi yüzünü inceledikten sonra.

"Kimin Minho'ya, Jeongin ile birlikte Jisung'un ortadan kaybolduğunu söyleyeceğini karar vereceğimiz adil bir oyun oynmak için buradayız," dedi Chan gözlerini yerden ayırmadan.

Felix'in ağzı açık kalmıştı.

"Biliyor musun? Çok büyük bir acı içindeyim ve başka bir kırık kaburgaya ihtiyacım yok. İyi şanslar!"

"Ama sen onun sevdiği tek kişisin," diye ekledi Hyunjin. "Sen, Jeongin ve Jisung, ondan ölüm bakışları almadan işin içinden sıyrılabilecek kişilersiniz."

8 Sips of Wine (Çeviri)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin