Gimhae Uluslararası Havalimanı
Yeosang, Wooyoung ve hafiften uyuklayan Jongho sandalyelere oturmuş tropiklere giden uçağı bekliyorlardı.
Önünde biri durduğunda Wooyoung'un gözleri yere bakar şekilde dalıp gitmişti.
Başını kaldırdı ve gözleri San'ın gözleri ile buluştu. Resmen kollarına atlamıştı.
"Seni özledim," dedi San, Wooyoung'un alnını öperken.
"Ben de seni özledim. Geleceğini bilmiyordum."
"Ben de bilmiyordum. Mingi ve Yunho, bana Seonghwa'nın emrini iletti."
Yeosang sarmaş dolaş olan ikiliye bakıp tek kaşını kaldırdı.
"Oh, şimdi anladım. Demek bu yüzden sana hain olduğunu söyledi."
"Sürpriz," dedi Wooyoung gülümseyerek.
Wooyoung'u tutuşu sertleşirken San, Yeosang'a kaşlarını çattı.
"Sakin ol, Sannie. Yeosang beni hiçbir şekilde incitmez."
"Ya mafyaya Busan hakkında bahseden o ise?"
"Afedersin ama, sen ciddi misin? Ben değildim. Jongho ile Busan'daydım zaten."
Hepsi bakışlarını en küçüğe indirmişti.
"Sadece eski bir arkadaşa elveda dedim. Onu tehlikeye atmam. O kadar zalim değilim."
"Sürekli seninle birlikteydik," dedi Yunho, kendisini ve Mingi'yi savunurken.
"Hepiniz San'ı biliyor muydunuz?" diye sordu Wooyoung şaşkınlıkla.
"Hongjoong hariç hepimiz biliyoruz," diye yanıtladı Yunho.
"Ve Seonghwa," dedi Yeosang.
"Seonghwa biliyor. Bize söyledi," diye araya girdi Mingi.
"Biliyor mu?" diye sordu San kafası karışıktı.
"Yoksa neden bizi uzağa göndersin ki?" diye ekledi Yunho.
"Lanet olsun..." Yeosang sessizliği bozarak konuştu. "Kandırılmışız."
Busan Sığınağı
Gecenin ortasında, kapı kilidinin zorlandığını duydular.
Yataklarından sıçrayarak uyandıktan sonra neler olup bittiğini görmek için Seungmin'in odasuna gittiler. Laptoptan 12 kişinin kapıda dikildiğini gördüler.
"Bu ne? Siktiğimin ordusu bu! Saldırı altında mıyız?" dedi Changbin.
"Gidip kontrol edelim. Belki Chan'ın yolladığı yardımdır, ya da mafyanın adamları," dedi Seungmin. "Peki ilk kim gidiyor?"
"En büyüğümüz. Hadi Changbin hyung!" dedi Hyunjin, büyüğüne fiske atarken.
"Hayır. Seungmin ile el ele tutuşmam lazım ve o en genç ikinci üye."
"O mantıkla ilerliyorsak, ben de Felix ile kalmalıyım, bu yüzden sırada Jisung var."
"Jisung depresyonda şu an. İyi bir hyung ol ve önce git," dedi Changbin.
En sonunda, ilk giden Jeongin olmuştu. O merdivenlerden inerken peşinden üyeler de geliyordu.
"Benim cesur hyunglarım," diye homurdandı Jeongin elinde flaşla odalarda gezerken.
Aniden Seungmin'in irkilmesiyle hepsi korkmuş kedi gibi zıplamışlardı.
"Ne?"dye bağırdı Hyunjin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
8 Sips of Wine (Çeviri)
Fanfiction-tamamlandı- "Neden partilerde hep şarap içiyorsun?" "Bu üyelerime güvenimin ve geri çekilmemizin vakti olduğunun göstergesi." Hem mafya hem de polis, en iyi olma ve yakalanmama namına sahip Stray Kids adlı bir casus grubunun peşindedir. Bang Chan...